GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:85
Tarih:08.05.2025

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Evet, ben buradan AKP sıralarındaki milletvekillerine sesleniyorum öncelikle: Dün Reyhanlı'da binlerce vatandaşımız aylardır bir sürü para harcayıp yetiştirdiği soğanı tarlasına geri dökmek zorunda kaldı. Niye? Çünkü sadece soğanın toplama ücreti 3,5 lira, satışı 6 lira; daha bunun içinde elektrik, ilaç, mazot, su giderleri yok ama markette aynı soğan 13-14 liraya satılıyor. Ben her zaman diyorum, Hatay sahipsiz, Hatay'ın çiftçileri sahipsiz, Hatay'ın insanı sahipsiz. Dün böyle bir protesto eylemi yapıldı ama AK PARTİ'li ne bir vekilden ne bir bakandan tek bir kelime cevap gelmedi. Niye bunu söylüyorum?

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - İthal soğan getiriyorlar, ithal soğan!

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Çünkü yarın seçimde tekrar Reyhanlı'ya gidip yine bir sürü vaat verecekler. "Reyhanlı Barajı" denildi. "Reyhanlı Barajı'nı 5/5/2015'te bitireceğiz." dediler ama yine bakıyorsunuz, Amik Ovası'nda büyük bir kuraklık var. Bu sefer kimde? Buğday eken çiftçide. Neden? Çünkü Reyhanlı Barajı güya 2015'te bitirilecekti, 2025 olmasına rağmen daha bir dönümünü sulayan bir çiftçimiz yok. Sulama kanalları yapmadınız, hiçbir göleti yapmadınız; Hatay'a verdiğiniz değer bu.

Deprem yaşadık, 6 Şubat 2023'te asrın felaketini yaşadık. Ben demiyorum, resmî kayıtlar diyor. 15 Mart 2025 resmî kayıtları diyor ki: "Hatay'da konteynerde ve konteyner kentlerde yaşayan insan sayısı 215 bin." Yirmi beş ay geçiyor, hâlâ 215 bin insanımız konteynerde yaşıyor. Siz ne söz verdiniz? Dediniz ki: "Biz bir yılda tüm evleri teslim edeceğiz." "Hatay'da sıkıntı var; enkaz, ölü sayısının yarısı Hatay'da, yarısı diğer 10 ilde. Hatay'a sahip çıkacağız." diye seçim vaadi verdiniz ama bu vaatlerinizin hiçbirisini yerine getirmediniz.

Mahkeme kararı olmadan kamulaştırma yapıyorsunuz, mahkeme kararını beklemeye bile tenezzül etmiyorsunuz. Mağaracık'ta, Tomruksuyu'nda, Kurtderesi'nde bir sürü vatandaşımız sabahleyin uyanıyorlar, kendi tapulu arazilerinde kepçeyi görüyorlar, ağaç katliamını görüyorlar, ağaç kıyımını görüyorlar. Niye? "Efendim, ben buraya TOKİ evi yapacağım." Şimdi mi aklına geliyor, yirmi yedi ay sonra mı aklına TOKİ evi yapmak geliyor? Yirmi yedi ay geçmiş olmasına rağmen hâlâ Hatay'da rezerv konuşuluyor. Geçen hafta Odabaşı'nda yine binlerce vatandaşım toplantı "Sayın vekilim, gelin, bizim hasarsız evimizi yıkıyorlar, az hasarlı evimizi yıkıyorlar, masraf yapıp güçlendirilebilecek evimizi yıkıyorlar. Şimdi akıllarına geldi, bu rezerv alanı ilan ediyorlar." Çünkü Hatay'daki hiçbir proje ayakları yere basan bir proje değil. Hatay bu kadar sahipsiz, Hatay insanı bu kadar sefalet çekiyor.

Don yaşandı; Erzin'de, Arsuz'da, Dörtyol'da narenciye bahçeleri kurudu, bakanlıkların umurunda bile olmadı. Binlerce ağacımız kurudu; mandalina, portakal, satsuma mandalina hepsi kurudu ama AKP'den ve bir bakanlıktan Allah'ın tek bir kulu, bir yetkili gelip de "Geçmiş olsun, sizin zararınızı karşılayacağız." demedi. İşte, sizin Hatay'a bakış açınız, anlayışınız budur.

Okullarda eğitim... Yirmi yedi ay geçmiş olmasına rağmen tek bir binada iki ayrı okul eğitim görebilir mi ya? Allah'tan korkun, Allah'tan! Sabahleyin A lisesi, öğleden sonra B ortaokulu; öğrenci sabah altıda kalkıyor, derse yetişmek zorunda kalıyor ve ikinci okul da akşam ancak altı, yedide bitiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Güzelmansur, lütfen tamamlayın.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Havaalanına, yirmi yedi ay geçmiş olmasına rağmen Ankara'dan, İstanbul'dan tek bir uçak iniyor, tek bir uçak. O da niye öğle saatlerinde? Ve bugün havaalanında siz gidip de en yüksek fiyattan bilet almak zorunda kalıyorsunuz. Çünkü Hatay'ın insanını Çukurova Havalimanı'na yönlendirmek zorunda bırakıyorsunuz. Neden? Çünkü Hatay Havaalanı kazanmasın -devletin havaalanı- Çukurova'daki müteahhit kazansın. O Çukurova'daki havaalanını verdiğiniz, o peşkeş çektiğiniz adamlar kazansın diye sadece tek bir uçağı Hatay Havaalanı'na indiriyorsunuz, bu mu vicdanınız?

Hatay'da yine, tekrar söylüyorum, dedik ki size: "Lütfen mücbir sebebi uzatın." Uzatmadınız. Uzatmadığınız gibi de şu an herkesten parasını istiyorsunuz. Bu evi yıkılmış, iş yeri yıkılmış...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Bir dakika Sayın Başkan...

BAŞKAN - Sayın Güzelmansur, bir dakikanızı verdim.

Teşekkür ediyorum.

MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)