Konu: | YENİ YOL Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 102 |
Tarih: | 26.06.2025 |
YENİ YOL GRUBU ADINA SELÇUK ÖZDAĞ (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; uyuşturucuyla mücadeleyle ilgili vermiş olduğumuz grup önerisi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bugün Dünya Uyuşturucuyla Mücadele Günü. Peki, Türkiye'de insanlarımızı nasıl kaybediyoruz, kısaca oraya temas etmek istiyorum. Birinci Cihan Harbi'nde insanlarımızı kaybettik, 5,5 milyon kişi ve ardından Kurtuluş Savaşı'nda kaybettik, yaklaşık 165 bin kişi. Ardından 1960 darbesi, 1971 darbesi, 1980 darbesi, daha sonra 1997 postmodern darbe, ardından da 15 Temmuz, hatta terör örgütleri de aynı şekilde insanlarımızın kaybedilmesine vesile oldular.
Bunların yerine tekrar insanları koyabilirsiniz, koyabiliyoruz da zaten; bir af çıkarırsınız, ardından yeniden insan yetiştirirsiniz okullarınızda ama aynı zamanda da beyin göçünü durdurmak için gayret sarf edersiniz. İki şeyle ilgili baş edemezsiniz. Bir: Beyin göçünü beyin gücüne döndüremezsiniz, çok zordur o. İkincisi de uyuşturucu müptelası olan insanları tekrar yeniden topluma kazandıramazsınız.
Değerli milletvekilleri, özellikle Adalet ve Kalkınma Partisinin milletvekillerine seslenmek istiyorum: Düşünün, Türkiye'de resmî rakamlara göre, TÜİK'in rakamlarına göre tam 2 milyon kişi madde bağımlısı, çok korkunç bir rakam bu. Birilerinin söylediğine göre 5 milyon kişi, bazı iddialara göre de 10 milyon kişi madde bağımlısı, çok ciddi şekilde uyuşturucu Türkiye'ye giriyor. Peki, önce ne yapmamız lazım? Bu uyuşturucunun Türkiye'ye girmemesi lazım. Hani diyordu ya sabık Bakan "Dünyanın en güvenlikli sınırlarına biz sahibiz." Peki, dünyanın en güvenli sınırlarına sahiptiniz de bu uyuşturucuyu kimler getiriyor, Allah aşkına söyler misiniz? Ufolar mı getiriyor, uzaylılar mı getiriyor; kim getiriyor? Sabık Bakan şöyle diyordu: "Ben her hafta 5 bin torbacıyı yakalıyorum." 5 bin torbacı ayda ne yapar? 20 bin torbacı. Peki, yılda ne yapar? 240 bin torbacı. Ya, cezaevlerinde zaten 420 bin kişi var, bu torbacılardan 240 bin kişiyi yakalıyorsan geri kalan nerede? Tekrar salmışsın bu insanları.
Peki, baronlarla ilgili işlem yapıyor musunuz? Yok hatta o baronlar telefonlarla yurt dışına çıkarılıyorlar, cezaevinden çıkarılıyorlar, başka yerlere gidiyorlar. Kaynağı kurutmak lazım, sivrisineklerle uğraşmamanız lazım, bataklıkla uğraşmanız gerekiyor; bu çocuklar perişan. Anneler beni buldular, geldiler üç sene önce, "Çocuklarımız, kızlarımız fuhuş tüccarlarının eline düşüyor. Çocuklarımız aynı zamanda hem torbacı oluyorlar hem içiyorlar, onlar cezaevine girsinler diyerek savcılara yalvarıyoruz." diyorlardı ve ardından Saadet Partisi de DEVA Partisi de çalıştaylar yaptı, hem Sayın Milletvekilimiz Elif Esen Hanımefendi hem de Mesut Doğan Milletvekilimiz, ardından ben de çalışma yapmıştım. Birlikte, beraberce bu hafta bir farkındalık yaratalım -ne yapalım- üç gün üst üste grup önerilerimizi uyuşturucuyla mücadeleye tahsis edelim dedik. Soru önergelerimizi... 103 soru önergesi verdik bakanlara. Tabii, cevap verirlerse, Anayasa'yı çiğnemezlerse... 24 maddelik bir kanun teklifini sunduk bugün ve verdik. Aynı zamanda da bütün teşkilatlar; DEVA Partisinin, Gelecek Partisinin ve Saadet Partisinin bütün teşkilatları Anadolu'da ve şehirlerinde en merkezî yerlerde bu konuda farkındalık yaratmak için gayret sarf ediyorlar.
Bakın, arkadaşlar, AMATEM'ler yetersiz, ÇEMATEM'ler yetersiz, okullarımız bu konuda çok yetersiz ve okul önleri tamamen torbacılarla dolu. Okulda, eğitimde başarısızsınız. Yani burada insanlara "Aman uyuşturucuya karşı dikkatli olun." diyebileceğiniz bir eğitim mekanizmanız yok.
