| Konu: | (2/1353) esas numaralı 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun İlga Edilmesi Hakkında Kanun Teklifi’nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/98) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 73 |
| Tarih: | 08.04.2025 |
DİLAN KUNT AYAN (Şanlıurfa) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
"İktidarın siyasi ajandasındaki en önemli gündemlerinden biri nedir?" diye sorsalar sanırım kendi vekilleri dâhil olmak üzere herkes ne der? "Yeni anayasa" diyecektir. Peki, dillerinden düşürmedikleri sivil anayasayı neden istiyorlar? Sorsanız, "Darbe anayasasına karşı oldukları ve demokrasiden yana oldukları için." derler ancak unutmayın ki "Biz demokrasiden yanayız." demekle demokrat olunmuyor. Yine, darbe anayasasının bile gerisine düşerek darbe karşıtlığı yapılmadığı bir gerçek. 80 darbesi zihniyeti bugün iktidar tarafından...
(Uğultular)
BAŞKAN - Sayın Kunt Ayan, bir dakikanızı alayım.
DİLAN KUNT AYAN (Devamla) - Sayın Başkan, gelseler bir türlü, gelmeseler bir türlü.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Dilan hocam, dinliyoruz, kulağımız sizde.
BAŞKAN - Değerli milletvekilleri, Genel Kurulda gerçekten büyük bir uğultu var. Lütfen, sohbet yapmak isteyenler, kulisler müsait, orada konuşabilirler, hem de buranın çalışmasına mâni olmazlar. Lütfen hatibi saygıyla dinleyelim.
Sayın Ayan, buyurun.
DİLAN KUNT AYAN (Devamla) - 80 darbesi zihniyeti bugün iktidar tarafından sözle reddedilse de eylem ve politikalarında maalesef yaşamaya devam ediyor. Darbecilerden bu iktidara miras kalan en antidemokratik yasalardan biri de 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'dur. O günün cuntacıları halkın ve kitlelerin demokratik haklarını engellemek için 6 Ekim 1983 tarihinde bu kanunu çıkardı. Nasıl ki kırk yıl önce muhalifleri susturmak, cezalandırmak için bu kanuna sarılanlar olmuşsa bugün de aynı zihniyet, aynı kanunu aynı amaçlarla kullanmaya devam ediyor. Mademki demokratikleşmeden bahsediyoruz, mademki çoğulculuktan bahsediyoruz, mademki darbe anayasasını değiştirmeye bu kadar kararlı ve istikrarlısınız; buyurun, bu hak ve özgürlükleri törpüleyen bu kanundan başlayalım o zaman değiştirmeye. Sivil anayasadan, demokrasiden, hukuktan yana olduğunuza bizler de inanalım.
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu; halkların iradesine, kendini ifade etmesine, sesini sözünü kullanmasına karşı iktidarın elinde bir sopaya dönüşmüş. Hiç uzağa gitmeyelim, bakın yakın tarihte ne oldu: Daha önce oyları çalan iktidar kendini aştı, bu defa ise 19 Martta muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı olan rakibi Sayın Ekrem İmamoğlu'nu âdeta çaldı, tutukladı ve hapsetti. Bu hukuksuzluğu kabul etmeyip protesto etmek isteyen gençler ise demokratik gösteri ve yürüyüş haklarını kullandılar diye 2911 sayılı Kanun kapsamında gözaltına alındılar ve tam 299 genç tutuklandı. Vizelere girmesi gereken öğrenciler şu anda cezaevinde ve hâlen, bugün dahi gösteri ve yürüyüş hakkı engellenen insanlar hakkında soruşturmalar açmaya devam ediyorsunuz.
Geçen hafta ise Halfeti'deydik biz DEM PARTİ olarak. Gençlik Meclisimiz öncülüğünde "Demokratik Toplumla Özgürlüğe Yürüyoruz" şiarıyla Amara'ya yürüyecektik, yapmak istediğimiz barışçıl yürüyüş engellendi. Soruyoruz neye dayanarak bu yürüyüşümüzü engelliyorsunuz, bu eylemimizi engelliyorsunuz diye. Önümüze, pat, 2911 sayılı Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nu çıkardınız.
Bugün, herhangi bir şehirde eylem yapılacak olsa gece yarısı jet hızıyla valilikleriniz tarafından yasaklamalar getiriliyor. Kimi on beş gün önceden getiriyor, kimi otuz günlük getiriyor. Afaki, keyfî olarak 2911 sayılı Kanun'u elinize almışsınız, her defasında muhalefeti susturmak için kullanmaya devam ediyorsunuz ama aynı şehirde iktidarın bir eylemi olduğu zaman o polisleriniz maalesef ki orayı korurken muhalefete karşı en yüksek perdeden saldırmaya devam ediyor.
Bakın, Van'da, 15 Şubatta kayyum atamasını protesto eden onlarca insan, yine bu Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefetten tutuklandılar. Kayyumun ilk işi ne oldu? Gelir gelmez, kendisini protesto edecek kişileri engellemek için bu kanuna tutunmaya devam edildi. Daha önce Kürt illerinde bunu yapıyordunuz -yine aştınız- artık Türkiye'nin her yerinde bu 2911 sayılı Kanun'u göstererek maalesef ki demokrasiye darbe vurmaya devam ediyorsunuz. İktidar, 2911 sayılı Kanun'u resmen maymuncuk anahtarı hâline getirmiş, kendisine karşı yükselen her sesi susturmak için kullanmaya devam ediyor. Kadınlar, işçiler, Kürtler, öğrenciler, öğretmenler, siyasetçiler, milletvekilleri, aklınıza gelebilecek herkes ve her kesimden muhalif bu yasayla bastırılmaya çalışılırken nasıl bir demokratikleşmeden bahsedeceğiz? Gelin, demokrasinin turnusolü olan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı üzerindeki bu ambargo kanununu hep birlikte bu Mecliste kaldıralım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kunt Ayan, lütfen tamamlayın.
DİLAN KUNT AYAN (Devamla) - Tam da barış ve demokratik toplum çağrısının yapıldığı bu süreçte demokrasinin önündeki engelleri kaldırmak için tarihî bir fırsattır. Bu adımlardan biri olarak Meclise sunmuş olduğumuz kanun teklifinin Genel Kurul gündemine alınması gerektiğini bir kez daha buradan ifade ediyoruz. Tüm milletvekillerini demokrasiden, hak ve özgürlüklerden yana tutum almaya davet ediyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)