GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İklim Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:104
Tarih:02.07.2025

KAMURAN TANHAN (Mardin) - Genel Kurulu, ekranları başında ve cezaevinde direnen tüm yoldaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.

Ben de bu kanun teklifinin 20'nci maddesi üzerinde söz aldım. Yürütme maddesi ama bu ülkede yirmi dört yıldır yürütülmeyen, yönetilmeyen bir ülkeden bahsedeceğim. Ülkeyi yönetemiyorsunuz çünkü doğayı HES ve JES'lerle yok ettiniz. Tarımı, çiftçinin desteklenmemesiyle ithalata bağımlı hâle getirdiniz.

Laik, bilimsel eğitimi zayıflattınız ve yerine dinî eğitimi teşvik ettiniz. Eğitimi ideolojik temellerle şekillendirdiniz, bilimsel düşünmeyi yok ettiniz, bastırdınız.

Hâkim ve savcı atamalarında siyasal tercihlere göre atamalar yaptınız. Mahkemeleri iktidarın sopasına çevirdiniz; muhaliflere davalar açtınız, yandaşları cezasızlık politikalarıyla ödüllendirdiniz. Ekonomiyi, Merkez Bankasının bağımsızlığını kaldırdınız; faiz kararlarıyla siyasi kararlar aldınız. Enflasyonu kontrolden çıkardınız, halkı yoksullaştırdınız, alım gücünü yok ettiniz.

Yaşam tarzına müdahale ettiniz. Diyaneti siyasallaştırdınız, toplumu dinî ayrıştırmalarla kutuplaştırdınız. Kurumları çökerttiniz, devlet kadrolarına ehliyet yerine sadakat kültürünü yerleştirdiniz.

TÜİK, RTÜK ve Diyanet gibi yapılar halkın gözünde güven kaybına uğradı hatta güvenilmez oldu. Basın ve ifade özgürlüğünü kısıtladınız, bağımsız medyayı susturdunuz; sansür yasaları, sosyal medya takibi ve ceza uygulamalarını devreye aldınız. RTÜK'ü ceza sopası olarak kullandınız. Gazeteci, yazar ve sanatçıları yargıladınız, hapse attınız. Toplumu kutuplaştırdınız, sivil toplumu bastırdınız.

Kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldırdınız. Seçim güvenliğine dair şüpheleri artırdınız, YSK gibi kurumları tartışmalı hâle getirdiniz.

Kadın haklarını geriye götürdünüz. Kadın cinayetlerini normalleştirdiniz bu ülkede. İstanbul Sözleşmesi'ni feshettiniz.

İşsizlik, torpil düzeni ve ifade özgürlüğü baskısı nedeniyle gençlerin gelecek umutlarını yok ettiniz, tükettiniz.

Kültür ve sanatı susturdunuz; tiyatroları sansürlediniz, konserleri yasakladınız.

Limanları, madenleri ve varlıkları yabancı şirketlere sattınız. Şeker fabrikalarımızı yok pahasına sattınız, elden çıkardınız.

6 Şubat depremi bir felaketten değil kötü yönetimden dolayı kitlesel yıkıma dönüştü sayenizde.

İşçi ölümleri olağan hâle geldi bu ülkede. Yüzlerce maden işçisi, inşaat emekçisi, tarım emekçisi denetimsizlik ve açgözlülük yüzünden canlarını verdi.

Torpil ve mülakat rejimiyle KPSS'yi kazanan değil referansı olanları işe aldınız. Muhalif belediyeleri engellediniz, halkın iradesini yok saydınız, kayyum atadınız.

İşsizlik, enflasyon, büyüme verileri halkın yaşadığı gerçekle uyuşmaz hâle geldi. Devletin istatistik kurumunu halkı değil sarayı bilgilendirir hâle getirdiniz.

Sayenizde ev kiraları asgari ücreti geçti. Emekliler yaşamıyor, sadece idare etmeye çalışıyorlar. İnsanca yaşamak bir lüks oldu sayenizde. Sağlık sistemini ticarileştirdiniz, emeklilik haklarını budadınız, sosyal yardımlar seçim malzemesine dönüştü; yoksullukla mücadele yerine yoksulluğa bağımlılık üretildi iktidarınızda.

Kararlar artık Anayasa, yasa ve ilkelerle değil bir kişinin talimatıyla alınıyor. Hukuk devletini ortadan kaldırdınız, kararname devleti kurdunuz.

Millî eğitimi ticarileştirdiniz, devlet okullarını itibarsızlaştırdınız, özel okullara teşvikler verdiniz; eğitimi parasız olması gereken yerde paralı olanın erişebildiği bir kurum hâline getirdiniz. Fırsat eşitliği değil fırsat uçurumu yarattınız. Üniversiteler rektör atamalarıyla susturuldu, akademiyi makama dönüştürdünüz. Bilimsel özgürlüğü değil biat kültürünü egemen kıldınız bu ülkede. Kadroya, ihaleye, ünvana ulaşmanın yolu bilgi değil sadakattir artık, sadakati esas aldınız.

Geçim sıkıntısı, işsizlik, gelecek kaygısıyla gençleri intihara sürüklediniz. Resmî raporlar saklandı, gerçeklerin üzeri örtüldü. Psikolojik çöküntüyü, şiddeti ve umutsuzluğu günlük hayatın bir parçası yaptınız.

Denetim mekanizmasını ortadan kaldırdınız, Sayıştay raporlarını sansürlediniz. Yolsuzlukları soruşturmadınız, kurumları değil şahısları denetlediniz. Devlet içinde hesap verme değil hesap kapatma düzenini kurdunuz. Yurtları, okulları, kurumları tarikatlara teslim ettiniz.

Sayenizde köylü tarımdan çekildi, tarımda dışa bağımlı hâle geldik. Zeytinlikleri maden şirketlerine açtınız; ormanlar, dereler, kıyılar, rant projeleriyle yağmalandı. "Yatırım" adı altında doğayı talan ettiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

KAMURAN TANHAN (Devamla) - Teşekkürler Başkan.

İşçiye destek için kurulan fonu sermayeye peşkeş çektiniz. Bütün bu sorunları "kader" diye geçiştirdiniz. Her felaketin, her yıkımın ardından "takdiriilahi" diyerek sorumluluktan kaçtınız.

Sonuç olarak, AKP iktidarında doğa yok oldu, ekonomi çöktü, toplum bölündü, hukuk ezildi, akıl susturuldu, umut bastırıldı, gelecek karartıldı.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)