| Konu: | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 4'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 33 |
| Tarih: | 13.12.2024 |
MHP GRUBU ADINA İSMAİL ÖZDEMİR (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Radyo ve Televizyon Kurumunun 2025 yılı bütçesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
Muhterem milletvekilleri, medya, toplumun haber alma özgürlüğü konusunda anayasal güvence altındadır. Tüzel kişilikler arasında da medya kuruluşlarımız saygın ve güzide bir yere sahiptir. Tarihsel perspektifle değerlendirildiğinde medya kuruluşlarının zaman ve teknolojinin gelişmesiyle kendisine yeni mecraları oluşturduğu görülmektedir; yazılı basınla başlayıp önce işitsel, ardından görsel alanla devam eden mecralara, son olarak internet ve sosyal medya, bir başka ifadeyle dijital yayıncılık eklenmiştir. Durumu bu hâliyle ele aldığımızda kanunlar ve Anayasa çerçevesinde medyanın denetimi hususunda dinamik ve kendisini sürekli geliştiren bir anlayışa sahip olunması zorunluluğu karşımızda durmaktadır. Bununla beraber, hedef ülke üzerindeki politikalarını uygulayabilmek için kamuoyunu etkilemek üzere faaliyet yürüten diğer ülkelerin ve kuruluşların varlığı medya denetimini zorlaştıran diğer faktörler arasındadır. Özellikle medyanın kimi unsurlarının bazı yabancı vakıf ve diğer yapılanmalar tarafından karanlık maksatlarla fonlandıkları da malumdur. Bugün özellikle televizyon ve dijital medya yayıncılığı sahası toplumun huzuru, millî dayanışma ve ahlak anlayışımız açısından vuku bulan yüksek sorunların âdeta ana kaynağından biri hâline gelmiştir. Ne yazık ki yayıncı kuruluşların daha fazla izlenme ya da bir başka deyişle reyting elde etme kaygısıyla hareket ederken neredeyse hiçbir ölçü ve ilkeyi benimsemiyor olmaları bireysel ve toplumsal bozulmayı beslemektedir. Şiddetin her türlüsü özendirilmekte, vahşet örneklendirilmekte, ahlaksızlık âdeta teşvik edilmekte, insanlık dışı her eylem giderek daha fazla meşru gösterilmeye çalışılmaktadır. Hele hele tartışma programları adı altında sergilenen kimi kepazelikler ise tahammül sınırlarını çoktan aşmıştır. Bu tarz programlarda siyasal karşıtlık sizden olmayana her türlü iftirayı atma, yalan ve yanlış beyanlarla dolu ithamlarla her türlü sözü söyleme hakkını tanımaktadır. Akla ziyan, vicdana aykırı, hak ve hürriyetlerin tamamına zıt olarak sürdürülen bu yayınlarla gerçekte ne iktidar karşıtlığı ne siyasi bir aidiyet beyanı yapılmakta, özde bilinçli bir şekilde yozlaşmanın kendisi beslenmektedir.
Değerli milletvekilleri, bize göre bu anlayışla cereyan eden yayınların tamamı sistemli ve kasıtlı bir çabanın ürünüdür. Bireyi bozma, toplumu yozlaştırma, siyasete, yargıya, resmi kurumlara ve bizatihi devletimizin kendisine karşı güveni tamamen ortadan kaldırmaya yönelik sergilenen yayın politikalarının tamamı hasım çevrelerin ürünüdür. Biz bu türden girişimleri ise çok iyi tanıyoruz. Demokrasi dışı eylem ve ara rejim hedefinde olanlar arzu ettikleri iklimi oluşturabilmek için medyayı her daim araç olarak kullanmışlardır. Türkiye, bir yandan büyük bir toplumsal kucaklaşma ve kaynaşmaya yönelik son derece değerli adımlar atarken diğer yandan bölgesel ve küresel meselelerde liderliğini konuşturmaktadır. Tam da böylesi bir zaman diliminde yayıncılık adı altında aziz milletimize gerçekler değil, çalışılmış ve maksatlı yayınlarla dolu görüntüler servis edilmektedir. İstiyorlar ki devlet ile millet arasındaki kopmaz bağ sarsılsın. Umuyorlar ki özgürlük adı altında her türlü ahlaki değerlerimiz yıkılsın. Kadının saygınlığı, ailenin önemi ve kıymeti ortadan kalksın. Ümitsizlik her yanı sarsın, yaşamın ağır geldiği hissiyatı her yeri kaplasın. Böylelikle millî kültürümüz tahribata uğrasın ve bilhassa yeni nesil bunlardan etkilenerek kontrol edilebilir bir şuursuzluğa sürüklensin, Türkiye'nin geleceği heba edilsin. Bunu kabul etmek mümkün değildir, hatta bu durum bizim açımızdan yüksek dereceli bir millî güvenlik tehdididir. Milliyetçi Hareket Partisi işte bu konulardaki hassasiyetini her fırsatta ifade etmekte, basın meslek ilkelerine sadakatle beraber, yayıncılığın ahlaki, vicdani ve hukuki sorumluluğunu kendi kurumsal yaklaşımıyla ifade etmektedir. Bu duruşumuzun kimi medya organlarını rahatsız ettiğini biliyoruz, varsın olsunlar. Zira, biz hakkın, hakikatin ve hukukun gereği olarak inandığımızı söyleyip uygulamaya devam edeceğiz. Tertemiz mazimize ve duruşumuza leke sürmeye çalışan kimi medya organlarının başta patronları olmak üzere bazı idarecilerine varıncaya kadar ne derecede rezil ve kirli bir yapıda olduklarını, kimlerle iş birliği içerisinde bulunduklarını çok iyi biliyoruz. Bu sebeple, RTÜK'ün daha etkili, kararlı ve yasalar çerçevesinde tarafsız bir hizmet vermesi de beklentilerimizdir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
İSMAİL ÖZDEMİR (Devamla) - Bu vesileyle, RTÜK bütçesine Milliyetçi Hareket Partisi olarak olumlu yönde oy vereceğimizi belirtiyor, Gazi Meclisimizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)