Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 16 |
Tarih: | 07.11.2024 |
MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) – Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla, hürmetle selamlıyorum. Tabii, dokuzuncu yargı paketi hakikaten halkın umutla beklediği bir paketti. Öncelikle, benden önce söz alan arkadaşlarımız cezaevlerinin olumsuz koşullarını anlattılar ve hazır umut hakkı da gündemdeyken değerli Adalet Bakanlığı temsilcileri, bürokratları ve Bakan Yardımcımız, şunu istirham ediyorum: İnfial yaratacak olan suçlar hariç olmak üzere Türkiye'de bir affa ihtiyaç var. Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar 10’uncu yılında oldu, 25'inci yılında oldu, 50'nci yılında oldu, 75'inci yılında oldu; 100’üncü yılında böyle bir af gündeme gelmedi. Bu sebepten dolayı altını kalın bir çizgiyle çiziyoruz, infial yaratacak suçlar hariç olmak üzere af ilan edilmelidir diyoruz. İkinci husus: Şimdi, yargı paketiyle ilgili… Değerli Bakan Yardımcımız, siz yargıdan gelen bir kişisiniz. Yargıtay ile istinaf arasında bir sıkıntı var. Yerel mahkemeler Yargıtayın kararına karşı direnebiliyor, istinafın kararına karşı direnemiyor; böyle bir yaman çelişki olamaz, bu çelişkiyi bir an önce gidermek lazım; bir. İki, istinaf mahkemeleri Türkiye'de niçin kuruldu? Yargıtayın iş yükü bitsin diye kuruldu. Şimdi, Yargıtaydan kararlar altı ayda geliyor, çok kısa sürede geliyor; İstinaftan kararlar iki yıl, üç yıl, dört yılda yani istinaf şişti. Peki, istinafta raportör hâkim yok, Yargıtayda var; yazık günah, hiç olmazsa istinafa da raportör hâkim vermek lazım, bu şişkinliği gidermek lazım. Üçüncü bir konu: Kâtip alımı yapıyorsunuz. Sadece 10 parmak daktilo veya bilgisayar bileni işe alıyorsunuz. Allah rızası için ya, adalet meslek liseleri var, adalet meslek yüksekokulları var, bunlardan en azından alın; dil ve tarih-coğrafya fakültesinden alınmış, değişik değişik, hiç alakası olmayan başka fakültelerden alınmış. Oradaki hâkimler, savcılar bu konuda büyük bir sıkıntı çekiyor. Bir başka konu pasaportla ilgili, yeşil pasaport. Kişi, belediye başkanı oluyor veya hemen kaymakam olarak tayin oluyor ve yeşil pasaport alıyor. Peki, hâkim, aynı protokolde, devletin protokolünde aynı sırada olduğu hâlde alamıyor, diğeri gidip pasaport alabiliyor; yazık günah. Yani Türk yargıcını veya Türk savcısını orada aniden belediye başkanı olan ve kaymakam olanla aynı statüye getirmiyorsunuz. Bu ayrımcılığa son verin. İşte, terfiyle ilgili, not almayla ilgili şey getirdiniz. Değerli arkadaşlar, asliye ceza hâkimlerinin gayet rahat, dosyası çok hızlı biter; asliye hukuk hâkimlerinin… Yani hesap edin, tapu iptal, tescil davasından, delilden vesaireden… Yani burada çekilen meşakkat ile oradaki tayin, terfi arasında büyük bir fark var. Asliye cezada tanığı dinlersiniz, süreci altı aydır; zaten yargının o azami dava bitirilme süresine baktığınız zaman o süreler dahi bunda bir eşitsizlik olduğunu gösteriyor. Gelelim lojman sorununa. Lojman sorunu en büyük yara. Şimdi, bakın, şu anda Yargıtayda olup Yargıtay lojmanlarında oturuyor; aynı sitede o Yargıtay üyesinin evi var, dairesi var. Yazık günah! Yani bu şekilde… Kanun teklifi verdik, kişinin eğer İstanbul'da kendisine veya ailesine ait evi varsa lütfen ama lütfen lojmanı olmayan yargıca, savcıya bu daireyi tahsis edin. Yazık günah! Bunu yapamıyorsanız, büyük şehirlerde en azından kira yardımı olarak 20 bin lira, diğer şehirlerde de 10 bin lira veya 15 bin lira kira yardımı yapın. Bir başka sorun yani en büyük sorunlardan bir tanesi, bu disiplin soruşturmasıyla ilgili. HSK hâkim ve savcıların disipliniyle ilgili soruşturma yapıyor. O daire içerisinde avukat var. Peki, avukatların disiplin soruşturmasında hâkim var mı? Yok. Yani bu şekildeki absürt eşitsizlikleri… Sizden rica ediyorum; bu yapıcı, eğitici, öğretici önerilerimizi dikkate almanızı istirham ediyorum. Selam ve saygılar iletiyorum. (CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)