GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TOKAT MİLLETVEKİLİ REŞAT DOĞRU'NUN (2/18) ESAS NUMARALI, AĞAÇLANDIRMA VE EROZYONLA MÜCADELE KURUMU KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ (4/23)
Yasama Yılı:2
Birleşim:62
Tarih:07.02.2012

REŞAT DOĞRU (Tokat) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; böyle puslu ve kavgalı bir ortamda size bir kanun teklifi getiriyorum, inşallah kanun teklifi önerimi kabul edersiniz de gündeme girmiş olur. Ağaçlandırma ve erozyonla mücadele kurumu kurulmasıyla ilgili kanun teklifimin İç Tüzük 37'nci maddesine göre doğrudan gündeme alınması için söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Yaşam alanlarımızı tehdit eden ciddi çevre sorunları karşısında çevre ve ekolojik dengenin korunması yaklaşımı, her geçen gün daha fazla önem kazanmaktadır. Bugün ülke topraklarımızın yüzde 85'i, ormanlarımızın ise yüzde 54'ü erozyon tehlikesi altındadır. İklim değişiklikleri, su kaynaklarının kirlenmesi ve toprağın verimliliğini kaybederek çölleşmesi gibi sorunlar, bu yaklaşımın hayata geçirilmesinin aciliyetini göstermektedir. Doğal yaşam alanlarımızın önemli bir boyutu olarak ormanlarımız ve topraklarımız, endüstrileşmenin getirdiği etkiler yanında, su, rüzgâr ve diğer bazı doğal etkenler nedeniyle de önemli zararlara uğramaktadırlar. Bu zararların ortaya çıkmasında plansız endüstrileşme temel etken olmakla birlikte, diğer ve belki de en önemli neden gerçek bir doğa savaşçısı olan ormanların yok edilmesidir. Değişik amaçlarla, örneğin yeni turizm alanları oluşturmak, özel üniversitelere yer tahsisi gibi nedenlerle orman alanları zarar görmüş ve daralmaktadır. Gün geçtikçe artan bu zararların durdurulması için birtakım tedbirlerin alınması gereği, devletin kurumlarına ve toplumun bütün kesimlerine önemli görevler yüklemektedir. Ulusların kültürlerinde önemli yeri olan ve ekolojik dengenin korunmasında aksi iddia edilemeyen olumlu katkıları yediden yetmişe herkesçe bilinen orman kaynaklarımızın bu zararlı etkilerden korunabilmesi ve öncelikle yeni orman alanları oluşturarak genişletilebilmesi bu görevlerin en başında gelmektedir.

Önümüzdeki yüzyılın en önemli sorunlarından biri de küresel ısınma olacaktır. Küresel ısınmaya bağlı olarak bazı bölgelerde kasırgalar, seller ve taşkınlar, bazı yerlerde uzun süreli kuraklıklar ve çölleşmeler de görülecektir. Kışın sıcaklıklar artacak, bahar erken gelecek, sonbahar gecikecek, yani iklimler bozulacaktır. Bu da insan hayatını ileri derecede etkileyecek, bitki örtüsünü de yok edebilecektir.

Küresel ısınmada en önemli, en etkin olan durum, sera gazları dediğimiz karbondioksit, metan ve kloroflorokarbon gazlarının artmasıdır. Buradaki de özellikle karbondioksit gazının salınımıdır. İşte burada bunu engelleyebilecek en önemli etken ağaçlandırma ve orman miktarını artırmadır. Küresel ısınmadan korunmak istiyorsak ağaçlandırmayı çok önemsemeli ve de desteklemeliyiz.

Ormanların korunması ve yeni orman alanlarının oluşturulması açısından bugüne kadar ülkemizde yapılanları değerlendirdiğimizde, yapılanların önemini bir kez daha tespit etmekle birlikte, yeni orman alanlarının oluşturulması ve mevcut orman alanlarının iyileştirilebilmesi ile erozyona karşı daha büyük hedefleri hep birlikte gerçekleştirmemiz gerektiğini görmekteyiz.

Sürdürülebilir orman yönetimi ve prensipleri içerisinde ağaçlandırma ve erozyonla mücadele konusunda yeni organizasyonları ortaya koyabilmemiz, en önemlisi bu alanda yeni kaynakları oluşturmamız gerekmektedir. Bu hedeflere ulaşabilmemizin önündeki engeller olarak öncelikle orman kadastrosunun hâlâ tam tamamlanmamış olması gelmekte, ayrıca bütçe içerisinde veya oluşturulan fonda öngörülen kaynakların oluşturulamaması gelmektedir. Yani bugün yeterli kaynak bulunabildiğinde, sadece devlete ait ağaçlandırmaya hazır durumdaki alanlarda yeni oluşturulabilecek orman alanı 3,2 milyon hektar kadardır. Bu projeyi hayata geçirebilmek, yeni bir millî şuur ve hamle gerektirmektedir.

Oluşturulması öngörülen kaynaklarla başlatılacak ağaçlandırma ve erozyonla mücadele seferberliğinin orman köylüsünün sosyal kalkınması açısından da önemi çok büyüktür. Endüstrinin ihtiyacı olan ham madde olarak orman kaynaklarının temin edilmesi, çevre kirliliğinin önlenmesi, toprak kaynaklarımızın verimli tutulabilmesi, su rejiminin düzenlenmesi ve doğal afetlerin önüne geçilebilmesi ve orman köylüsü için istihdamın geliştirilebilmesi açısından ağaçlandırma ve erozyonlara karşı alınacak tedbirler yaşamsal bir işleve sahip bulunmaktadır.

Kanun teklifimizle ülkemizde yeni bir ağaçlandırma ve orman alanları kazanımı hedeflemekteyiz. Yeni yeni kaynaklar oluşturacak, ülkemizin gelişimine de katkı sağlanacaktır diyor, kanun teklifime Meclisimizin değer vermesini ve katkı vermesini bekliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Doğru.