| Konu: | İstanbul'un fethinin 572'nci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 93 |
| Tarih: | 29.05.2025 |
İSMAİL ERDEM (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, sözlerime âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa'nın (SAV) müjdesiyle başlamak istiyorum: "İstanbul elbet fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu fetheden asker ne güzel askerdir." Bu kutlu hadis, tarihin akışını değiştiren bir inancı, bir azmi ve bir medeniyet idealini müjdelemiştir. 29 Mayıs 1453 İstanbul'un fethi sadece bir şehrin alınmasından ibaret değildir; o, bir çağın kapanıp yeni bir çağın başladığı, sadece surların değil, zihinlerin de fethedildiği büyük bir medeniyet atılımıdır; milletimizin azimle, inançla ve yüksek bir ülküyle neleri başarabileceğinin sembolüdür. Fatih Sultan Mehmet Han ilim ve irfanla yoğrulmuş, vizyoner bir lider olarak sadece Bizans'ı değil, o dönemde karanlığa mahkûm edilen dünyayı da aydınlatmıştır. Onun önderliğinde Osmanlı bir cihan devleti olmakla beraber aynı zamanda adaletin, bilimin, sanatın ve hoşgörünün bayraktarı olmuştur. İstanbul'un fethi Anadolu'nun ebedî Türk yurdu olduğunun tarihî tescilidir. Bu fetihle birlikte milletimiz sadece toprak kazanmakla kalmamış, gönüller kazanmış, kalpler fethetmiştir. Bu büyük zaferin en önemli simgelerinden biri de Ayasofya'dır. Fethin nişanesi, kılıç hakkımız olan Ayasofya; asırlar boyunca milletimizin manevi kimliğinin ve fetih ruhunun bir sembolü olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü iradesiyle 10 Temmuz 2020 tarihinde yeniden ibadete açılan Ayasofya milletimizin fetih ruhunu yeniden canlandırmıştır.
Değerli milletvekilleri, Türk milleti tarih boyunca nice zorlukların üstesinden inançla ve kararlılıkla gelmiştir. Dün İstanbul'u fetheden ruh, bugün de vatanımızın birlik ve bütünlüğü, milletimizin refahı, gençlerimizin geleceği için mücadele etmeye devam etmektedir. O ruh, Malazgirt'ten Çanakkale'ye, Sarıkamış'tan 15 Temmuz gecesine uzanan bir ruhtur. Bu mirasın emanetçileri olarak bizler de çağın ihtiyaçlarına cevap verecek yeni fetihlerin peşindeyiz. Bilimde, teknolojide, ekonomide, diplomaside, her alanda milletimizi hak ettiği zirveye taşımak için gece gündüz demeden yolumuza devam ediyoruz. Bugün bu vizyonu hayata geçiren bir liderimiz var. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisinin liderliğinde Türkiye, Fatih'in torunlarına yakışır şekilde sadece bölgesel bir güç değil, küresel dengeleri etkileyen bir aktör hâline gelmiştir. Türkiye Yüzyılı vizyonu, işte, bu tarihî sorumluluğun bir tezahürüdür: Tam bağımsız bir Türkiye, yüksek teknolojiyle donanmış bir ekonomi, adalet ve hakkaniyet temelli güçlü bir hukuk sistemi, dünya barışına katkı sunan etkin bir dış politika, eğitimi, kültürü, fırsat eşitliğiyle güçlü bir gençlik. Bu hedeflere ulaşmak için tıpkı İstanbul'un fethindeki gibi inançla ve azimle yol alacağız çünkü biz "imkânsız" kelimesini tarihimizden silmiş bir milletiz.
Değerli milletvekilleri, İstanbul'un fethi, geçmişten geleceğe uzanan kutlu bir köprüdür. Bugün bizlere düşen görev bu mirası layıkıyla taşımak, ecdadın emanetine sahip çıkmaktır. Gençlerimize Fatih'in cesaretini, Akşemseddin'in ilmini, Ulubatlı Hasan'ın fedakârlığını örnek alacakları bir gelecek inşa etmektir.
Bu duygu ve düşüncelerle İstanbul'un fethinin 572'nci yıl dönümünü kutluyor, başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere, bu büyük zaferin tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum, mekânları cennet olsun. Ne mutlu bu şanlı mirasın emanetçisi olan aziz milletimize.
Yüce Meclisimizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)