Konu: | YENİ YOL Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 84 |
Tarih: | 07.05.2025 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA PERİHAN KOCA (Mersin) - Teşekkür ediyorum.
Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen değerli halkımızı bir kez daha saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Öncelikle, Sırrı Başkanımız, Sırrı yoldaşımız için tüm Türkiye halklarına başsağlığı diliyorum. Bizlere bıraktığı barış, eşitlik, demokrasi mücadelesi mirasını ileri taşıyacağımızın sözünü, onun ütopyasının peşinden yol alacağımızın sözünü buradan bir kez daha veriyorum. Yeri asla dolmayacak ve onu asla ve asla unutmayacağız.
Değerli arkadaşlar, açıkçası, böyle bir günde, böylesi bir duygusal atmosferin içerisinde böylesi bir önerge hakkında konuşmayı çok tercih etmezdim çünkü isterdim ki bu Meclis kürsüsünde doğurganlık hızını değil de bir türlü önüne geçemediğimiz kadın cinayetlerini ve kadın cinayetlerine dair çözümü, önlemleri konuşalım. İsterdim ki 2025 Nisan ayında erkekler tarafından öldürülen 29 kadını, kadın kardeşimizi konuşalım. Sadece nisan ayında 14 kadının şüpheli şekilde ölü bulunmasını ve ne hikmetse hep yanlarında bir erkek olmasını konuşalım ya da illa kadınlardan değil de aileden konuşmayı istiyorsanız sadece nisan ayında öldürülen kadınların hep aile fertleri tarafından öldürülmesini konuşalım. Nisan ayındaki verilere göre katledilen kadınların yüzde 59'u evli olduğu erkekler tarafından katledilmiş mesela, diğerleri abileri, eski nişanlıları, eski eşleri tarafından öldürülmüş mesela ya da buna nasıl engel olabileceğimize dair birlikte sorumluluk alalım isterdim.
Daha geçtiğimiz günlerde İstanbul'da sokak ortasında bir kadın arkadaşımız daha yaşamdan koparıldı, Bahar Aksu yaşamdan koparıldı. İsterdim ki doğurganlık hızı üzerinden kadın bedeninin tahakküm altına alınmasını değil de aile politikalarının tescillenmesini değil de bunu konuşalım isterdim. Mevcut yasal düzenlemelerin nasıl kadına yönelik şiddeti artırdığını konuşalım isterdim. Kadın cinayetlerine, kadına yönelik erkek şiddetine, bu erkek aklın, bu erkek yargının nasıl zemin hazırladığını konuşalım isterdim. Yani el birliğiyle güçlendirmeye çalıştığınız aile gerçekliğinin esasının bu olduğunu, burada yattığını konuşalım isterdim. Bu güçlendirilmesi istenen aile yapısının kadınları nasıl baskı altına aldığını, makbul kadın olmuyorsa eğer şiddetle ya da ölümle nasıl tehdit ettiğini, kadınlara bir cehennemi nasıl reva gördüğünü konuşalım isterdim.
Hadi kadınları çok fazla önemsemiyorsunuz, sadece kutsal annelik bağlamında kadınları ele alıyorsunuz; hepiniz birden iktidarı, muhalefeti. O zaman içerisinde bulunduğumuz bu derin yoksulluk koşullarında çocuklar nasıl güvende yaşayacaklar, nasıl sağlıklı bir şekilde yaşayacaklar, bunu konuşalım isterdim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Koca, lütfen tamamlayın.
PERİHAN KOCA (Devamla) - Çocuk yoksulluğu gibi ciddi bir meselemiz varken, çocuklar iş cinayetlerinde katlediliyorken, MESEM'lerde katlediliyorken, çocukların bir öğün yemek hakkı bile bugün bu yoksulluk koşullarında yokken kreş hakkını konuşalım isterdim, kadınlara yönelik destek hizmetlerinin ne olması gerektiğini ya da bakım hizmetlerini konuşalım isterdim ama bir kez daha kadın bedenini, kadın kimliğini tahakküm altına almaya çalışan, iktidarın kadın düşmanı politikalarının bir uzantısı olan bir zihniyetin önergesini konuşuyoruz. Düşen doğurganlık hızı bir yılı aşkındır bir beka sorunu olarak, bir tehdit olarak ne yazık ki ele alınıyor. Patriarkanın devamı, devletin bekası, ailenin korunması ve kapitalist üretimin sürekliliği kaygılarıyla aslında sürekli tartışılıyor ama bu endişelerin hedefinde bir kesim var; o da kadınlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
PERİHAN KOCA (Devamla) - Ama aslında düşen doğurganlık hızı bizle ilgili değil, kentleşmeyle ilgili, kent nüfusunun artmasıyla ilgili, kaçınılmaz modern yaşantının yeşermesiyle ilgili. Ne yazık ki buna dair daha fazla konuşmaya zamanım müsaade etmiyor ama sizden şunu isteyerek bitireyim: Ataerkil aile kodlarıyla değil bu meseleyi biraz evvel anlattığım saiklerle birlikte düşünmeye ve kadın kimliğine dair gerçek riskleri konuşmaya davet ediyorum bu Parlamentoyu. (DEM PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)