Konu: | Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 41 |
Tarih: | 24.12.2024 |
KAMURAN TANHAN (Mardin) - Sayın Başkan; değerli milletvekilleri, çok kıymetli halkımız; geçtiğimiz günlerde Rojava'da, SİHA'larla hedef alınarak katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'i saygıyla anıyorum. Hakikati yazmayı, karanlığa ışık olmayı yaşamlarının merkezine koymuş bu 2 özgür basın emekçisinin ailelerine, özgür basın camiasına ve yoldaşlarına başsağlığı diliyorum.
(Uğultular)
KAMURAN TANHAN (Devamla) - Komisyon Başkanı sessiz olursa ben devam edeceğim ama...
BAŞKAN - Evet, süreyi durduralım.
Değerli milletvekilleri, yayladaki milletvekillerine sesleniyorum! (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, değerli hatibin konuşması duyulmuyor ama sizin konuşmalar buraya kadar geliyor. Lütfen, hatibi saygıyla dinleyelim.
Sayın Tanhan, buyurun.
KAMURAN TANHAN (Devamla) - Bu katliam, hakikatten korkanların, halkların gerçekleri öğrenmesinden çekinenlerin iş birliğiyle işlediği bir suçtur. Gazetecilere yönelik bu saldırı yalnızca onların şahsına değil, basın özgürlüğüne, halkın haber alma hakkına yapılmış bir saldırıdır. Bu katliamı gerçekleştirenler hakikatin gücünden korktukları için kalemleri susturmaya çalışıyorlar ancak tarih göstermiştir ki hakikat susturulamaz, ne kadar da baskı uygularsanız uygulayın hakikat gün yüzüne çıkmaya devam eder. Bugün, burada bu saldırıları hatırlayarak, özgür basın geleneğinden gelen ve gerçeklerin izinden yürüyen tüm özgür basın emekçilerini selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şunu unutmamak lazım: Bir devlet çökerken vergiler yükselir, gelirler azalır; bu temel bir kuraldır. Şimdi, bugün açıklanan sefalet ücretiyle yapılan zamda patronlara verilen destek yüzde 42,8 artışla 700 liradan 1.000 liraya çıktı, işçilere yüzde 30 artışla 22.104 TL'ye çıktı. Şimdi, bu açıklanan sefalet ücreti, aslında "Canım istedi İstanbul Sözleşmesi'nden çıktım, canım istedi AYM kararlarını uygulamadım, canım istedi AİHM kararlarını uygulamadım, canım istedi interneti kapattım, canım istedi Instagram'ı kapattım, canım istedi kayyum atadım, canım istedi asgari ücreti işverenler belirledi, canım istedi yine SGK borçları için belediyelere icra başlattım, canım istedi 5'li çetelerden vergi almadım." anlayışının bir başka tezahürüdür.
5'li çete demişken son on yılda Kolin'den 36 kez, Cengiz'den 30 kez, Makyol'dan 24 kez, Kalyon'dan 19 kez, Limak'tan da 19 kez -vergi muafiyeti- vergi alınmamış, sıfır vergi. Dolayısıyla, bunun anlamı ne, biliyor musunuz? İşçinin derisini yüzelim ama işverenin yününe hiç dokunmayalım, kırkmayalım.
Şimdi, Osmanlı'nın çöküşe giden dönemlerini hatırlayacak olursak, çöküşe giden yılların başlarında, 1854'lerde 15 tane sözleşme imzalamıştır yüksek faizli, 127 milyon borç almış, sözleşme imzalamış.
Peki, bu borç alındığında neler yapılmış, bir bakalım: Bu borç alındığında İstanbul Boğazı'nda 250 bin metrekarelik alana Dolmabahçe Sarayı yapılmış ve aynı dönemde yaptırılan onlarca saray, köşk, kasır; bu böyle devam ediyor. Buradan hiç ders alınmamış ki dünyanın en yüksek faiziyle borçlananlar, iktidar, son yirmi yılda yeni saraylar yapmaya başladı ve devam ediyor. Ülkenin itibarının ihtişamlı, devasa saraylarda, düzinelerce uçaklarda, altın varaklı koltukların yüksekliğinde sandılar ama tarihten hiç ders almadılar.
Bu duygularla hepinizi selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)