Konu: | Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde askerî birliğe "drone"la düzenlenen saldırıya, yine bu bölgede bir mağarada arama tarama işlemi sırasında 12 askerin şehit olduğu operasyona ve bu olaylarla ilgili Millî Savunma Bakanına verdikleri soru önergelerine ilişkin açıklaması |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 107 |
Tarih: | 09.07.2025 |
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Saygıdeğer milletvekilleri, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Hep söylüyorum, bir kere daha tekrar edeceğim: Parlamentonun temel sorumluluğu yasama ve denetlemedir ve maalesef denetleme adına bizim verdiğimiz araştırma önergeleri tabiatıyla hep reddediliyor ancak soru önergelerimize dahi ne yazık ki cevap alamaz hâle geldik. Bu konuyu Sayın Başkana çok kere ifade ettim ama maalesef bir ilerleme olmadı. Bununla ilgili bir değerlendirme yapacağım. Bakın, iki hafta kadar önce Irak'ın kuzeyinde, Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde, Metina'da askerî birliğimize bir saldırı düzenlendi. Önce 24 tane "drone"la geldiler ve o 24 "drone"la birliğimizdeki mühimmatlar, Kirpi araçları, gece görüş cihazları tahrip edildi. Ertesi gün 8 tane "drone"la geldiler, bunlar kamikaze "drone"larıydı ve bu "drone"ların üzerine el yapımı patlayıcılar tuzaklanmıştı ve bu kez askerlerimizi hedef aldılar. 9 askerimiz yaralandı, bunlardan 3'ü son derece ağırdı ve helikopterle Hakkâri'deki sahra hastanesine getirildiler, orada ilk müdahaleleri yapıldı. 3'ünün de durumu kritik olduğu için sahra hastanesinden Hakkâri'deki havaalanına, oradan da ambulans uçakla GATA'ya getirildiler. Biz, Grup Başkan Vekilimiz Sayın Buğra Kavuncu'yla gittik ve kendileriyle görüştük.
Bakın, son derece vahim bir olaydır. Askerlerimize terör örgütü hain PKK tarafından bir saldırı düzenlenmiştir ve müteaddit defalar Millî Savunma Bakanına yaptığımız çağrı, verdiğimiz soru önergesi karşılıksız kalmıştır, biz muhatap bulamamışızdır. Bu ülkenin pırıl pırıl gençlerine, Mehmetçiklerimize alçakça bir saldırı düzenleniyor, muhataplarımız susmuş ve bizim sorularımız cevapsız kalıyor. Lütfen, Meclis gereğini yapsın ve verdiğimiz bütün soru önergelerine cevap versinler. Millî Savunma Bakanı bununla ilgili yapması gereken açıklamaları... Ama şöyle değil "Bir 'drone' geldi de bizim askerimize çarptı da kurtaramadık." falan değil, doğru düzgün açıklama yapsın. Alçak terör örgütü PKK askerlerimize saldırı düzenlemiştir, 9'u yaralanmıştır; bunun detayını istiyorum. Bakın, ben biliyorum ama millet adına bunun detayını istiyorum.
Dün Kepsut'taydım, Balıkesir'in Kepsut ilçesinin Alagüney köyündeydim; Çataldağ'ının zirvesinde, çok yüksek tepelerde 30 haneli bir köy. Orada bir evi ziyaret ettik; ev briketten yapılmış, sıvası olmayan, yıkılmaya yüz tutmuş bir ev ve oradan bir şehit cenazesi gönderdik, şu yiğidimizi gönderdik. Türk Bayrağı'na sarılı tabutunu kucakladığında ve sarıldığında annesi "Evladım, senin ömrün bir kelebek kadar kısa mı olacaktı?" dedi. Bütün şehitlerimize rahmet diliyorum, mekânları cennet olsun ancak onların arkasından o mağarada nelerin yaşandığını hepimizin öğrenip ilgililere ve yetkililere hesap sormamız gerektiğini buradan vurguluyorum.
Yine bir soru önergesi verdim, süresi var hâlâ, cevapsız ama mutlaka ve mutlaka cevap bekliyorum. Dünyada bir mağaraya yapılmış operasyonda 12 askerini kaybetmiş bir ordu yok. Neden oldu, nasıl oldu, ihmal mi var, bilemediğimiz neler var; bunların açıklamasını yapmak zorunda Millî Savunma Bakanı.
