GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ağrı'nın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:71
Tarih:26.03.2025

NEJLA DEMİR (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün burada Ağrı halkının yıllardır maruz kaldığı yoksulluk, işsizlik ve baskıyı bir kez daha dile getirmek üzere söz almış bulunuyorum.

Ağrı, iktidarın rant politikalarıyla doğası talan edilen, gençleri göçe zorlanan, emekçileri yoksulluğa mahkûm edilen bir kenttir. Defalarca dile getirdiğimiz eğitim, sağlık, ulaşım, tarım ve işsizlik gibi sorunlara karşı iktidar tek bir adım atmış değil. Bunun tek sebebi Kürt kentlerini bilinçli bir şekilde yoksul ve yoksun bırakma politikasıdır ancak halk artık buna izin vermeyecek, vermez de.

Sayın milletvekilleri, Ağrı'da gençler okumak istese eğitimde fırsat eşitsizliğiyle karşılaşıyor, çalışmak istese işsizlik duvarına çarpıyor; tarımla uğraşmak istese bilinçli, yanlış tarım politikalarınıza takılıp kalıyor. Peki, bu halk neden emeğinin karşılığını alamıyor, neden hayvan üreticisi zararına satış yapmak zorunda kalıyor? Koskoca Ağrı Ovası neden ekilemez hâle geliyor? Tarım ve hayvancılık bu toprakların en güçlü üretim kaynaklarıyken neden yok sayılıyor? Çünkü çarkınız yok sayılan Kürt illerinde Kürtlerin gasbedilen haklarıyla dönüyor.

Aynı şekilde, sağlık hakkına erişim Ağrı'da her geçen gün daha da zorlaşıyor. Defalarca soru önergeleri verdik, basın açıklamaları yaptık, Sağlık Bakanlığını göreve çağırdık ama tek bir adım atılmadı. Ağrı'da Devlet Hastanesini kapatıp üzerine "Eğitim ve Araştırma Hastanesi" tabelası asarak sorunu çözdüğünüzü mü zannediyorsunuz? Eğer hastane dört duvardan ibaretse, evet, dört duvarımız var ama içi boş, bomboş neredeyse çünkü içinde doktor yok, hemşire yok, ebe yok. Ağrı'da bırakın nitelikli sağlık hizmetine ulaşmayı, randevu almak bile Millî Piyangodan ikramiye kazanmaktan çok daha zor. MR mı çekeceksiniz? Altmış yetmiş gün sonrasına ancak gün veriliyor. Ultrason için de durum aynı. Endoskopi, kolonoskopi gibi tetkikler neredeyse ulaşılmaz bir hâlde. Sonuç: Kanser vakaları en geç evrede teşhis ediliyor. Ağrı, bu hastalıktan ölüm oranı en yüksek iller arasında yer alıyor. İnsanlar, devletin sağlık politikalarındaki ihmali yüzünden yaşamını yitiriyor. Doktor başına düşen hasta sayısı o kadar fazla ki muayene süresi iki dakikayı geçmiyor. Birçok branşta doktor olmadığı için Ağrı halkı tedavi için çevre illere gitmek zorunda kalıyor. Yolculuk ayrı bir yük, ayrı bir maliyet; Ağrılılar tedaviye ulaşmak için bedel ödüyor, bazen de bu bedel trafik kazalarında hayatlarını kaybetmek oluyor. Sayın iktidar yetkilileri, 524.644 Ağrılı hemşehrim adına söylüyorum: Çizdiğiniz tozpembe tablolar sadece aldatmacadır ve biz bunu kabul etmiyoruz.

Sayın milletvekilleri, çiftçilerimizin sorunlarını defalarca dile getirdik ama iktidar kulaklarını tıkamaya devam ediyor. Ağrı'da süt ve peynir üreticileri, artan maliyetler, düşük alım fiyatları ve büyük şirketlerin tekelleşmesi karşısında ayakta kalmaya çalışıyor. Küçük üretici desteklenmediği için ya üretimden vazgeçiyor ya da emeğini yok pahasına elinden çıkarmak zorunda kalıyor. Bakınız, Ulusal Süt Konseyi çiğ süt fiyatını 17,15 lira olarak belirlemesine rağmen birçok ilde üreticiler sütlerini ancak 14 lira gibi fiyatlara satmak zorunda kalıyor. Üretici sattığı sütle hayvanını besleyemez hâle geldi. İşletmeler kapanıyor, insanlar hayvancılığı bırakıyor ama iktidar "Hayvancılık arttı, üretim arttı." diyerek halkın aklıyla dalga geçmeye devam ediyor. Fiyatlar ortada, istatistikler ortada, matematik ortada. Yıllarca tarihi çarpıtarak topluma yön vermeye çalıştınız, şimdi de halkı sahte istatistiklerle kandırmaya çalışıyorsunuz ama bilin ki Ağrı halkı gerçekleri görüyor, susmuyor ve biz de Ağrı halkı hakkını söke söke alana kadar ayıbınızı yüzünüze vurmaya devam edeceğiz. Bu halk ne unutulmayı ne de kandırılmayı kabul eder.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, devam edin.

NEJLA DEMİR (Devamla) - Ya bu halka yüzünüzü döneceksiniz ya da durduğunuz yerde durmaya devam ederek tarihin tozlu raflarında kaybolup gideceksiniz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)