Konu: | YENİ YOL Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 81 |
Tarih: | 29.04.2025 |
YENİ YOL GRUBU ADINA CEM AVŞAR (Tekirdağ) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; artık hepimizin bildiği konu üzerine grup önerimizi açıklamak üzere kürsüdeyim. O da nedir? Dilimizde söyleye söyleye tüy bitiren "Türkiye bir deprem ülkesidir." gerçeği. Bunu sağır sultan duydu ama sorunun birinci muhatabı olan iktidarın, uzun bir süredir sorunu çözemeyişiyle karşı karşıyayız. Bakın, geçtiğimiz hafta, 23 Nisanda yaşadığımız 6,2'lik depremde yine gördük ki tam anlamıyla hazırlıksız bir durum var, yine far görmüş tavşan durumu var. Bakın, ondan sonra, deprem olduktan sonra çıkan siyasetüstü meseleler de vatandaşlarımız için hiçbir anlam ifade etmiyor. Her deprem sonrası aynı manzara, aynı açıklama, temenniler ve "seferberlik" kelimesinin duyulması bu millet için hiçbir anlam ifade etmiyor. Tekrar söylüyorum: Bakınız, konut stokunun büyük kısmının riskli olduğu, ülkenin ekonomik darboğazda olduğu konusunda herhâlde bu salonda kimsenin itirazı yoktur; yirmi üç yıldır bu sorun hakkında gözle görülür, elle tutulur, hissedilir yol haritası olmayışı hakkında da kimsenin itirazı yok. Bir türlü parça parça şeyler açıklamaktan öteye geçemediğimiz de hepimizin malumu. Üstelik zamanında para vardı, şimdi o para da yok. Yani durum bundan daha ciddi olamaz. Eğer işin bu tarafı iktidar için bir şey ifade etmiyorsa bir de onlar için önümüzdeki süreçte yüzleşecekleri şu tarafını eklemek lazım: Defalarca kamusal sorumlu olan milletvekilleri, belediye başkanları, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları hem sözlü hem de yazılı şekilde bunu çok defa dile getirdiler, önergeler verdiler, çözüm önerileri sundular. Bu ihmaller zinciri o yüzden iktidar açısından sadece bir yönetim zafiyeti değil artık, Marmara'da ortaya çıkacak bir depremde yaşanacak can kayıplarında iktidar hukuken birinci derece sorumlu olacaktır. Onun için nasıl ki biz bu ülkenin jeolojik yapısını değiştiremezsek, bu ihmalkârlığı, plansızlığı ve rant odaklılığını acilen değiştirmemiz lazım. Milyarlarca dolar, siyasi operasyonlarda bir çırpıda yakılmak için değil, buna harcanmak için olmalı. Marmara'da olacak bir depremde işini yapmayanlar, sorumluluğu yerine getirmeyenler "kader" diyerek bu sefer sığınacak bir kapı bulamayacaklar. Rakamlar ortada değerli milletvekilleri, Türkiye'de tam 7,5 milyon riskli yapı var, bunun 2 milyonu acil dönüşüm bekliyor. 30 milyon insan her an yıkılacak yapılar içerisinde ölümle burun buruna. İstanbul'da 600 bin yapı riskli; kendiliğinden yıkılacak olan tespiti zor gecekondu, kaçak binlerce yapıyı da hiç saymıyorum. O yüzden, bununla standart kampanya modelleriyle mücadele etmeyi beklemenin hiçbir faydası olmaz. Mesela, dar gelirli vatandaşa bir kampanya var "Yarısı Bizden" diye. Bu kampanya 30 bin, 40 bin, 50 bin konut üzerine yapılan bir kampanya ama devasa ihtiyacı -az önce söylediğim rakamları- karşılaması mümkün değil. Asgari ücretlinin 60 bin lirayla bu taksitleri ödemesi mümkün değil. Bunu "sosyal konut projesi" diye sunmak ya da sadece bundan medet ummak milletle alay etmektir.
Değerli milletvekilleri, işin özü şu: Bu işi bölük pörçük, parça parça yapma anlayışına derhâl bir son verilmeli. Ben Tekirdağ için endişeliyim, İstanbullu İstanbul için endişeli -sabah önerilerde konuşuldu- Elâzığlı, Tuncelili, Bingöllü, Kahramanmaraşlı, Hataylı kendi illeri için endişeli. Peki, bizim bakanlık bütçeleriyle veya hazineyle bu işin altından kalkmamızın mümkün olmadığını bir şekilde anlamamız lazım ki bu endişelerimizi bir yerde durduralım. İktidarın "Biz işimizi biliyoruz." tezi de çoktan çöktü çünkü yirmi üç yıldır bunu yapan zaten bugüne kadar yapardı. Ne diyoruz, ne çözüm sunuyoruz? "Lafla peynir gemisi yürümez." diyoruz. Geçtiğimiz hafta Meclis Başkanlığına sunduğumuz bir kanun teklifine desteğinizi istiyoruz, Türkiye konut finansman kurumunun kurulmasını öneriyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Avşar, lütfen tamamlayın.
CEM AVŞAR (Devamla) - Bu kurum sayesinde, başta orta gelirli ve dar gelirli vatandaşlarımıza ucuz ve uzun vadeli kredi imkânı sağlayacak, bütçeye ek yük getirmeden dünyada uygulanan başarılı modeller örnek alınarak gerçek bir finansman sistemi kurulacak. Ayrıca, finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi, üretim modelinin geliştirilmesi, hükûmet ve yerel yönetimler ile halkın ortak akılla hareket etmesi için Meclis araştırması çağrımızı yeniliyoruz. "Nedir bu konut finansman kurumu?" dediğinizde daha önce bu Mecliste, bu kürsüden anlattık, bunun için desteğinizi istiyoruz. Bir felaket kapıdayken milletimizi, milleti göz göre göre ölüme terk etmek kader değil, tercih meselesidir.
Dün, Sayın Cumhurbaşkanın attığı bir "tweet" var, diyor ki: "Bugün, bir kez daha herkese elimizi uzatıyoruz. Gelin, hep beraber omuz omuza verelim, yapı stokumuzu yenileyelim. Artık, bahane değil, çözüm üretme vaktidir." Evet, biz de diyoruz: "Artık, bahane değil, çözüm üretme vaktidir." Madem samimiyseniz sizden grup önerimize desteğinizi rica ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)