GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:74
Tarih:09.04.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA OSMAN CENGİZ ÇANDAR (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin dünyada en yakın olabileceği doğal müttefikleri hatta kardeş ülkeler sayılabilecek uluslararası kuruluş nedir diye sorarsanız herhâlde ilk sırada doğal olarak Türk Devletleri Teşkilatı akla gelir. Bu Türk Devletleri Teşkilatına üye ülkelerin 3 önemli ülkesi -Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan- resmî adı "Kıbrıs Cumhuriyeti" olan, bizim "Kıbrıs Rum Yönetimi" demeyi tercih ettiğimiz yapıyı tanımaya, büyükelçilik açmaya karar vermiş durumdalar. Verilen önergede "Bu, Türk dış politikasında bazı zafiyetler yaşandığını gözler önüne sermektedir." diye bir ifade var; bu, yine de nazik bir ifade. Söz konusu olan, aslında, Türkiye'nin Kıbrıs politikasının iflas ettiğinin ifade edilmiş olması gerekiyor çünkü nereden baksanız, bir süredir, 2021 yılından itibaren Türkiye'nin Kıbrıs politikası iki devlet çözümüne dayalı bir politika olarak ifade ediliyor. 1974'ten beri sürdürülen, yarım yüzyıldır sürdürülen iki toplumlu, iki bölgeli federasyon tezinin yerine iki devlet tezi öne çıkarılmıştır. Buna rağmen, o günden bugüne Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tek bir ülke tarafından tanınamadığı gibi Türk Devletleri Teşkilatının 3 üyesi, Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan kalkıyor, Rum yönetimini Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanıyor.

Şimdi, bu ne demektir? Bu amaçtan, iki bağımsız devlet amacından sapıldığı da ortadadır çünkü daha yeni, 17-18 Mart tarihlerinde, Cenevre'de 5 ülke, Türkiye, Yunanistan, İngiltere ve Kıbrıs'ın iki tarafı müzakerelere başladılar. Bu müzakerelerin temelinde iki bağımsız devlet amacı yok, Türkiye'nin ne yaptığı belli değil. Cenevre'de başlayan görüşmeler temmuz ayına ertelendi. Türkiye'nin ne yaptığı belli olan bir tek şey varsa bugüne dek tek bir ülkeye, tek bir ülkeye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıtamamış olmasıdır. Bu ülkelerin içinde Azerbaycan da var. Biliyorsunuz, bir gelenek oluştu, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığına seçilen ya da hatta ana muhalefet partisine genel başkan olan kişi, ilk iş olarak dış temas olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne, oradan da Azerbaycan'a gidiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Çandar, lütfen tamamlayın.

OSMAN CENGİZ ÇANDAR (Devamla) - Tamamlıyorum.

Yani Türkiye'nin en yakın iki dost ülkesi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Azerbaycan, Azerbaycan dahi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımamış durumda. Buradan da Türk dış politikasının isabeti ve gücü hakkında bir fikir edinmek mümkün. Bu arada, unutmadan şunu da söyleyeyim tamamlarken: Azerbaycan, biliyorsunuz, İsrail'in de çok yakın bir müttefiki ve İsrail, petrol ihtiyacının büyük bölümünü Azerbaycan'dan ve Türkiye üzerinden karşılıyor. Azerbaycan'ın gönderdiği petrolü kullanan İsrail savaş uçakları mütemadiyen Suriye'yi bombalıyorlar. 2 Nisan tarihinde 20 hava akını yaptılar ve bombardımandan sonra da dediler ki: "Bu, Türkiye'ye yönelik bir mesajdır." Ve bu mesajdan sonra İsrail Başbakanı Türkiye'yi şikâyet etmek üzere Trump'a gitti. O da dedi ki: "Hiç merak etmeyin, ben ara buluculuk yaparım."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OSMAN CENGİZ ÇANDAR (Devamla) - "Türkiye'nin Cumhurbaşkanı beni sever, ben de onu çok severim." Yani "İşi bana bırakın, ben çözerim." dedi. Türkiye'nin dış politikası öyle bir hâldedir ki bırakın bu öneride öngörülen Kıbrıs konusunu görüşmeyi, tümünün Meclis araştırmasına açılması şarttır.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (DEM PARTİ ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)