GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siber Güvenlik Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:63
Tarih:05.03.2025

MEDENİ YILMAZ (İstanbul) - Sayın Başkan, çok kıymetli milletvekilleri; sizleri YENİ YOL Grubu ve DEVA Partisi adına saygıyla selamlıyorum.

190 sıra sayılı Siber Güvenlik Kanunu Teklifi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Günümüz dünyasında teknoloji, hayatımızın her alanında yer almakta ve hayatımızı derinden etkilemektedir. Günlük işlerimizden banka ödemelerimize, e-devlet üzerinden sağlık sistemine kadar teknolojiyle iç içeyiz; verilerimizi paylaştığımız her platformda teknolojiyle karşılaşıyoruz. Dolayısıyla hayatımızın bu kadar içinde olan bu önemli alanda gerekli koruma önlemlerinin alınması ve düzenlemelerin yapılması son derece doğal ve gereklidir. Bilgi güvenliği ve verilerin korunması bir ülkenin vatandaşlarının güvenliği anlamına gelmektedir. Bu sebeple, ülkemizin siber saldırılar ve siber savaş tehditlerine karşı sağlam bir siber savunma kalkanına sahip olması elbette çok önemlidir ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli konu, siber güvenlik tedbirleri alınırken hukukun üstünlüğü ilkesine ve temel hak ve özgürlüklere zarar vermemektir. Ne yazık ki Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin en büyük yanlışlarından biri olan "ben yaptım oldu" anlayışı şu anda görüşmekte olduğumuz bu kanun teklifinde de kendini göstermektedir. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulan Siber Güvenlik Başkanlığına olağanüstü yetkiler verilmişken şimdi de bu yetkiler kanunla genişletilmek istenmektedir. Denetim mekanizmalarının olmaması, sınırsız yetkilerin verilmesi denetim ve kontrol sistemlerini devre dışı bırakmamıza yol açacaktır ve geçmişte olduğu gibi biz bu tür bir uygulamanın ne kadar tehlikeli olduğunu hep birlikte acı bir şekilde deneyimlemiş bulunmaktayız.

Değerli milletvekilleri, teklifin bazı maddelerinin gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Zira, bu maddeler Anayasa'mıza ve uluslararası hukuka aykırıdır. Şu hususları özellikle vurgulamak isterim: Teklifin 3'üncü maddesinde Siber Olaylara Müdahale Ekibi (SOME) kurulacağı belirtilmiş ancak bu ekiplerin kimlerden oluşacağı ve yetkilerinin ne olacağı tam olarak netleştirilmemiştir. 5'inci maddeye göre SOME'ler Başkanlık tarafından kurulacak ve denetlenecek, 6'ncı maddeye göre de bu konudaki detaylar Cumhurbaşkanlığı tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenecektir ancak kanunun kendisinin sınırlarını çizmediği bir konuda Cumhurbaşkanlığı yönetmeliğiyle düzenleme yapılması Anayasa’nın kanunilik ilkesine aykırıdır. Bu belirsizlikler hukuki öngörülebilirliği zedelemekte ve kişilerin haklarını keyfî müdahalelere karşı savunmasız bırakmaktadır.

Teklifin 6'ncı maddesinin (1)'inci fıkrasının (b), (ç) ve (d) bentlerinde Siber Güvenlik Başkanlığına sınırsız bir erişim yetkisi tanınmaktadır. Bu bentler Başkanlığın her türlü bilgi, belge, veri ve "log" kayıtlarını sistemlerine aktarabilmesine, elektronik bilgi işlem merkezlerinden, iletişim altyapılarından ve arşivlerden sınırsız bir şekilde faydalanabilmesine imkân tanımaktadır ancak bu düzenlemelerde Başkanlık tarafından elde edilecek bilgilerle ilgili yasal güvenceler bulunmamaktadır. Ayrıca, yasal süreçlerin nasıl işleyeceği de belirsiz bırakılmıştır. Bu durum kişilerin özel hayatına ve mahremiyetine keyfî müdahale riski taşımaktadır. Unutulmamalıdır ki Anayasa Mahkemesi geçmişte benzer yetkileri iptal etmiştir.

Son olarak, vaktim kısıtlı olduğu için ayrıntılı olarak değinemesem de teklifin 8'inci maddesinin (5)'inci fıkrası ile 16'ncı maddesinin (5)'inci fıkrası açıkça Anayasa'ya aykırıdır. Bu maddeler ifade özgürlüğü, konut dokunulmazlığı ve özel hayatın gizliliği gibi temel hakları ihlal etmektedir. Bu sebeple, bu düzenlemelerin kanun teklifinden çıkarılması gerekmektedir.

Sonuç olarak, evet, ülkemiz siber saldırılara karşı bir siber koruma kalkanıyla korunmalıdır ancak bu korumanın sağlanması keyfî uygulamalara yol açabilecek şekilde verilmiş sınırsız yetkilerle değil, hukukun üstünlüğüne ve temel haklara saygı göstererek yapılmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yılmaz, lütfen tamamlayın.

MEDENİ YILMAZ (Devamla) - Bizim amacımız, vatandaşlarımızın güvenliğini sağlarken onların temel hak ve özgürlüklerini güvence altına almak olmalıdır. Dolayısıyla, bu kanun teklifinin muğlak ifadeler ve keyfî düzenlemelerden arındırılması gerektiğini yineliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)