| Konu: | Siber Güvenlik Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 63 |
| Tarih: | 05.03.2025 |
YAVUZ AYDIN (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz Siber Güvenlik Kanunu Teklifi'nin 7'nci maddesi üzerine İYİ Parti Grubum adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki içinde bulunduğumuz dijital çağda siber güvenlik konusu artık millî güvenliğin vazgeçilmez bir parçasıdır. Terör örgütlerinden devlet destekli siber saldırılara, bireysel veri güvenliğinden kritik altyapıların korunmasına kadar geniş bir yelpazede ülkemizin güvenliğini sağlamak zorundayız fakat bunu yaparken hukukun üstünlüğünden, temel hak ve özgürlüklerden ödün vermemeliyiz.
Sayın milletvekilleri, kanun teklifini incelediğimizde iktidarın yasa yapım sürecini tamamen işlevsiz hâle getirdiğini bir kez daha görmekteyiz. Henüz teklif Mecliste tartışılmadan 8 Ocak 2025'te Resmî Gazete'de Cumhurbaşkanlığına bağlı Siber Güvenlik Başkanlığının kurulduğu ilan edilmiştir. Bu durum Meclisin iradesini hiçe saymak, yasama organını bir formaliteye dönüştürmek anlamına gelmektedir. Böyle bir anlayışı asla kabul etmiyoruz ve reddediyoruz.
Kıymetli milletvekilleri, konuşmama 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün önemine vurgu yaparak devam etmek istiyorum fakat ne yazık ki bugünü kutlamaktan çok kadınlarımızın yaşadığı sorunları, onların haklarını ve bu hakları nasıl savunmamız gerektiğini konuşmak zorundayız. Kadınlarımız her geçen gün daha fazla şiddete, ekonomik eşitsizliğe ve toplumsal baskıya maruz kalmaktadır. İşsizlik, mobbing, düşük ücretler ve eğitimden uzaklaştırılmaları kadınlara uygulanan bir başka şiddet biçimidir.
Bir de 2025 yılını "Aile Yılı" olarak ilan etmektedirler. Bu, güzel bir başlık gibi dursa da ailenin diğer yarısı olan kadınların içinde bulunduğu durum iktidarın umurunda bile değildir. Kadınlarımızı hem sosyal hem de ekonomik şiddetten korumak için el birliğiyle mücadele etmemiz gerekmektedir. Bu mücadeleden vazgeçmemek ümidiyle tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum.
Değerli milletvekilleri, son günlerde ülkemizin geleceğine yönelik ve Türk milletine karşı büyük bir oyun oynanmaktadır. Haftalardır davul çaldılar, sözde "Tarihî Mektup" manşetleriyle ekranları bir fotoğrafa kilitlediler. Bu fotoğraf yalnızca anlık bir görüntü değildir; bu, Türkiye Cumhuriyeti'ni ve millî devleti ortadan kaldırmak isteyen büyük bir ittifakın ilk sahnesidir. Öyle bir ittifak ki içinde terör örgütü mensupları da var, onların siyasi uzantıları da var, koltuklarını korumak uğruna her türlü ihanete razı olanlar da var. Şimdi çıkıp ne diyorlar? "Barış, kardeşlik ve demokrasi." Şiir gibi sözler söylüyorlar fakat biz bu oyunları daha önce de çok görmüştük. Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu'nun da belirttiği gibi, ağızlarından "barış" kelimesini düşürmeyenler fitreye muhtaç hâle getirdikleri emeklilerimizle barışamamıştır. Bu Hükûmet, devletine hizmet eden fakat ay sonunu getiremeyen memurlarımızla barışamamıştır. Bu Hükûmet, alın teriyle çalışan, borç batağında sürüklenen işçilerimizle, barışamamıştır. Bu Hükûmet, cumhuriyet yasalarıyla barışamamıştır. Bu Hükûmet, Mustafa Kemal Atatürk'ün düşünceleriyle barışamamıştır. Bu Hükûmet, büyük Türk milletiyle barışamamıştır fakat teröristlerle barışmayı iyi becermiştir; kanımıza, canımıza kasteden hainlerle oturup pazarlık yapmayı iyi bilmiştir. Bu ülkenin değerleriyle, bu milletin varlığıyla barışmamıştır.
Değerli milletvekilleri, Türkiye ebedî hâle getirilecek bir istibdat çukuruna yuvarlanmaktadır. Türk kimliğinin devletiyle olan bağı koparılmak istenmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Aydın, lütfen tamamlayın.
YAVUZ AYDIN (Devamla) - Bitiriyorum.
Sözde, PKK'nın feshedildiği iddia edilirken aslında hedef, cumhuriyetimizin ortadan kaldırılmasıdır. Sizler terörü bitirmiyor, teröre teslim oluyorsunuz. Sizler Türkiye'yi terörden kurtarmıyor, terörü devletleştiriyorsunuz.
Gökte Allah, yerde kul şahit olsun ki İYİ Parti olarak buna izin vermeyeceğiz. Göreceksiniz, varlığımızı Türk varlığına armağan edecek ve milletimizle beraber bu oyunu bozacağız. "Terörsüz Türkiye" masalının "Türk'süz Türkiye" planı olduğunu her fırsatta hatırlatıp haykıracağımızı belirtiyor, hainlere de "hain" demeye devam edeceğimizi ifade ediyor, Genel Kurulu ve yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)