Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 111 |
Tarih: | 18.07.2025 |
TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 16'ncı maddesi hakkında CHP Grubumuz adına vermiş olduğumuz önerge üzerine söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün burada görüştüğümüz teklif yalnızca bir enerji veya madencilik düzenlemesi değildir. Bu teklif, ülkemizin doğasına, hukukuna, tarımına, köylerine yani doğrudan geleceğimize dair bir yol haritasıdır. Bu teklif yasalaşırsa sadece zeytinlikler değil, sadece meralar değil, sadece ormanlar değil, insanlar da yerinden yurdundan edilecek. Önce şunu açık ve net ifade edeyim: Biz yatırımcılara ve yatırımlara karşı değiliz. Madencilik de enerji de bu ülkenin kalkınmasında önemli bir sektördür. Ancak biz şuna karşıyız: Kalkınma adına doğayı feda eden, birkaç şirkete ayrımcılık sağlamak için kanunu -çıkarına- hiçe sayan, yerel yönetimi ortadan kaldıran, denetimi yok eden merkeziyetçi ve hoyrat bir anlayışa karşıyız. Bu teklif ne yazık ki tam olarak bunu yapıyor.
Görüşmekte olduğumuz 16'ncı madde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına çok geniş yetkiler veriyor. Bakanlık artık rüzgâr ve güneş enerjisi projelerinin imar planını onaylayabilecek; bu planlar onaylandığı gün yürürlüğe girecek, sadece Bakanlık internet sitesinde on beş gün süreyle ilan edecek, itiraz gelmezse plan kendiliğinden kesinleşecek. Tek ilan aracı internet, ne yerel belediyelerde askı ne de mahallelerde duyuru; halkın bu planlardan haberi bile olmayacak veya olamayacak, itiraz hakkımız kâğıt üzerinde kalacak. Ayrıca, Bakanlık yapı ruhsatı, yapı kullanma izni, iş yeri açma ruhsatını da verecek. Ruhsatsızsa ruhsatlandırabilecek veya yıkılabilecek yani hem planlayan hem ruhsatlandıran hem de denetleyen bir kurum olacak. Bu, idari kuvvetler ayrılığına aykırıdır. Sayın milletvekilleri, bu yaklaşım yerel yönetimleri etkisizleştiriyor. Her şeyi Ankara'dan yönetemezsiniz. Ankara bu işlerin hangi birini yetiştirecek? (CHP sıralarından alkışlar) Hantal ve ulaşılmazlığın tarifi buradadır. Halkın, belediyelerin, yerel meclislerin devre dışı bırakılmasıdır. Hatırlayalım, Kanal İstanbul sürecinde de benzer bir şekilde baypas yapıldı. Milyonlarca metrekarelik alan Çevre, Şehircilik Bakanlığının eliyle toplu biçimde imara açıldı. Yerelden kimseden görüş alınmadı, belediyeler yok sayıldı, halk yok sayıldı. Şimdi, benzer bir merkeziyetçi model enerji yatırımları için de geliyor.
Memleketim Bolu Kartalkaya'da bir otel yangını gerçekleşti. Dört ay boyunca bir komisyonda görev aldım. Burada bakanlar hariç çeşitli bakanlıkları dinledik, kurumları dinledik; orada sadece Enerji Bakanlığı yoktu. Şimdi, bu kanun teklifi de eğer geçerse Enerji Bakanlığı da ruhsatlandırma yetkisi alacak. Umut ediyorum ki böyle bir felaket yaşanmaz. Şu anda Enerji Bakanlığında görev alan arkadaşlara da ben kolaylıklar diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Şimdi, bu madde yeni bir karmaşa yaratıyor. Üstelik bu kez yerel tamamen devre dışı bırakılıyor.
Bir başka kritik düzenleme, ön lisanslı ya da lisanslı projelerde acele kamulaştırma kararı yeterli sayılacak. Mahkeme kararını beklemeden şirketler halkın toprağına el koyabilecek yani dava sürerken bile özel şirketler arazinize girecek. Bu mülkiyet hakkını açık ihlaldir. Enerji yatırımı hukukla olur, yerelin kalkınmasıyla olur, kamusal denetimle olur. Bu madde çevreyi, halk sağlığını, planlama ilkelerini ve demokratik katılımı hiçe saymaktır. Çünkü düzenlemede sadece yetki devri var, halkın yönetime katılma hakkı da yok sayılmaktadır. Çünkü bu düzenleme yerel meclisleri, köylüleri ve çiftçileri susturma çabasıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
TÜRKER ATEŞ (Devamla) - Çünkü bu düzenleme kamu yararı kisvesi altında özel çıkarları koruma girişimidir. Unutmayın, doğayı katleden toplumun geleceğini de katleder. Bugün göz yumulan bir imar planı yarın telafisi olmayan bir yıkıma yol açabilir. Bu nedenle halk adına, çevre adına, yerel yönetimlerin iradesi adına bu maddeye "hayır" diyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)