Konu: | AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 56 |
Tarih: | 12.02.2025 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Yüce Meclisi çalıştırmak ve olması gerektiği gibi çalıştırmak, mehabeti korumak, saygınlığını muhafaza etmek hepimizin temel sorumluluğu. Tabii, bunu layıkıyla yapabiliyor muyuz? Hep tartışıyoruz, hayır. Bakın, geçtiğimiz günlerde bir torba yasa geldi, bu torba yasanın birçok maddesi daha önceden bize getirilmişti ve kürsü arkasında yaptığımız değerlendirmelerde "Çekin bunu." diye rica ettik "Evet, haklısınız." dendi ve geri çekildi. Sonra gördük ki bu yasalar bir araya getirilmiş, saraydan gelmiş, Mecliste alt komisyonlarda konuşulmamış, çok hızlı bir şekilde ana komisyonda görüşülüp Parlamentoya gelmiş. Sonra da biz burada meseleyi enine boyuna tartışalım dediğimiz zaman "Hızlı geçirelim, bir an önce bitirelim." diyorsunuz. Bakın, Parlamento saygın bir kurumdur, Parlamento sarayın onay makamı değildir; millet iradesinin tecelli ettiği yüce bir çatıdır ve burada herkes olması gerektiği gibi konuşacaktır, eleştirecektir, tartışacaktır; katılmasak bile ona saygı duymak ve değer vermek mecburiyetindeyiz. Muhalefet partisinden de katılmadığımız pek çok görüş oluyor, bizim görüşlerimize de katılmadıkları oluyor ama hepimizin bütün bu görüşleri tek tek dinlemek ve onları kale almak mecburiyetimiz var.
Şimdi, bakın, Parlamentonun eskiden olduğu gibi artık gensoru verme, bakanları düşürme, bakanlara hesap sorma şansı yok. Ne kaldı elimizde? Burada soru önergesi vermek. Allah aşkına, soruyorum, iktidar partisine soruyorum: Verilen soru önergelerine niye cevap verilmiyor? Bir soru önergesi veriyoruz "Doğru mudur yanlış mıdır, var mıdır yok mudur, nedir bu meselenin aslı?" diye. Muhatap alıp cevap verilmiyor. Şimdi, "Acaba ne?" diye merak ediyorsunuz, söyleyeceğim sevgili Vekilim yani endişe ediyorsunuz "Niye böyle söylüyor?" diye, söyleyeceğim size.
Bakın, 22/1/2024, Kültür ve Turizm Bakanına bir soru önergesi vermişim. Diyorum ki: Senin enişten, senin akraban özel bir şirket kurup İstanbul'da Bakanlığına bağlı bazı üniteleri pazarlıyor mu? Bunlardan bir tanesi Ayasofya Müzesi, bir tanesi Kariye Camii, bir tanesi Efes, bir tanesi Kapadokya. Oturdum hesapladım, milyonlarca euroluk bir rant var işin içerisinde. Bakanın eniştesi veya bacanağı, şirketi de ona ait. Soru soruyorum: Sayın Bakan, bu işten senin enişten, bacanağın kaç para kazanmış? Cevap vermiyor, gerek duymuyor Sayın Milletvekilim. Endişeyle bakıyorsunuz bana, anlıyorum ama cevap vermiyor. "Vardır." veya "Yoktur." "Yoktur, yanlış biliyorsunuz." "Vardır, gerekçesi budur, bu kadar zarar etmiştir bu memleket."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çömez, tamamlayın lütfen.
TURHAN ÇÖMEZ (Devamla) - Yine Sayın Bakan, bundan sekiz ay önce soru önergesi vermişim kendisine. Ne diyorum? Diyorum ki: Turizm Bakanlığının kendi uhdesinde, bünyesinde olan arazileri kendi şirketine aldın mı? Kendi ETS şirketine aldın mı? Burada otel için izinler aldın mı? Ben aldığını biliyorum, belgesi var. Muhatap alıp cevap vermiyor.
Sağlık Bakanına, eski Sağlık Bakanına soru önergesi veriyorum, diyorum ki: Sayın Bakan, sen Bakanken kendi hastanelerine birtakım yerleri aldın mı? Efendim, TEKEL'in binalarını aldın mı Unkapanı'nda? TEKEL'in Beykoz'daki arazilerini aldın mı? Ankara'daki Gar işletmelerini aldın mı? Atatürk Orman Çiftliğinden 555 bin metrekare arazi sana verildi mi? Cevap vermiyor, muhatap almıyor ve ben bunları kalkıyorum, dışarıda konuşuyorum ve bana tam 9 tane dava açtı, her birinden 250 bin lira para istiyor.
Dolayısıyla değerli milletvekilleri, bizim, Parlamentoyu doğru düzgün çalıştırmak, yasama ve denetleme faaliyetlerini hakkıyla yerine getirmek ve birbirimiz anlamak, birbirimize saygı duymak ve birbirimizin görüşlerine katılmasak bile kulak vermek, dinlemek mecburiyetimiz var.
Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)