Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 80 |
Tarih: | 24.04.2025 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Dün İstanbul'da gerçekleşen deprem kapsamında Kanal İstanbul dayatmasına karşı İstanbul'u korumak adına verdiğimiz soru önergesi için İYİ Partimiz adına söz almış bulunmaktayım. "Dayatma" diyorum çünkü ne uzmanların ne İstanbulluların ne de ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınmadan, fikirleri sorulmadan, büyük bir emrivakiyle bir işe girişiliyor. Dünya, ülkemiz bir iklim değişikliğini konuşurken bizim böyle bir projeyi konuşuyor olmamız kabul edilemez. Geçtiğimiz haftalarda bize bir kanun getirdiniz ve gelen tepkiler üzerine bu kanunu geri çekmek durumunda kaldınız. Şimdi iklim değişikliğini konuşurken bir yandan da Kanal İstanbul'u savunmak gerçekten akıl almaz bir şey. Bakın, bu projeyle İstanbul'un önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı tamamen yok oluyor. Yapılması planlanan beton kanal, 25 metre derinlikte, 250 metre genişlikte ve 40-45 kilometre uzunlukta. Bu projeyle tam 136 milyon metrekare tarım alanı yok oluyor, 83 milyon metrekare yaşam alanı ortadan kalkıyor.
Ben bu işin zararlarını daha fazla anlatmayı da gerekli bulmuyorum çünkü hiçbirinizin anlayacağı yok, öyle gözüküyor ama şunu bilin ki Türkiye'nin geleceğine ihanet ediyorsunuz. Biz zararlarını burada sabaha kadar anlatırız. Birazdan iktidar sıralarından bir arkadaş gelip bize bu projenin faydalarını anlatacak. Buyurun, gelin anlatın. Ben İl Başkanıyken de size bu çağrıları yaptım. Bu projenin İstanbul'a ne kadar zarar verdiğini çok dinledik, dedik ki: Biz objektif bakıyoruz. Birisi de gelsin -İl Başkanlığına davet ettim, cesaret edip gelen olmadı- bize bu projenin faydalarını anlatsın. Buyurun, gelin anlatın, tatmin olursak biz de "evet" diyelim dedik. Bu proje bu ülke için büyük bir ihanettir. Gerçekten merak ediyoruz, bütün Meclis de merak ediyor.
VEHBİ KOÇ (Trabzon) - 5 tane yayın...
MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - Kanal İstanbul'un faydalarını anlatacak sayın AK PARTİ milletvekili, kayıtlara geçsin, hep beraber dinleyelim. Bak, dinleyici sayınızı da artırdım; herkese de çağrı yaptım, dışarıda olanları da davet edin, gerçekten dinleyelim. O kadar eminiz bu projenin bu ülkeye nasıl bir ihanet olduğundan. İçinde insan yok, içinde doğa yok, içinde tarih yok, içinde kültür yok, içinde İstanbul'un dokusu yok. Kim memnun biliyor musunuz bu projelerden? Gidin Arap ülkelerine, açın televizyonları, günlerdir, saatlerdir nasıl reklamlar yapılıyor, bakın. Bir rant projesidir bu. Bu bir rezalettir. Gerçekten merak ediyorum, ne anlatacaksınız burada. Zamanında, 2011 yılında da bunun İstanbul'a ne kadar büyük bir ihanet olduğunu Sayın Devlet Bahçeli söylemişti, çok iyi hatırlıyorum, 2011 yılında, Kanal İstanbul Projesi'nin. Ama artık yeter, projede rant peşinde olan her kim olursa olsun Türk milleti bunu tarihte affetmeyecektir. Buradan, bu projeden yer almayı düşünen özel şirket temsilcilerine, yetkililerine, firmalarına da sesleniyorum: Her şey para değildir. Bu projede yer almayı düşünen özel firmalara da buradan çağrı yapıyorum: Bu millet sizi affetmez. Bu projede yer almak bu kente, bu ülkeye yapılabilecek en büyük ihanettir.
Dün İstanbul'da bir deprem oldu. Ben İstanbul milletvekiliyim, ailem orada; telaşlandık ve eşimi aradım, zar zor ulaştım. Küçük oğluma ulaşamadım, ortancayı ancak buldum. GSM operatörleri çalışmadı. Bakın, dün biz 23 Nisan dolayısıyla, böyle önemli bir günde, millet iradesinin tecelli ettiği bu Meclise Sayın Cumhurbaşkanının gelmesini bekledik, yoktu. Yürütmenin başı burada değildi, bakanlar yoktu. Sonra AK PARTİ'li bir arkadaşımız geldi, dedi ki: "Bakanlar deprem bölgesinde." Hadi Sağlık Bakanı orada, anlarım, hadi Millî Eğitim Bakanı gitti, onu da anlarım. Millî Savunma Bakanı nerede? Dışişleri Bakanı nerede? Ulaştırma Bakanı nerede? Nerede biliyor musunuz? Suriye'de. Ne yapıyor? Suriye'nin internet altyapısının nasıl güçlendirileceğini konuşuyor. Biz de o sırada İstanbul'daki ailelerimize çökmüş GSM operatörleri üzerinden ulaşmaya çalışıyoruz. O bandı genişletmek bu kadar mı zor ya? 3 tane firma var, 2'si Varlık Fonunda. Varlık Fonunun başında kim var? Sayın Cumhurbaşkanı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - Bir diğeri yabancı bir firma, bakıyor ki ülkenin Varlık Fonundaki firmalar zaten bandı genişletmiyor, "Ben niye yatırım yapayım ya, ver zammı, faturayı ödet!" ama bu ülkede para kazan ve yatırım yapma; kabul edilir bir durum değildir.
Bakın, bu deprem bir beka problemidir. Bununla alakalı kurumlar iş birliği hâlinde çalışmalıdır ama ne acıdır ki bu kafa bizi nereye getirdi biliyor musunuz? Bırakın iş birliğini, dünyanın hiçbir kentinde olmayan bir rezillik vardır. İstanbul'da metroların ismi bile birbirinden farklı; İstanbul Büyükşehir Belediyesi metroları M, Ulaştırma Bakanlığı yapınca U. Ya, böyle bir komedi dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş. Şimdi bu kafanın bir araya gelip İstanbul'daki milyonlarca vatandaşı kurtaracağını bekliyoruz biz. Daha metro isimleri konusunda beraber hareket edebilme iradesini ortaya koymuyorsunuz diyorum. Umarım bir gün gözünüz açılır ve bu beka problemini de halledersiniz.
Saygılarımla. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)