GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 5'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:34
Tarih:14.12.2024

CHP GRUBU ADINA AYHAN BARUT (Adana) - Sayın Başkan, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Ya, ne cezası...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Ceza verse ne olacak? Cezayla mı olacak bu işler?

AYHAN BARUT (Devamla) - Aslında, burada çok masumane bir eylemdi, amaç burada... Kötü bir şey yok; bu kadar korkacağınızı, tedirgin olacağınızı düşünmemiştim. (CHP sıralarından alkışlar)

HALUK İPEK (Amasya) - Bizde korku olmaz!

AYHAN BARUT (Devamla) - Değerli milletvekilleri, ey AKP iktidarı; milletin efendisi olan öpülesi çiftçilerimiz sizin sayenizde öldü!

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Allah rahmet eylesin!

AYHAN BARUT (Devamla) - Ne diyordunuz? "Yaparsa AKP yapar." Evet, yaptınız, çiftçiyi öldürdünüz ve o tabuta da diri diri koydunuz; buyurun cenaze törenine! (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Ve yine ne diyordunuz? "Hayaldi, gerçek oldu." Evet, bu da gerçek oldu; çiftçinin ocağına incir ağacı diktiniz, çiftçinin anasını ağlattınız. Nedir bu sizin çiftçiden alıp veremediğiniz? Değerli arkadaşlar, çiftçi ekmezse, çiftçi üretmezse aç kalırız, aç; bunu bilin.

Değerli arkadaşlar, tüm dünyada tarım stratejik bir öneme sahiptir, korunmaya ve desteklenmeye muhtaç bir sektördür. Tüm dünyada tarım desteklenirken, maalesef, bizim ülkemizde destek yerine köstek olunmaktadır.

Şimdi, bu sözlerime başta Sayın Bakanımız, iktidar partisinin milletvekilleri itiraz edebilir, bu "Tarımı siyasete alet ediyorsunuz." diyebilir ama tarım siyasete alet edilecek bir konu değil, ben burada gerçekleri anlatıyorum. Her gün sahadayız, buyurun sizleri de sahaya bekleriz, sahadaki gerçekleri görelim. (CHP sıralarından alkışlar)

Gelin, o zaman bir de gerçekleri rakamlarla söyleyelim: 2006 yılında çıkarılan bir Tarım Kanunu var. Bu Tarım Kanunu’nun 21’inci maddesinde emredici bir hüküm bulunmaktadır, millî gelirin yüzde 1’inden aşağı olamaz tarım desteği ancak 2025 millî gelir tahmini 61,5 trilyon lira; öngörülecek destek yüzde 1’den 615 milyar lira olması gerekirken 135 milyar lira destek var bu bütçenin içerisinde yani yüzde 0,22’si, bütçenin de yüzde 0,91’ine geliyor. Allah aşkına, Allah’tan korkun, bu çiftçiye reva mıdır bu rakam değerli arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar)

Şunu söylüyorsunuz: “Avrupa bizi kıskanıyor.” Bir bakalım, kıskanıyor mu Avrupa bizi? Avrupa Birliğinin kendi bütçesi 172 milyar euro ve bu bütçesinin yüzde 32’sini yani 55 milyar euroyu tarıma ayırmış. Kim kimi kıskanıyor, buradan sizlerin takdir hakkına bırakıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; uzun yıllardır Türkiye’nin tarımda net bir şekilde ithalatçı olduğunu söylüyoruz, iktidar tarafı da “Hayır, ihracatçıyız.” diyor. Bakalım, burada da rakamlar nedir? AKP dönemi üretmek yerine ithalat sevdalısı olduğu için tahıllardan baklagillere, yağlı tohumlardan hayvanlara kadar her şeyi ithal eder hâle geliyoruz; buğdaydan narenciyeye, ayçiçeğinden pamuğa, büyükbaştan küçük hayvana hepsini ithal ediyoruz. Bunu biz söylemiyoruz, bunu TÜİK söylüyor. Örneğin, geçtiğimiz günlerde, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen Kriz İletişimi Çalıştayı’na katılmıştı Sayın Bakanımız ve orada kronik yalanlar üzerine 10 madde sundu, listenin en başında da “Saman ve tarım bitti.” lafı vardı.

Buradan söylüyorum -elimde de burada belge- ilk saman ithalatı 2012'de yapıldı, beş yıl sonra, 2017'de tekrar yapıldı; dönemin Tarım Bakanı Bekir Pakdermirli, Sayın Bakanım, "10 bin ton saman ithalatı yaptık, ne var ki bunda?" dedi. Demek ki kim doğruları söylüyor, sizlerin takdirlerine bırakıyorum. Ne kadar ironik, değil mi? Bir de size ithalat, ihracatı vereyim. TÜİK düzenli olarak her ay dış ticaret verilerini açıklıyor. O verilerin içerisinde ISIC Revizyon 4 Sınıflandırılmasına göre tarım, ormancılık ve balıkçılık dış ticareti de açıklanıyor. Bu sınıflamada son yirmi iki yılda dış ticaretimize baktığımızda 66,3 milyar dolar ihracat var, 111,7 milyar dolar da ithalat yaptığımızı görüyoruz. Net bir şekilde 45,4 milyar dolar tarımda ithalatçıyız, dış açığımız var. Şimdi soruyorum, iktidara soruyorum, Sayın Bakana soruyorum: Ortada bu rakamlar, gerçekler dururken nasıl oluyor da ihracatçı bir ülke oluyoruz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Barut, lütfen tamamlayın.

AYHAN BARUT (Devamla) - Ben burada, bu kürsüde dosdoğruca söylüyorum: Evet, gıda ürünlerinde ihracatçıyız ancak ülkemizin ithal ettiği tarım ürünlerini burada işleyip, gıdaya çevirip daha sonra ihraç ettiğimiz zaman net bir şekilde tarımda ithalatçıyız. Ben bunu burada açıklıkla söylüyorum, lütfen siz de tarımda ithalatçı olduğumuz gerçeğinin altını çizin değerli arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar) Ayrıca, bu rakam yine TÜİK ve ISIC rakamlarına göredir.

Değerli arkadaşlar -atamalar konusunda- günlerdir burada toplantı olacağını bilen, bütçe olacağını bilen genç meslektaşlarımız, ziraat, gıda, veteriner hekim, ziraat teknikeri ve teknisyenler Tarım Bakanlığına atama bekliyorlar. Tarım Bakanlığı iki yılda bir alım yapıyor, çok yetersiz bir sayıda alıyor. Bu arkadaşlarımız yeterli sayıda sizlerden bir atama bekliyorlar Sayın Bakanım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AYHAN BARUT (Devamla) - Dolayısıyla bu bütçe yurttaşlara değil yandaşa bir bütçe. Bu bütçeye "hayır" diyorum. Bu bütçenin içerisinde tarım yok, üretici yok, çiftçi yok, memur yok; hiç kimse yok. (CHP sıralarından alkışlar)

Bütçeye hayır.

Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.