Peki, sokaklar nasıl? Sokaklar tamamen uyuşturucularla dolu ve insanların güvenliği yok, huzuru yok ve de yaşam garantimiz yok. Birisi gelip sizi öldürebiliyor, birisi gelip bir kızın boynunu kesebiliyor. Ardından neresi var? Sokağımız güvenli değil, çocuklarımızın bulunduğu eğitim yuvaları güvenli değil.
Peki, aileler güvenli mi? Hani, aile yılında ailemiz nerede? Dünyanın en büyük imparatorluğu, en büyük devleti ailedir arkadaşlar. Aileniz güçlüyse devletiniz güçlü demektir. Ailelerimiz güçsüz. Neden? Boşanmalar artmış vaziyette. Evlilikler mi çok, boşanma mı çok diye istatistiki rakamlara bakıyorsunuz, boşanmalar çok.
O zaman ne yapmamız lazım? Topyekûn bir seferberliğe ihtiyacımız var. Bir, artık sınırlarımızdan Türkiye'ye uyuşturucu girmemelidir. Eskiden transittik, şimdi pazar hâline geldik ve "Bizim bugün kullanma sayımız 10 milyonu buluyor." diyorlar, korkunç bir rakam. Tedavileri mümkün değil bu çocukların, katil olacaklar; tekrar, yeniden uyuşturucuyla mücadele etmede biz başarısız olacağız. AMATEM'lerin, ÇEMATEM'lerin sayısını çoğaltacağız; okullarda eğitim mekanizmamızı oluşturacağız, sokakları güvenli yapacağız. 600 bin polisimiz ve bekçimiz var arkadaşlar, jandarmamız var, 40 bin istihbaratımız var, 40 bin kişi istihbaratta çalışıyor. Peki, buna rağmen Türkiye'ye uyuşturucu niye giriyor? Gelin, ben bazı şehirlerin ismini vermeyeyim, bazı sokakları vermeyeyim. Ben farklı mahallelerde büyüdüm; Ankara'nın farklı mahallelerinde, İzmir'in farklı mahallelerinde, Manisa'nın farklı mahallelerinde -tırnak içinde söylüyorum- buralarda büyüdüm; gidelim o mahallelere, ben bugün akşamleyin hepinize istediğiniz kadar uyuşturucu alacağım, çok rahat bulacağım bu uyuşturucuyu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Ve çok rahat bir şekilde bulacağım bunları. Nasıl bulacağım ben? Niye giriyor bunlar? Hani siz bunlarla ilgili mücadele yapıyordunuz? Şimdi, yine aynı şekilde biz bu çalıştayımızı yaptık; çalıştayımızı yapar yapmaz, akşamleyin haberleri izliyorum, şöyle diyor İçişleri Bakanı: "Efendim, şu kadar torbacı yakaladık." Ya, bırak torbacıyı kardeşim sen ya! Ne torbacıyla uğraşıp duruyorsun, sivrisineklerle? Sen bu ülkeye uyuşturucu sokma, eroin girmesin bu ülkeye, metamfetamin girmesin bu ülkeye! Niye giriyor bunlar, neden giriyor, niye? Görevini yapmayan insanlar var. Hani Anadolu'da bir tabir var ya, eskiden söylerlerdi "Hükümdar yol vermezse eşkıya kervan basamazmış." diye. Güvenlik güçleri -iyileri tenzih ederim- görevlerini yapmış olsalar buraya gidebilirler mi Allah aşkına? Kuş uçmaz bu memlekette, kuş -Emniyet Genel Müdürlüğü, Bakanlık yapan arkadaşlarınız var içinizde, Emniyet Müdürlüğü yapan arkadaşlarınız var- ve inanın, yemin ediyorum, bir hafta içerisinde bu ülkede bütün uyuşturucuyu kesersiniz.
İki: Bu çocukları tekrar yeniden hayata döndürmeniz lazım, bu aileleri kurtarmanız lazım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Nasıl kurtaracaksınız? Ekonomiyi düzelteceksiniz, ekonomiyi düzelttiğiniz gibi de aynı zamanda sosyal devleti inşa edip aile devletini inşa edeceksiniz.
Grup önerimize inşallah destek verirsiniz. Gelin, bakın, kanayan bir yara için ne olur "Bunu Gelecek, Saadet, DEVA yani YENİ YOL Grubu verdi." demeyin; ellerinizi kaldırın, araştırma önergemize "evet" oyu verin, ciddi bir araştırma komisyonu kuralım ve bunun sebep ve sonuçlarını birlikte inceleyelim diyor, saygılar sunuyorum.
Teşekkür ediyorum. (YENİ YOL, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)