GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:107
Tarih:09.07.2025

TALAT DİNÇER (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de sizleri saygıyla selamlıyorum.

Yine, maalesef bir torba kanun, içinde ne ararsanız var. Yani her konunun değişik bir uzmanlık alanı olmasına rağmen maalesef hepsini bir araya getirmişler yani bir karışık çorba misali önümüze servis ettiler. Tabii, bunun içerisinde çok değişik uzmanlık alanlarına hitap eden konular var; mesela Türk Silahlı Kuvvetleri var. Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgili değerli milletvekili arkadaşlarımız, uzmanlar gereğini söyledi ama ben sadece şunu söylüyorum yaşla alakalı: 65 yaşın üzerinde bir insan bankaya krediye gitse kredi vermezler, tapuya gitse üstünden tapuyu sağlık raporu olmadan devretmezler. Zannederim buradaki amaç da benim adamım, her dediğimi yapar mantığıyla bu işlerin yaş sınırını uzatmaya çalışıyorlar.

Değerli milletvekilleri, gecenin bu saatinde emeklileri konuşuyoruz; dilerdik ki bu kanun sadece emeklilere hitap etsin, emeklilerin tüm sorunları görüşülsün ama maalesef teklifin içerisinde emeklilikle ilgili herhangi bir şey olmadığı gibi sadece TÜİK'in verdiği rakamlara göre bir ücret artışından başka bir şey yok hâlbuki bu yasanın içerisinde intibak yasası olmalıydı. 3 sosyal güvenlik kuruluşunu birleştirdiniz; Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar, BAĞ-KUR'u birleştirdiniz. Bunun içerisinde en düşük maaşı alanlar BAĞ-KUR'lular. Şimdi, şöyle bir olay düşünün: Kendi nam ve hesabına çalışan insanlar, serbest meslek mensupları otuz yıl çalışacaklar, prim ödeyecekler, vergi ödeyecekler, yanında insan çalıştıracaklar, onun da primini ödeyecekler, her türlü yükümlülüğü yerine getirecekler ama iş emekliliğe geldiğinde "Vay efendim, siz BAĞ-KUR'lusunuz, siz en düşük ücreti alacaksınız." Ne alacaksın? 16 bin küsur lira para alacaksın. Ya, biraz vicdan, böyle bir şey olabilir mi? Yani bugün burada bu BAĞ-KUR'luların intibak konularını görüşmeliydik, BAĞ-KUR'lunun prim gün sayısını görüşmeliydik, 9000'den 7200'e düşürmeyi görüşmeliydik, BAĞ-KUR'luya ihya hakkını görüşmeliydik. EYT çıkardınız, birçok kesim yararlandı ama BAĞ-KUR'lu yararlanamadı. Niye yararlanamadı? İhya hakkı vermediniz, geriye dönük borçlanma yapmadınız. Esnafın yanında çalışan çırakların sigorta başlangıcını yapmadınız. Kademeli emeklilik uyguladınız, onda da yine esnafı mağdur ettiniz. Ya, nedir sizin bu esnafla uğraştığınız konu? Niye bu esnafa bu hakları vermiyorsunuz? Bugün burada bütün emeklilerin gözü Mecliste, özellikle BAĞ-KUR'luların ve en düşük maaş alanların "Acaba yüce Meclis bizim durumumuzu düşünür de biraz daha artış yapabilir mi?" diye. Eskiden asgari ücretin yüzde 50 fazlası emekli aylığı alacak olan BAĞ-KUR'lular, sigortalılar, şimdi maalesef en düşük maaşa mahkûm edilmiş. Değerli milletvekilleri, emeklileri inşaatlarda bekçi yaptınız, bekçi yani şu an emekliler ikinci bir iş olarak inşaatlarda bekçilik yapıyor; bunu da sizlerin vicdanına bırakıyorum.

Değerli milletvekilleri, bir diğer konu da işçiler. İşçilerin haklarını görüşüyoruz güya. Bakın, Mersin'de nükleer santral var. Niye kuruldu? Ülkenin enerji ihtiyacı karşılanacak diye kuruldu, değil mi? Rus firması Rosatom'la anlaşma yapıldı. Orada 40 binin üzerinde işçi çalışıyordu ve 2024'ten bu tarafa işçiler teker teker işten çıkarıldı. Şu an nükleer santralde ücretsiz izne ayrılan ve işten çıkarılan insan sayısı 30 bin değerli milletvekilleri, 30 bin; 30 bin kişi işten çıkarıldı. Niye? Kaynak yok. Kaynak nerede? Rus'tan para gelmiyor. Şimdi, Rosatom, hissesinin yüzde 49'unu satışa çıkardı. Niye çıkardı? Para yok, kaynak sağlayacak, bu işçilerin parasını ödeyecek güya.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Dinçer, lütfen tamamlayın.

TALAT DİNÇER (Devamla) - Tamamlayacağım Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, şu an Akkuyu Nükleer Santrali durdu, inşaat yok ve beyaz yakalı, mavi yakalı çalışanların tamamı işten çıkarıldı. Orada çalışan taşeronlar mağdur, ulaşım sektöründe faaliyet gösteren firmalar mağdur ve nükleer santral bu hâle geldi, maalesef durma noktasına geldi. Niye burada işten çıkarılan işçilerin haklarını savunamıyoruz? Niye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bu işçilerle ilgili nükleer santralin içerisinde bir inceleme yapamıyor? Çünkü yapamıyor, Bakanlık oraya giremiyor ve giremeyince de bu insanlar bu şekilde mağdur oluyor. Eğer bir santralde 30 bin kişi işten çıkarılmışsa zaten bu bitmiş demektir, sözün sonudur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TALAT DİNÇER (Devamla) - Değerli milletvekilleri, artık şu operasyonlardan kafanızı kaldırın da vatandaşın derdiyle biraz dertlenelim.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)