Konu: | Türkiye Adalet Akademisi Kanunu Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 48 |
Tarih: | 15.01.2025 |
CEMALETTİN KANİ TORUN (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bugün ülkemizin içinden geçtiği barış iklimi çabaları üzerine konuşmak için söz aldım. Sayın Devlet Bahçeli'nin çağrısı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın desteğiyle başlatılan, PKK'nın silah bırakmasını hedefleyen bu süreç ülkemizin geleceği ve coğrafyamız açısından büyük bir dönüm noktasıdır. Bu sürecin başarıya ulaşabilmesi için öncelikle dar çıkarların ve gündelik siyasetin gerisinde durarak bütünleştirici bir anlayışla ortak bir katkı sağlanması gerekmektedir.
Silahların bırakılması yalnızca terörle mücadelede bir adım öteye geçmekle kalmaz, aynı zamanda demokratikleşme, toplumsal barış, ekonomi ve uluslararası ilişkiler açısından da büyük fırsatlar sunar yani bugün "silahların bırakılması" ifadesi yalnızca şiddetin sona ermesi değil, bugüne kadar kaçırılan nice fırsatlardan dönüştür. Aynı zamanda, silahlar, ülkemizin gerçek potansiyelini yakalayabilmemiz için sırtımızdan atmamız gereken bir yüktür.
Türkiye'deki toplumsal sorunların en temel nedeni demokratik haklardaki eksiklik ve devletin demokratik işleyişindeki aksaklıklardır. Bu durum toplumsal taleplerin ertelenmesine, hak ve özgürlüklerin yerine getirilmesinin zorlaşmasına yol açmaktadır. Silahların bırakılması, bu sarmalın kırılmasına, demokratik süreçlerin hızlanmasına ve halkın güvenini kazanacak sağlam bir zemin oluşturulmasına katkı sağlayacaktır. Bu adım Türkiye'nin hukuk devleti karakterini güçlendirecek, toplumsal kesimler arasında barışçıl ve sağlıklı ilişkilerin yeniden inşa edilmesine imkân verecektir. Sivil siyasetin güçlenmesi terörün sona ermesiyle hızlanacak ve daha sağlam bir yapıya kavuşacaktır. Terör ve güvenlik kaygılarının egemen olduğu bir ortamda siyaset maalesef tam anlamıyla işlerlik kazanamamış, demokratikleşme çabaları sürekli olarak geri plana itilmiştir. Silahların bırakılması güvenlik odaklı bir atmosferin sona ermesini sağlayacak, bu da sivil siyasetin daha güçlü ve etkili bir şekilde işlev görmesini mümkün kılacaktır. Bu, yalnızca güvenlik sorunlarının çözülmesiyle değil, aynı zamanda toplumsal, ekonomik ve kültürel meselelerin de kalıcı çözümler bulmasını sağlayacaktır.
Sayın milletvekilleri, silahların devreden çıkması aynı zamanda geçmişteki gölgeli yapıları ve kayıt dışı uygulamaları ortadan kaldırma fırsatını yaratacaktır. Terörle mücadele adına yapılan hukuk dışı işlemler devletin şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerini zedelemiştir. Bu süreç kırk yıllık terörü sona erdirmeyecek, aynı zamanda bu tür yapıların ve uygulamaların siyaset sahnesinden tasfiye edilmesini de mümkün kılacaktır. Terörün sona erdiği bir ortamda devletin kaynakları doğru ve etkin bir şekilde kullanılabilecek, tüm halkımızın güvenliği sağlanacaktır. Bölge insanının yaşadığı travmalar ve güvensizlik duygusunu da silah bırakma süreciyle sona erdirmek mümkündür. Silahların bırakılması bölge insanının özgürleşmesini, hak taleplerinin ertelenmesinin önüne geçilmesini sağlayacaktır. Böylelikle tüm toplumsal kesimler daha eşit ve adil bir sistemin içinde yer alabilecektir. Bu, sadece bölge insanının değil tüm Türkiye'nin faydasına olacaktır. Şüphesiz, demokrasinin ilk adımı demokratik hak taleplerinin özgürce ifade edilebilmesidir. Terörün gölgesi ortadan kalktığında Kürt vatandaşlarımızın dilleriyle, kültürleriyle alakalı taleplerinin rahatça konuşulabildiğini göreceğiz. Böyle bir Türkiye'de silah ve şiddet tekrar gündeme gelmeyecektir.
Ekonomik açıdan da bu süreç son derece önemli bir fırsattır. Terörle mücadele için harcanan kaynakların bir kısmı ülkenin kalkınması için kullanılabilecektir. Yüksek güvenlik harcamalarının yerine altyapı projeleri ve ekonomik kalkınma programları ön plana çıkacaktır. Bu süreç aynı zamanda ekonomik ve sosyal eşitsizliklerin giderilmesine de katkı sağlayacaktır.
Son olarak silahların bırakılması Türkiye'nin dış politikasına ve uluslararası ilişkilerine de olumlu bir etki yapacaktır. İç sorunlarını çözen bir Türkiye, bölgesel barışa katkı sunan bir aktör olarak küresel sistemde daha güçlü bir konum elde edebilecektir. Ayrıca, Batı'yla ilişkilerin normalleşmesi Türkiye'nin daha geniş bir stratejik alanı etkileme kapasitesini de artıracaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın lütfen.
CEMALETTİN KANİ TORUN (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bu süreç Türkiye'nin demokratikleşme, kalkınma, toplumsal barış ve güvenliği için önemli bir fırsattır. Hep birlikte bu tarihî süreci başarıyla sonuçlandırmak için el birliğiyle çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Silah bırakma yalnızca bir siyasi çözüm değil, aynı zamanda ülkemizin refahı, huzuru ve geleceği için atılacak büyük bir adımdır. Bu tarihî fırsatı milletimizin yararına en iyi bir şekilde değerlendirmek hepimizin sorumluluğudur. Bu barış çalışmalarının tüm taraflarını gösterdikleri gayret ve kararlılık için tebrik ediyor, katkı ve destek sunmaya devam edeceğimizi tekrar ifade ediyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)