GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:51
Tarih:30.01.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA YILMAZ HUN (Iğdır) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın milletvekilleri, AKP iktidarında eğitim her düzey ve türde amaç, yapı, içerik ve işleyiş açısından piyasalaştırma, ticarileştirme kriterlerine göre yeniden düzenlendi. AKP'nin eğitimi piyasalaştırma ve ticarileştirmesine yönelik politikalarının öğrenci ve velilere yansıması "paran kadar eğitim" şeklinde olmaktadır. Ailelerin eğitim harcamaları her geçen yıl daha da artmakta, eğitime dair her şey özelleştirilmektedir. Özel okul, özel öğretmen, özel ders, özel kitap, özel kurs, özel servis gibi onlarca gideri enflasyon nedeniyle sürekli olarak artan aileler çocuklarını okula gönderemez duruma gelmişlerdir. Eğitim Reformu Girişiminin raporuna göre, 2023-2024 eğitim öğretim yılında zorunlu eğitim çağında olan Türkiye vatandaşı 612.814 çocuk eğitim dışında kaldı, eğitim öğretimin dışında kaldı. Bu durum ailelerin çocuklarını okula gönderemediğinin apaçık göstergesidir. Parası olanın okuyabildiği, olmayanın çocuk yaşta çalışmak zorunda bırakıldığı bir dönemdeyiz. Âdeta yapboz tahtasına dönüştürülen eğitim sistemi devlet okullarının eğitim kalitesini sürekli olarak düşürmektedir. Türkiye'nin PISA sonuçlarının OECD ülkeleri arasında son sıralarda yer alması Türkiye'deki eğitim sisteminin kalitesini göstermektedir. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'yle kendi parti programını okullarda devam ettirmeye çalışan, herhangi bir pedagojik formasyonu olmayan imamlara, vaizlere ve tarikatlara okullarda sürekli olarak ders verdiren, elbise değiştirir gibi bakan değiştiren ve her bakanın eğitim sistemini kendisine göre değiştirdiği AKP dönemi, eğitim kalitesinin en diplere düştüğü dönemdir. Okullarda ders görmesi gereken çocuklar fabrikalarda, sanayi sitelerinde sermayedarlara ucuz iş gücü olarak çalıştırılmaktadır. Eğitimi piyasalaştırma, özelleştirme çabalarıyla, özel okul teşvikleriyle sermaye sahipleri özel okul açmaktadır. Böylelikle teşviklerden servetlerine servet katmaktadırlar.

Devlet okulları ve özel okulların sayıları birbirine eşitlenmiş durumdadır. Özel okulların sayılarının sürekli olarak artması eğitimde eşitsizliği beraberinde getirmektedir. Özel okullar genellikle daha iyi fiziksel yapılara, modern teknolojilere ve gelişmiş öğretim yöntemlerine sahip olmaktadır. Buna karşın devlet okulları finansal açıdan daha zor durumda kalmakta ve bu okulların altyapı, donanım ve öğretmen sayısı gibi alanlarda eksiklikleri olabilmektedir. Bu da devlet okullarındaki öğrencilerin eğitim kalitesinin özel okullara göre geride kalmasına neden olmaktadır. Bu eşitsizlik, aynı zamanda toplumun farklı kesimleri arasında eğitimsel fırsatlarda büyük uçurumlara yol açmakta, sosyoekonomik statüsü yüksek ailelerin çocukları daha avantajlı bir eğitim alırken, düşük gelirli ailelerin çocukları daha sınırlı imkânlarla karşı karşıya kalmaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

YILMAZ HUN (Devamla) - Bu durum, uzun vadede toplumsal eşitsizliklerin derinleşmesine neden olmaktadır. Ayrıca, AKP'nin sermayeye dönük politikaları özel okullarda da kendini açıkça göstermektedir. Emekliye, asgari ücretliye enflasyon rakamlarına yaklaşmayan oranlarda zam yapan Hükûmet, sermaye sahiplerine enflasyonun üstünde zam yapmalarına olanak sağlamaktadır.

DEM PARTİ olarak özel okullara karşı olduğumuzu belirtiyor, eğitimin parasız olarak sosyal devlet ilkelerince ve ana dilinde yapılması gerektiğini belirtiyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)