Bakın, elimde İletişim Başkanlığının bir yazısı var. İletişim Başkanlığı bu yazısında diyor ki: "O mağaranın iki yıldan beri denetimi zaten bizdeydi." Bakın bu çok daha vahim. Eğer bir mağaranın denetimi iki yıldan beri Türk Silahlı Kuvvetlerinde ise ve oraya yapılan bir arama tarama işleminde 12 askerimiz şehit oluyorsa burada çok vahim bir problem vardır, bunun cevabını bekliyoruz.
Birincisi, üç yıldan beri ulaşılamamış Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt; "Onun naaşı aranıyor." deniyor ve aldığım bilgiye göre hâlâ kendisi şehit statüsünde değerlendirilmiyor, ne olduğu belli değil. Üç yıldan beri şehidimize, cenazesine veya naaşına ulaşmak için neler yaptınız, neden netice alamadınız ve ne oldu da o mağaraya gitmek için o kararı verdiniz; birinci sorum bu.
İkincisi, diyorsunuz ki: "Orada metan gazı vardı."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çömez, lütfen tamamlayın.
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Mağaranın içerisinde 3 tane koridor var, dışarıya açık bir ucu, her iki taraftan da açık koridorlar var. Yine, edindiğimiz bilgilere göre mağaranın 2 koridoru bir gün önce incelenmiş, ertesi gün yani orada o vahim olayın yaşandığı gün diğer koridor incelenmiş. Neden gittiniz? Mağarada metan gazı olduğunu söylüyorsunuz ve iki yıldır o mağaranın denetiminin sizde olduğunu söylüyorsunuz. Peki, metan gazı olduysa ve hakikaten ölümler, şehadetler metan gazıyla olduysa, Allah aşkına, Amazon'da 2 bin lira, hırdavatçılarda 1.000 lira olan metan gazı dedektörünü niye vermediniz askerlerimizin eline, neden? Bunun cevabını vermek zorundadır Millî Savunma Bakanı. Neden vermediniz eline; paranız mı yoktu, öngöremediniz mi, aklınız mı yoktu, tecrübeniz mi yoktu? O 12 aslan parçası, o yavrular orada şehit olurken bir gerekçe olarak "Metan gazı vardı, öldüler." mi diyeceksiniz? Sormayalım mı bunun hesabını?
Peki, gaz maskesi verdiniz mi? Vermediniz. Niye vermediniz? Yeni mesleğe girmiş veya yeni çalışmaya başlamış bir dağcının bildiği meseledir bu. O mağaranın içerisine nasıl soktunuz o aslan parçalarını?
Daha önemli sorular geliyor şimdi. Yine Millî Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada "AFAD bize yardıma geldi." diyor. AFAD'ın ne işi vardı orada? Millî Savunma Bakanlığının ve TSK'nin yapamadığı ne işi yapacaktı AFAD? AFAD da değil sadece, Zonguldak'tan maden işçilerini getirdiniz. Yoksa o mağarada bir göçük mü vardı, bir patlama mı vardı; soruyorum size. Peki, önce 5 dediniz, sonra 12'ye çıktı cenazemiz, şehidimiz. O 7'si nereden çıktı; göçüğün altından mı çıktı, patlamada mı can verdi bu kahramanlarımız? Soruyorum buradan Millî Savunma Bakanına, bana otopsi raporlarını...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Bitireceğim efendim, bitireceğim.
BAŞKAN - Sayın Çömez, son kez uzatıyorum, lütfen tamamlayın.
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Millî Savunma Bakanına soruyorum: Otopsi raporlarını bana göstermeye cesaretin var mı? Acaba orada bir şarapnel mi var, ölümlerin arasında, şehadetlerin arasında şarapnel mi var? Tüm bunları sormak zorundayız. 12 aslan parçası -ihmal, yetersizlik, eksiklik tecrübesizlik- bir mağaraya giriyor, şehit oluyorlar ve Millî Savunma Bakanı milletin karşısına çıkıp, basının huzuruna çıkıp canlı yayında sorulacak sorulara tek tek cevap verecek bir cesareti gösteremiyor. İki satır "tweet" mesajıyla bu korkunç olayı, bu felaketi -ki daha da fazla detay biliyorum- geçiştirmeye çalışıyor. Millî Savunma Bakanlığını görevini yapmaya davet ediyorum, millete olan sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyorum ve başta Sayın Başkan siz olmak üzere Parlamentoyu; verdiğimiz soru önergelerine cevap versinler. Bunların hepsi tarihe not düşmek için Meclisin kayıtlarına girecektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Ha, bugün hesap vermiyor olabilirsiniz, yarın mutlaka bu hesabı vereceksiniz diyorum.
Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)