Konu: | Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 113 |
Tarih: | 20.07.2025 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yirmi dört yıl bir parti iktidarda kalırsa bir kör nokta oluşur, o kör nokta nedeniyle bazı şeyleri görmez olur. Onun için, sağlık sisteminde iyi şeyler yapılmadı mı; yapıldı ama sonra ne oldu? Sağlık sorunlu kılındı, o sağlığın önemli unsurları yok sayıldı, doktorlara "Yurt dışına git." denildi, taşeronda kalanlar kadroya alınmadı, atama bekleyenler atanmadı, liyakate uygun görevlendirmeler yapılmadı, sağlık sorunlu hâle geldi.
Bölgemizden çok sayıda yurttaş bizi arıyor, gün almak istediklerinde randevu için ileri tarihe atılıyor. Niye? Doktor yok. Oysa hastaneye gidiyorsunuz, bir pano asılı, panoda ne diyor? "Doktor seçme hakkınız var." Ya, doktor yok ki seçsin. Bari o panolar indirilsin. Doktorun olmadığı yerde doktoru nasıl seçecek?
Ve bunun yanında hizmet alım sözleşmesine takılarak çok sayıda çalışan taşeronda bırakıldı ama bunlar önemli iş yapıyorlar, görüntüleme merkezinde çalışıyorlar, bilgi işlemde çalışıyorlar. Bu arkadaşların kadroları verilsin, bu çalışanların hakkı gasbedilmesin. Eğer siz ticarileştirirseniz sağlığı, orada işe uygun adamın en ucuzu çalıştırılıyor, oysa orada işi bilenlerin çalıştırılması lazım.
Hastanelerdeki hijyen koşulları geçmişe göre olabildiğince daraldı.
Sağlığın bu yönlerini bir kenara koyduktan sonra, bir de şu kenevirle ilgili yapılan düzenleme için birkaç cümle edeceğim çünkü kenevir sorunlu bir alan. 19 ilde ekimine izin verildi. Kontrolü, denetimi, bu konuda ilgili birimlerin işi süreç içinde yönetebilmesi problemli hâle gelebilir. Onun için, bu kenevir olayında işin bilenlerine danışılarak bir yöntem geliştirilmeliydi. Doğrudur, suyu en az onda kullanıyorsunuz, fazla su tüketmiyor; tekstilden kâğıda kadar farklı alanlarda kullanımı var ama değerli arkadaşlar, bakınız, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarları döneminde bazı özelleştirmelerde karşı çıktığınız alanlarda neler oldu? Örneğin, şans oyunlarına karşıydınız, tarihin en yaygın kumar oynandığı sürece erdik. "Madde bağımlılığıyla mücadele ediyoruz." dediniz, madde bağımlılığı, uyuşturucu ortaokullara kadar indi. Bunun yanı sıra "Alkole karşıyız." dediniz, sahte alkolden insanlar ölüyor ama karşı olduğunuz alkol ve sigaradan vergi almaya geldi mi onu alıyorsunuz, maaşa döndürüyorsunuz. Eğer bir şeye karşıysanız ondan fayda sağlanmaz, onunla mücadele edilir. (CHP ve YENİ YOL sıralarından alkışlar) Örneğin, madde bağımlısı çocuklar için o vergi üzerinden topladığınız parayla onların tedavi merkezlerini oluşturun. Niye onlara tedavi merkezi oluşturmuyorsunuz da hazineye bir gelir olarak o alanı kullanıyorsunuz? Bir şeye karşı olmak, onun varoluşunu güçlendirmek anlamında olmaz. Keza, arkadaşlar, sağlık hizmetleriyle ilgili yaratılacak yeni yapılanmada aile hekimleri... Ya, aile hekimlerinin çalıştıkları yere gidiyorsunuz -daha önce belediyeler filan da yardımcı oluyordu- şartları olumsuz, onların yanında çalışanların da kadro hakkı yok, onlar da mağdur; bizlere kadar geliyorlar doktor arkadaşlarımız, bu mesleği yapanlar gelip burada bunları anlatıyorlar. Bu kesimin de sorunları ortadan kaldırılırsa hastanelerde yığılmalar da önlenir. Bakın, büyükşehir hastanesine gidiyorsunuz, bir araca bindiriyorlar, siz bir yerden bir yere giderken konforlu gidiyorsunuz, oraya varıyorsunuz, beş dakika muayene süresi gelecek, diyorlar ki: "Sana iki ay sonra gün verdik." Görüntü olarak şehir hastaneleri otel gibi ama içinde doktor olmayınca yaptığınız işletmenin, tesisin, hizmetin karşılığı yok. Onun için, sağlık şakaya gelecek bir iş değil, ticarileştirilecek bir alan da değil. Sağlık konusunda bu ülkede yapılması gerekenler önemli. Keşke hiç kimsenin sağlığı bozulmasa ama yaşadığımız koşullarda -hem psikolojik hem de yetersiz beslenmeyle- sağlığa dünden daha çok ihtiyaç duyacağız. Onun için, sağlıkla ilgili yaptığımız her düzenlemenin toplum yararına olması, insanlara katkı da sağlaması, ayrımcılık yaratmaması, adamını bulanın işi görüleceği yerde herkesin işi görülür bir yapıya ermesi de ihtiyaç. Bunun için, bu kanuni düzenlemelerde salt birilerine artı fayda sağlayacak düzenlemeler değil, toplumun genel dokusunu, ihtiyaçlarını da olumlu biçimde geliştirecek, sonuçlandıracak uygulamalara öncelik vermeliyiz.
Gelen kanun tekliflerinde hep sınırlı insanlara mutluluk sağlayan, onların taleplerini karşılayan maddeler olacağına bir de tüm halkın sorunlarını sahiplenelim diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP, DEM PARTİ, YENİ YOL sıralarından alkışlar)