GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siber Güvenlik Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:63
Tarih:05.03.2025

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Sevgili halkımızı saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, hepiniz milletvekilisiniz, ben de milletvekiliyim; Hepimizin görevi milletin fertlerinin uğradığı mağduriyetlerin sesi olmak değil mi? Bu Mecliste biz bu işi yapıyoruz. Yürütmenin yaptığı haksızlıklara karşı milletin sesi olmak için yasama vardır. Peki, o zaman, biz, burada milletin fertlerinin uğradığı haksızlıkları gündeme getirdiğimizde niye başka milletvekilleri tarafından saldırıya, hakarete maruz kalıyoruz?

Ben bu kürsüde defalarca çıplak arama gerçeğini anlattım ve Özlem Zengin bana defalarca hakaret etti, yalan söyledi ve meseleyi örtbas etmeye çalıştı fakat çıplak arama bu ülkenin bir gerçeği. Geçtiğimiz haftalarda HDK soruşturması çerçevesinde kadınlar gözaltına alındılar, Bakırköy Kadın Cezaevine girerken iğrenç ve hayâsız bir şekilde çıplak aramaya uğradılar; itiraz ettiler, darbedildiler. Bakın, yine Filistin protestolarında Erdoğan'ı eleştiren gençler gözaltına alındı, hayâsız ve çirkin bir şekilde çıplak aramaya uğradılar ve bu da örtbas edildi. Bugün İstanbul Valisi Davut Gül soruşturmaya izin vermedi, "Kamu görevlileri soruşturulmasın." dedi. Hep birlikte bir şeyi örtbas etmeye çalışıyorlar.

Çıplak arama çok önemli bir yumuşak karın ve buna dokunulmasını istemiyorlar ama bu bir gerçek. Bakın, bunu Meclis bile ikrar ediyor. Şu elimdekiler nedir biliyor musunuz? İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Hükümlü ve Tutuklu Alt Komisyonunun Erzurum ve Erzincan Cezaevleri Raporları. Bu raporlarda -milletvekilleri gitmiş cezaevlerine ve sormuşlar- bütün mahpuslar demiş ki: "Cezaevlerinde girerken çıplak aramaya uğradık." Ve Komisyon da cezaevlerine uyarıda bulunmuş "Çıplak arama yapmayın." diye.

Şimdi, arkadaşlar, size bu ramazan dolayısıyla bir ayeti hatırlatayım, İsra Suresi 81'inci ayet: "Doğru geldi, yanlış yıkılıp gitti. Yanlış, yıkılmaya mahkûmdur." "Hak geldi, batıl zail oldu." olarak da duymuşsunuzdur. Yanlış, yıkılmaya mahkûmdur. Gerçekleri örtbas etmeye çalışan Özlem Zengin'in de bu iftiraları yıkılıp gitmeye mahkûmdur arkadaşlar. Şimdi, ben bunu başörtülü bir Özlem Zengin'den duyuyorum ve kahroluyorum. Neden biliyor musunuz? Ben hayatım boyunca başörtülü mazlumların hakkını savunmaya çalışan bir insanım ancak şu anda başörtülü bir zalim olan Özlem Zengin, insanlara yapılan bu hayâsız muameleyi şiddetle savunuyor; olacak bir iş değil arkadaşlar. Bakın, ben başörtülü zalimlere karşı da mücadele ederim.

Şimdi, hakkaniyetli bir insanımdır ve hak ararken de haksızlık yapmam. Özlem Zengin bize hakaret ettiğinde Sayın Bekir Bozdağ'ın ona ceza vermesi lazımdı, apaçık hakaret etmişti fakat partidaşı ya ceza vermedi, işi örtbas etti. Kendisi Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilidir ama adaletten nasibi yoktur. Kendisi eski Adalet Bakanıdır ama kendisi zulümat bakanı olmuştur. Kendisi Meclis Başkan Vekili oldu, dedik ki adaletten bir iz vardır belki, adalet denen bir zerre olmadığını gördük. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Yeter! Bu ne ya! Yazıklar olsun ya! Yazıklar olsun!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Susun, dinleyin, dinleyeceksiniz!

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Yazıklar olsun!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bakın ben hakkaniyetli bir adamım, zamanında burada Sayın Bekir Bozdağ'ı bir mesele dolayısıyla eleştirmiştim. Sayın Bozdağ bana demişti ki: "Hayır, o zaman Adalet Bakanı ben değildim Ömer Bey." Ben -dedim- hakkaniyetli insanım, hakaret de etmemiştim; çıktım, söz aldım, dedim ki: Sayın Bekir Bozdağ, size hakaret etmemişsem bile sizden özür diliyorum. Öyle değil mi Sayın Bozdağ? Öyle, değil mi? Ve sonrasında kendisinden adalet bekledim fakat bize hakaret edildi, kendisi bu işin üstünü örttü, partidaşının hatasını örtmeye çalıştı.

Şimdi, ben kendisine hatırlatıyorum: Sayın Bekir Bozdağ, bu dünyada büyük makamlara sahip olabilirsin, bu aziz mübarek günlerde sana bir hatırlatma yapıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Gergerlioğlu, lütfen tamamlayın.

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Bu dünyada önemli makamlara sahip olabilirsin...

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Seni adam yerine koyup dinlemiyoruz.

AYŞE KEŞİR (Düzce) - Kadına şiddete hayır! Kadına şiddete hayır!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - ...ama şu aziz mübarek günlerde hatırlatıyorum: Hepimiz öleceğiz, ilahi divana çıkacağız, o zaman bir makamımız olmayacak, beyaz kefenler içinde Rabb'imize doğru koşturacağız, o zaman gerçek anlamda hesabı vereceğiz.

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Yapma ya! Yapma ya! Bunu senden mi öğreneceğiz? Senden mi öğreneceğiz bunları!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - İşte şuradan şu bağırdığınız gibi tüm söyledikleriniz boşa çıkacak.

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Sen mi öğreteceksiniz bize bunları! Yazık!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Hak gelip batıl zail olacak ve gerçekten ben Sayın Bekir Bey'e diyorum ki Allah'tan korkun diyorum, kul hakkı yemeyin diyorum, öte dünya var diyorum ve yaptığınız hatanın farkına varın diyorum çünkü siz partidaşınız olduğu için apaçık gerçeği örten bir insanı kınama cezası olmadan buradan kurtardınız. Başka birisi bu sözleri söylese en ağır cezalar verilirdi bu Mecliste. Öyle değil mi arkadaşlar? Herkes biliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AHMET FETHAN BAYKOÇ (Ankara) - Değil!

ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Devamla) - Nerede adalet var? O makamı hak etmiyor Sayın Bekir Bozdağ, hiç kusura bakmasın.

Teşekkür ediyorum.