GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:85
Tarih:29.03.2012

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkan, değerli üyeler; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben şu arka tarafta oturuyorum. Aslında, arka tarafta oturmak bu müzakereleri izlemek bakımından oldukça fonksiyonel bir yer, çünkü müzakerelerin bir parçası olan Genel Kuruldaki bu konuşmalar sırasında kullanılan dil, ön taraftakilere sabır dileyeceğimiz bir dil. Bu dilin içinde neler var derseniz: "Ahlaksızlık, vicdansızlık, yüzsüzlük, utanmazlık, kurşun askerlik, ceberutluk, totaliterlik?" Bütün bunları dinlerken?

ALİ HAYDAR ÖNER (Isparta) - Hangi dilden anlıyorsanız o!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - İletişim bilimlerinde "söylem analizi" diye bir yöntem vardır; kim, ne konuşuyor, hangi kavramlarla konuşuyor; buna ilişkin bir analiz. Hakikaten, şu Meclis tutanaklarına ilişkin bir akademik çalışma yapılsa, iktidarın ve muhalefetin dili bu açıdan değerlendirilse hepimiz için zannediyorum çok öğretici olur.

Değerli arkadaşlar, müzakere her yerde sürer, müzakere her şekilde sürer. "Müzakere yapılmıyor." denilirken bile aslında yapılan, müzakeredir. İktidar ilişkilerine müdahil olmak için insan, dilin çok çeşitli imkânlarını kullanır. Hakaretler de müzakerenin bir parçasıdır, ama nasıl konuşursanız, hangi dille konuşursanız onunla şekillenir müzakere, o çerçevede yol alınır.

ORHAN DÜZGÜN (Tokat) - O tarafa anlat Hoca, öğrendik biz, o tarafa anlat!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Bu müzakereler tabii ki kimi konularda uzlaşmaya, kimi konularda da anlaşmamaya varacaktır. Uzlaşma dediğimiz, esasen, bazı konularda uzlaşmak, bazı konularda da uzlaşamadığımızı kabul etmek demektir. Her konuda anlaşacak olsak ayrı partiler olmazdı, ayrı söylemler, ayrı yaklaşımlar, ayrı politik ve toplumsal çevreler olmazdı.

Uzlaştığımız konular esasen üç aşağı beş yukarı belli. Mesela 2'nci dört yıla ilişkin açık öğretim durumu ortadan kalkmış oldu, bunu muhalefetten de söylediler. Başka uzlaştığımız konular da var.

Elbette uzlaşamadığımız hususlar da var. Bunlardan birisi "kesintili" ve "kesintisiz" kavramlarına ilişkin.

MUSA ÇAM (İzmir) - Biber gazı uzlaşma mı?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Eğer metne bakacak olursanız, buradaki "kesintisiz" vurgusunun kaldırılmasından bahseder. Esasen bu "kesintisiz" sözünün çağrıştırdığı bir politik repertuar vardır. İşin bilimsel ve pedagojik yanları kadar, çağrıştırdığı o siyasal repertuvar dolayısıyla bugün iktidar "kesintisiz" ifadesini oradan kaldırmaktadır. Bunu böyle bir bağlam içerisinde okumak gerekir.

Değerli arkadaşlar, kullandığımız dil gerçekten müzakereler bakımından önemlidir. Ben Meclise ilk geldiğim sıralarda burada CHP'nin bir sayın sözcüsü Habermas'tan bahsetmişti. Ben de Meclisin çatısı altında Habermas'ı duyunca dedim ki: Onun iletişim bilimlerine ve müzakereye çok önemli katkılarından birisi olan iletişimsel eylem kuramından da herhâlde bu arkadaşlar haberdarlar ve bu çerçevede muhalefetten çok, rafine ve estetik bir dille o müzakerelerin geçeceği bir Meclise geleceğim ama gördüm ki böyle bir rafine ve estetik dil ne yazık ki yok, keşke olsa. (CHP sıralarından gürültüler)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen hep böyle anlatıyorsun da senin adamların tekme atıyor bize, tekme!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Şunu söyleyeceğim, bir örnek: Naziler döneminde Nazilerin çok meşhur bir marşı vardır arkadaşlar. Bir de Nazilerin, sizlerin de çok iyi bildiği? (CHP sıralarından gürültüler) 

MEHMET ŞEVKİ KULKULOĞLU  (Kayseri) - Hocam, utanacağın laflar etme bak!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Komisyonda tekme yedik biz, tekme attı bunlar bize!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - ?"Lili Marleen" diye bir şarkısı vardır. Lili Marleen şarkısı Zagreb radyosunda -Ahmet Kaya'nın şarkılarında da vardır- her akşam? (CHP sıralarından gürültüler)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hocam, sen Komisyonda da bunları söyledin ama senin adamların tekme attı bize, tekme yedik biz, tekme!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - ?09.55'te savaş boyunca çalınmıştır. Nazilerin çıkarttığı bu şarkı?

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Komisyona gel, Komisyona!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - ?daha sonra müttefiklerin tarafına geçmiştir, hem Naziler söylemiştir Lili Marleen'i hem müttefikler. Lili Marleen'de, savaşa giden bir askerin bir karakolun önünde geceleyin lambanın altında sevgilisinden ayrılışı anlatılır. Nazi marşında ise? (CHP sıralarından gürültüler)

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Ya, ne anlatıyorsun sen ya! Sen bunları anlatıyorsun da tekme atıyor bunlar ya!

MEHMET ŞEVKİ KULKULOĞLU (Kayseri) - Hocam, iyi ahlaktan bahsediyorsan Komisyona gel, Komisyona!

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen bunlardan bahsediyorsun, senin adamlar tekme atıyor, nasıl olacak bu iş?

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Neyi anlatıyorsun sen ya!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Ne anlattığımı anlayacaksınız.

Nazi marşında ise "Ben düşersem eğer?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET ŞEVKİ KULKULOĞLU (Kayseri) - Hocam, iyi ahlaktan bahsediyorsan Komisyona gel.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sen "felsefe" diyorsun, bunlar tekme atıyor! Nasıl olacak Hocam, nasıl olacak?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Ortak dili kullananlar sınırları aşar, tıpkı AK PARTİ'nin aştığı gibi, yüzde 50'nin arkasında bu vardır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Bostancı, teşekkür ediyorum.