Konu: | Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 107 |
Tarih: | 09.07.2025 |
İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz kanun teklifinin 18'inci maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Sözlerime başlarken sizleri ve çok değerli milletvekili arkadaşlarımı saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, cumhuriyet tarihimizin en ağır ekonomik sorunlarıyla bugün karşı karşıyayız, ekonomisi iflas etmiş bir Türkiye'yle karşı karşıyayız. Daha 2025 yılı bütçesi Meclisten geçerken 1 trilyon 930 milyar lira açık verdik. Peki, değerli arkadaşlar, bu açık nasıl kapanacak? İşte, bu açık... Ya yüksek faizlerle yurt dışından para alacağız ama yurt dışından da artık para bulamıyoruz, kimse bize yüksek faizle de olsa para vermiyor. O zaman ne yapıyoruz? Dönüyoruz içeriye; emekliye, çiftçiye, işçiye hak ettiği paraları vermiyoruz, zam üstüne zam yapmak zorunda kalıyoruz.
Değerli arkadaşlar, bakın, bugün Türkiye'de 16 milyon 500 bin emeklimiz var; bunun 4 milyonu en düşük emekli maaşıyla geçimlerini sağlamak zorunda yani bugün itibarıyla 14.464 bin lira emekli maaşı almakta; 2.200 lira zam yapıyorsunuz yani bu yasa geçtikten sonra 16.664 lira para almak zorunda kalacaklar. El insaf değerli arkadaşlar, 2.200 lira zamla bu emeklimiz ne yapabilir; günde 80 lira düşüyor, günde 80 lira! Ellerinizi biraz vicdanlarınıza koyun ve öyle düşünün. Bakın, bugün, emeklilerimiz 60 yaşında, 65 yaşında, 70 yaşında çalışmak zorunda kalıyorlar. Bu emeklilerimiz, emekli olan insanlarımız devlete karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş; primlerini yatırmışlar, vergilerini yatırmışlar, otuz yıl, otuz beş yıl çalışmışlar ve bunun sonucunda devlet demiş ki: "Artık sen çalışma, bundan sonraki yaşamını ben sana garanti ediyorum, insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşam sürmen için sana iyi bir maaş vereceğim." Oysa verilen rakam ne kadar? Yapılan zamla birlikte 16.664 lira. Şimdi, ben size soruyorum: Hakka reva mıdır bu zam değerli arkadaşlar? Geçinebilir mi emekli? Emekliyi dilenci durumuna düşürüyorsunuz, dilenci durumuna! Emeklilerimiz, bugün, 60 yaşında, 65 yaşında, 70 yaşında inşaatlarda çalışmak zorunda kalıyorlar, yoksullukla baş başa kalıyorlar. Bugün açlık sınırı 26 bin lira değerli arkadaşlar. Açlık sınırının neredeyse yarısına yakın bir ücreti emeklilere veriyorsunuz, dolayısıyla emeklilerimizin bundan sonraki süreçte iyi bir şekilde yaşamaları mümkün değil.
Bakın, neden böyle oldu biliyor musunuz arkadaşlar? İktidarda kalabilmek hırsından dolayı. 19 Martta siyasi bir darbe gerçekleştirdiniz seçilmiş olan belediye başkanlarımıza yönelik. O dönemde, 19 Martta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızı gözaltına aldınız, arkasından 23 Martta tutukladınız. O günden bugüne kadar Merkez Bankasının bozdurmuş olduğu döviz miktarı 60 milyar dolar, 60 milyar dolar! Peki, siz bu 60 milyar doları nasıl biriktirdiniz? Çiftçiye vermediniz, emekliye vermediniz, memura vermediniz, gence vermediniz, gerekli yatırımları yapmadınız, yüksek faizle para aldınız; işte, Merkez Bankasına topladınız. Daha sonra ne yaptınız? İşte bu iki aylık süre içerisinde siyasi ikbaliniz için, bir kişinin siyasi geleceği için bu parayı bozdurdunuz. Bakın, ülke ekonomisine maliyeti ne kadar? 150 milyar dolar değerli arkadaşlar. Dolayısıyla ülkenin ekonomik olarak bu noktaya gelmesinin, emeklilerimizin bu kadar düşük para almasının tek nedeni sizin kötü yönetiminizdir. Maalesef Türkiye şu anda freni patlamış kamyon gibi hızla aşağı doğru iniyor, nerede nasıl duracağı belli değil. Türkiye yönetilmiyor, Türkiye savruluyor. Kaynakları doğru ve yerinde kullanmıyorsunuz, liyakat sahibi olmayan insanları işin başına getiriyorsunuz ve dolayısıyla bugün ülkemiz hak etmediği bir yönetim yapısıyla karşı karşıya kalmak zorundadır. (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Güneşhan, lütfen tamamlayın.
İSMET GÜNEŞHAN (Devamla) - Bunun tek bir çıkış yolu var, dediğimiz gibi, gelin, 2 Kasımda o sandığı milletin önüne getirin. Diyorsunuz ya "Anketlerde 1'inci partiyiz." diye; madem 1'inci partisiniz, hodri meydan, getirin sandığı ve halk, vatandaş kararını versin! (CHP sıralarından alkışlar) Kararını verdikten sonra göreceksiniz ki bugün Türkiye'nin 1'inci partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi iktidar olacak ve adayımız Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı seçilecek; o zaman Türkiye rahat bir nefes alacak, aldıktan sonra da batırdığınız bu Türkiye'yi bizler ayağa kaldıracağız, hak ettiği yere getireceğiz.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP, İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)