GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: DEM PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:80
Tarih:24.04.2025

YENİ YOL GRUBU ADINA SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerimin başında ifade etmek isterim ki deprem konusundaki muhatabımız hem uzun yıllar merkezî ve yerel idareyi elinde bulunduran iktidardır hem de 2019'dan bu yana büyükşehirler dâhil olmak üzere depreme hazırlık babında kentsel dönüşüm sorumluluğunu üzerine almış olan muhalefettir. Ülkemizin ne türden ciddi bir deprem kuşağı üzerinde olduğunu birkaç yılda bir yaşıyoruz. Daha 6 Şubat depreminin yaraları sarılmamışken İstanbul gibi uzmanların "çağın beklenen depremi" dedikleri felaket her an kapımızı çalacakken yetkilisi de maalesef yetkisizler gibi eli böğründe bekliyor. Uzmanların ifadesiyle 1,5 milyonu İstanbul'da olmak üzere 6 milyon çok riskli konutun olduğu, İstanbul'da acilen 600 bin konutun yıkılması gerektiği ifade ediliyor. Eyleme geçecek olanların kavgası yüzünden de vatandaşın gündemi, maalesef, bu hayati gündemi yok sayılıyor. Vatandaş kentsel dönüşümdeki adaletsiz uygulamalar nedeniyle canı ile canının yongası arasında sıkıştırılıyor maalesef. Rant pastasından en büyük dilimi alanlarsa "Vatandaş beklentisini düşürsün." nasihatinde bulunuyor. Az önce konuşuldu, anlaşılan ne siyasi depremler ne de yaşadığımız afetler deprem kuşağı üzerindeki Kanal İstanbul gibi bir felaket senaryosunun zihinlerde diri tutulmasını engelleyebiliyor, hatta destekliyor. Bir ay önce bu kürsüden uluslararası kaynaklarda Kanal İstanbul'un yapılacağı yönünde bilgiler geçtiğini hatırlatmıştım. Sayın Kurum'un başkan adaylığı sürecinde Kanal İstanbul'a halkın tepkisini bildiği için vaatlerinden çıkardığını "İstanbul'un gündeminde olmayan bir şey bizim de gündemimizde olmaz." dediğini hatırlatmıştım ama görüyoruz ki bir felakete doğru adım adım gidiyoruz. Az önceki hatibimizin konuşmasından da anlayacağımız, bu da halkı kandırmacaymış maalesef. Şu an Mecliste AK PARTİ hariç tüm siyasi partilerin arşivlerinde "Kanal İstanbul" denen ve tamamen emlak hırsıyla donanmış bir felaket senaryosunun yaratacağı vahim sonuçlara ilişkin raporlar mevcut ama gelin görün ki hâlâ bazı Körfez ülkelerinin televizyon kanallarında Kanal İstanbul reklamları dönmeye devam ediyor, hem de Sayın Cumhurbaşkanımız alet edilerek. Bu ülkedeki gayri menkul şirketleri bölgedeki konut ve arsa yatırımlarını aynen şöyle pazarlıyorlar: "Benzersiz fırsatlar. Yatırımcılar için müjdeli haber. Proje planlandığı gibi ilerliyor. Büyük getiriler vadediyor. Proje, 2025 itibarıyla bir canlanma yaşayacak. Geniş araziler imar planına dâhil edildi." Bu reklam filmlerinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın Kanal İstanbul güzergâhında yaptığı uçak yolculuğu "Erdoğan'ın ziyaretiyle taçlanan." şeklinde ifadelerle pazarlaması yapılıyor maalesef.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım.

SEMA SİLKİN ÜN (Devamla) - Kanalın iki yakasında inşa edilen Yenişehir bölgeleri de yatırımcı cenneti olarak gösteriliyor. O reklamdaki sanal cennetin hakikatte milletin cehennemi olacağından kimse korkmuyor mu? Millet, sizden, vergisiyle, yetki ve sorumluluklarınızı harekete geçirmenizi bekliyor, depreme karşı hazırlık yapmanızı bekliyor.

Evet, yöneticilerimize hatırlatmak üzere bir ayetikerimeyle bitirmek istiyorum sözlerimi: "İnsanların işledikleri kötülükler yüzünden karada ve denizde karışıklık ortaya çıktı, düzen bozuldu. Böylece Allah, belki doğru yola dönerler diye, yaptıklarından bir kısmının kötü sonuçlarını onlara tattırıyor." Bu ayeti, maddeci anlayışla, çılgınca faaliyetlerle, insanlığı felakete sürüklemeden önce yeniden hatırlayın diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)