GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:61
Tarih:26.02.2025

CHP GRUBU ADINA EDNAN ARSLAN (İzmir) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Bolu Kartalkaya'da bir otel yangınında hayatını yitiren 78 canımıza Allah'tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Bu vahim olaydan sonra Meclisimiz bir inisiyatif aldı ve bu Meclis çatısı altında bir araştırma komisyonu kurduk.

Biz o gün dedik ki "Eğer bu Komisyon şeffaf, adil, vicdanla çalışacaksa bu Komisyonda eşit temsil olmalı." ama ona geçit vermedi iktidar partisi. Ondan sonra geldik, ilk toplantımızı yaptık, en yaşlı üye sıfatıyla bir arkadaşımız başkanlık etti. Orada dedik ki: "Yahu, en azından bu divanın ya kâtibini ya da sözcüsünü muhalefetten seçelim. Sonuçta 'siyasetüstü' diyoruz, 'Siyaset yapmayacağız burada.' diyoruz. 'Bir hakikati, bir gerçeği ortaya çıkaracağız.' diyorsanız, muhalefete samimi olduğunuzu göstermek için muhalefetten bir arkadaşımız bu divanda görev alsın." Maalesef, onu da reddettiler çünkü niyet belli, niyet belli; Komisyona istedikleri gibi istediklerini davet edip istediklerine istedikleri soruları sordurmak ve Komisyonu bir anlamda kadük hâle getirmek.

Bakın, dün muhalefet partilerinin milletvekilleri olarak dedik ki "Yarın Kültür ve Turizm Bakanı gelecek, dilekçe veriyoruz, Kültür ve Turizm Bakanı bu işte birinci derece sorumlu kurumlardan birinin başındadır. Sayın Bakan lütfen bu Komisyona gelsin." ama bugün sabah gittik Komisyona, maalesef, Sayın Bakan Yardımcısı ve ilgili bürokratlar var. Sayın Bakan niye yok? Nasıl önemli bir işi var ya da umurunda değil mi? Kendi sorumluluğunda olan Bakanlığın yetki verdiği, belgelendirdiği bir otelde 78 can vefat etmiş, umurunda değil mi Sayın Bakanın? Herhâlde değil ki gelemiyor, önemli işleri var. Komisyon Başkanına soruyoruz, diyoruz ki: "Ya, niye gelmiyor bu?" "Biz kurumları çağırırız, kurumlar da, işte, kimi gönderirse o gelir." Küçümsemek adına söylemiyorum, ya, kurumlar temizlik görevlisini gönderse onu mu dinleyecek bu Araştırma Komisyonu? Hani çok ulvi bir komisyondu? (CHP sıralarından alkışlar) Hani çok önemli bir iş yapacaktı? Hani bu Komisyonun yazacağı rapor kurum ve kuruluşlarımıza yol gösterecek, yasalarımızdaki, mevzuatımızdaki eksiklikleri giderecekti? Böyle mi gidereceğiz? Sayın Bakan gelmiyor. 301 imza bulamadığımız için soruşturma önergesi veremiyoruz, 400 imza olmadığı için Yüce Divana gidemiyor; e, buradan Komisyona bilgi vermiyor, sınırsız yetki, sınırsız sorumsuzluk "Bana ne!" anlayışıyla Komisyonu, seçilmişleri takmayan atanmışlarla karşı karşıyayız. Bir an önce bu anlayıştan vazgeçmek gerekiyor. Eğer yitip giden 78 cana karşı şu vicdanımızda şu kadarcık bir sızı varsa, biraz utanmamız varsa o Bakanlar o Araştırma Komisyonuna gelir, bilgi verir. (CHP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Arslan, lütfen tamamlayın.

EDNAN ARSLAN (Devamla) - Lütfen, Sayın Bakanların bu Komisyona gelmesi için iktidar partisinin de Cumhur İttifakı'nın da baskı yapması gerekiyor.

Bakın, şimdi, biz Sayın Bakana ne soracağız? Diyeceğiz ki: "Sayın Bakan, gel, burada 86 milyon adına soru soracağız size, burada yitip giden 78 can adına soru soracağız size, burada acılı ailelerin acısını dindirmek adına soru soracağız size." Gelecek, belki de kendini daha iyi anlatma fırsatı bulacak, belki de kusuru, kabahati olmadığını o Komisyona aktaracak. Ya, geçmişte de bu Meclis çatısı altında araştırma komisyonları kuruldu, nice bakanlar geldi, o komisyonlarda ifade verdi, nice üst düzey bürokrat gelip o komisyonlarda bilgi verdi.

İDRİS ŞAHİN (Ankara) - Başbakan geldi.

EDNAN ARSLAN (Devamla) - Bu bakanların ne ayrıcalığı var ya? Niye kaçıyorsunuz bu Komisyondan?

Bu komisyonlara bilgi vermediğiniz sürece biz de bu komisyonları protesto etmeye devam edeceğiz diyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)