Konu: | Klinik psikologların ünvan sorununa ilişkin gündem dışı konuşması |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 88 |
Tarih: | 15.05.2025 |
ŞERAFETTİN KILIÇ (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Klinik psikologlar ve diğer sağlık hizmetleri mensuplarının yaşadığı mağduriyetlere ilişkin gündem dışı söz aldım. Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, son dönemde yapılan bazı düzenlemeler ruh sağlığı alanında çalışan profesyonellerin çalışma koşullarını olumsuz etkilemiştir. Özellikle 29 Mart 2025 tarihinde yürürlüğe giren Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik psikologların mesleki hayatında önemli değişikliklere neden olmuştur. Bu yönetmelik klinik psikologlara bazı imkânlar tanırken diğer psikologları ikinci plana atmaktadır. Yalnızca klinik psikologların Sağlık Bakanlığından ruhsat olarak "sağlık meslek hizmeti birimi" adı altında bağımsız olarak çalışabilmesi mesleki eşitliğe aykırıdır. Birçok meslek dalında lisans diplomasıyla mesleki faaliyet yürütülebilirken psikoloji mezunlarının aynı hakkı kullanabilmesi için klinik psikoloji yüksek lisansı yapma zorunluluğu getirilmesi açık bir haksızlıktır. Yönetmelik klinik psikologların çalışma şekillerine de sınırlamalar getirmektedir. En fazla 3 kişilik psikoloğun bir araya gelerek ortak bir birim kurmasına izin verilmesi daha fazla meslektaşın bir araya gelerek iş yeri açmasının önünde bir engel teşkil etmektedir. Günümüz ekonomik koşullarında bu sınırlama daha fazla ruh sağlığı merkezinin açılmasını ve dolayısıyla hizmete erişimin kolaylaşmasını engellemektedir. Ayrıca, klinik psikologların yalnızca 1 çalışan bulundurma hakkına sahip olması iş yeri sahibi meslektaşların iş yükünü artırmakta ve hizmet kalitesini düşürmektedir. Yönetmelikte yer alan bir diğer problemli düzenleme psikolojik destek almak isteyen vatandaşların bazı durumlarda yalnızca psikiyatrist yönlendirmesiyle klinik psikoloğa ulaşabileceğidir. Bu yaklaşım ruh sağlığı hizmetlerine erişimi dolaylı hâle getirmekte, özellikle erken müdahale fırsatlarını sınırlamakta ve toplumda ruh sağlığına yönelik damgalamayı artırmaktadır. Psikiyatristlerin iş yükü hâlihazırda fazladır. Bu düzenleme iş yükünü artıracak, vatandaşın hizmetlere erişimini sınırlandıracaktır. Ayrıca, bu düzenleme ruh sağlığı alanında hizmet veren uzmanlar arasında hiyerarşik bir yapı oluşturarak bu branşlar arasında çatışmaya sebep olabilecektir. Yönetmelik psikologların ofis açma süresince karşılaştığı zorlukları da artırmaktadır. Klinik psikologlardan sağlık kuruluşu standardında birim açmaları istenmekte, örneğin ayrı bekleme alanları, en az 2 tuvalet gibi çeşitli mimari ve teknik şartlar zorunlu tutulmaktadır. Bu koşullar özellikle bireysel çalışan psikologlar için ciddi mali yükler oluşturmakta ve birçok meslek mensubunun serbest olarak çalışmasını fiilen imkânsız hâle getirmektedir. Psikoloji lisans mezunlarının yardımcı personel statüsüne indirgenmesi, psikologların uzmanlaşabilecekleri başka yüksek lisans alanları varken yalnızca klinik psikoloji yüksek lisans programına yöneltmektedir.
Değerli milletvekilleri, ruh sağlığı alanı yalnızca psikologlardan ibaret değildir. Psikiyatri hemşireleri, sosyal hizmet uzmanları, psikolojik danışmanlar ve rehabilitasyon alanında çalışan diğer profesyoneller de toplumun ruh sağlığı ihtiyaçlarını karşılamak için görev yapmaktadırlar. Bu nedenle, yapılacak tüm yasal düzenlemelerin yalnızca bir meslek grubuna değil, bütün ruh sağlığı çalışanlarını kapsayacak şekilde bütüncül ve adil olması gerekmektedir. Sosyal devletlerde saydığımız branşların tamamı koordineli bir şekilde uyum içinde çalışırlar. Ancak bugün baktığımızda, bu meslek çalışanlarımız üniversiteye hazırlık sürecinde ayrı, lisans eğitimleri esnasında ayrı, meslek yaşamında ise başka sorunlarla karşı karşıya bırakılmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
ŞERAFETTİN KILIÇ (Devamla) - Çoğu mesleğin bir meslek tanımı ve meslek yasası bulunmamaktadır. Ülke genelinde kontrolsüz bir şekilde açılan üniversiteler ve fakülteler sonucunda buralardan mezun olan gençler ortada bırakılmaktadır. Güya sorunları çözmek için yapılan düzenlemeler yeni mağduriyetlere sebep olmaktadır. Böylelikle, hem eğitimin hem de sağlanan hizmetlerin niteliği her geçen gün zayıflamaktadır. Sorunu kaynağında çözmek için adım atılmalıdır. Üniversite sayısı, bölüm sayısı ve öğrenci sayısı revize edilerek hem eğitim hem de hizmet kalitesinin artırılmasına yönelik düzenlemeler yapılmalıdır. Birçok mağduriyete sebep olan Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik iptal edilmelidir diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)