GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AK PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:106
Tarih:08.07.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA SIRRI SAKİK (Ağrı) - Sayın Başkan, sevgili milletvekili arkadaşlarım; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

12 genç asker yaşamını yitirdi. Ben bunlara Allah'tan rahmet diliyorum, ailelerine sabır diliyorum. Acaba bu kadar önemli görüşmelerin yapıldığı, diyalog ve müzakereyle sorunların çözüldüğü, silahlara veda edildiği bir süreçte bu askerleri ölüme gönderenlerin, onların ölümünde imzası olanların bu topraklarda günahı yok mudur? Diyalog ve müzakereyle sorunlar çözülürken sürekli bu ölümü yoksul Anadolu çocuklarına yaşatanlar vallahi tarih önünde de yargı önünde de mahkûm olacaklar.

Sevgili arkadaşlar, bugün, tam bundan otuz dört yıl önce Halkın Emek Partisini kurduğumuzda yol arkadaşım olan Vedat Aydın'ın ölüm yıl dönümü. Vedat'ı alıp götürdüler, bir itirafçının beyanlarıdır. Sizden ricamdır, ekranlarının başında olanlar, sizden de ricam; Google'a girin, Youtube'a girin ve burada "Murat Demir" diye girin, bakın, devletin nasıl cinayetler işlediğini görürsünüz. Şimdi, Murat Demir anlatıyor: "Diyarbakır'daydık, bize talimatlar verildi. Gece Vedat Aydın'ı evden aldık. Vedat'ı öldürmemiz için talimat verilmişti. Nedeni de şuydu: Kürtlere gözdağı verecektik, bir daha kimse sokaklarda olmasın. 5 Temmuz akşamı evden alıp götürdük. Kimler vardı? JİTEM'den Yeşil vardı, Cem Ersever vardı, JİTEM'den birçok insan vardı. Vedat'ı aldık, götürdük, Elâzığ'ın Maden ilçesine götürdük. Orada bir gece boyu ona işkence ettik, ayın 6'sında onu katlettik ve 7'sinde biz de gidip Vedat'ın cenazesini aldık. Ayın 10'unda da Vedat'ı Diyarbakır'da büyük bir cenaze töreniyle... Ama biz şunu hesaplayamadık: Oraya 300-500 insan gelir, onların üzerine de ateş ederiz, Kürtler korkar ve ürkerler..." Onlar Kürtleri tanımıyorlardı, Sur'a cenazeye 300-500 bin insan gelmişti, ben de oradaydım ve hepimizin üzerine ateşler açıldı, onlarca arkadaşım orada yaşamını yitirdi, ben de ağır yaralıydım. Hepimizi yere yatırmışlardı, tarıyorlardı; uzun uzun bıyıklı insanların ellerinde uzun namlulu silahlar vardı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Sakik, lütfen tamamlayın.

SIRRI SAKİK (Devamla) - "Öldürün Kürtleri." diyorlardı ve o gün onlarca Kürt katledildi, onlarca Kürt.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Sırrı yapma ya, yapma!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Evet, evet; bunlara bakın.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Yapma ya!

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Yalan!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Niye tepki gösteriyorsunuz? Bir tarihî dönemi anlatıyorum size.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Biz neler konuşuyoruz, sen ne konuşuyorsun ya!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Bir tarihî dönemi anlatıyorum.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Şimdi bunun zamanı mı?

SIRRI SAKİK (Devamla) - Başkanım, lütfen müdahale eder misiniz.

BAŞKAN - Siz Genel Kurula hitap edin.

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ya, provokatörlük yapma ya!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Şimdi, geçmişimizi bileceğiz. Ben devlet içerisinde örgütlenip halkı katledenleri söylüyorum. Siz niye rahatsız oluyorsunuz bundan? Neden rahatsız oluyorsunuz?

SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Zamanlama yanlış, zamanlama.

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - İleriye bak, ileriye!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Ben o gün bunları yaşayan birisiyim, yaralı birisiyim ve bunlar niye sizi rahatsız ediyor?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Sen ne yapmak istiyorsun? Niyetin ne senin, senin niyetin ne? Neden rahatsızsın sen?

SIRRI SAKİK (Devamla) - Onlar bu dönemde yapıldı diye sizin bunların üstünü örtmek gibi bir göreviniz mi var?

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Ayıp, ayıp!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Şimdi, peki, siz nasıl yüzleşeceksiniz? Neden? Bakın, 20 bin faili meçhul cinayet oldu ve işte bu cinayetlerin failleri kimler? Devlet içerisinde örgütlenip JİTEM'i kuran ve orada...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Onlar bitti.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Sakik, teşekkür ediyorum.

SIRRI SAKİK (Devamla) - Bakın, o dönemi anlatıyorum ama sizin döneminizde de aklandılar, hepsi zamanaşımından aklandı. Niye rahatsız oluyorsunuz?

BAŞKAN - Sayın Sakik...

KEMAL ÇELİK (Antalya) - Provokatörlük yapma, provokatörlük yapma!

SIRRI SAKİK (Devamla) - Ben o dönemi anlatıyorum.

BAŞKAN - Sayın Sakik, süreniz doldu.

SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Zamanlama yanlış. Zamanlama iyi değil, zamanlama.

BAŞKAN - Evet, değerli milletvekilleri, sayın hatibin süresi doldu, lütfen...

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Zamanı değil.

SIRRI SAKİK (Devamla) - Siz de devletten geliyorsunuz ya, devlete tek bir laf etmezsiniz.

BAŞKAN - Sayın Sakik...

SIRRI SAKİK (Devamla) - Devlet içerisinde örgütlenen karanlık bir birim vardır, adı "JİTEM"dir.

BAŞKAN - Sayın Sakik...

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Yanlış konuşuyorsun.

SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Zamanlama iyi değil.

SIRRI SAKİK (Devamla) - Sizin de bizim de başımıza belaları ören onlardır.

BAŞKAN - Sayın Sakik, süreniz doldu, lütfen...

SIRRI SAKİK (Devamla) - Lütfen ya...

SELAMİ ALTINOK (Erzurum) - Bakın, yanlış konuşuyorsun, yanlış zamanda konuşuyorsun.

SIRRI SAKİK (Devamla) - Ayıp ya!