GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yürütülen ekonomi politikalarının ve hukuk sisteminin sonuçlarına, Genel Kurulda bugün bütün grupların suça sürüklenen çocuklarla ilgili söz alacağına, 2026 yılı bütçesine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:19
Tarih:19.11.2025

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yürütülen yanlış ekonomi politikaları ve hukuk sistemindeki çarpıklıklar maalesef bizi artık burnumuzun dibine kadar gelen bu yeni nesil çeteler konusuyla burun buruna bıraktı. Bakın, korkunç bir durumda bu hadise; internette suç pazarı ve yeni nesil bu çetelerin reklamları yapılıyor. Açıyorsunuz, giriyorsunuz, âdeta bir hizmet kalemi açmışlar; içinde tetikçilik var, insan taşıma var, silah temini var, para karşılığı darp, yasa dışı bahis için banka hesabı kiralama ve araç kaçakçılığı gibi böyle başlıklar var. Girin internet sitesine, bunları görürsünüz. Mesela, dükkân kurşunlamanın piyasası var, biliyor musunuz? Giriyorsunuz buraya, dükkân kurşunlamanın fiyatını da söyleyeyim ben size: 550 bin liraya dükkân kurşunluyorlar hatta biraz oturup pazarlık ederseniz 20 bin lira düşüyor, diyor ki: "İstediğiniz dükkânı 530 bin liraya biz kurşunlarız." Kol, bacak kırmanın piyasası var arkadaşlar; 25 bin lira kol, bacak kırmanın piyasası. Avrupa'nın her yerinden geçiş garantili insan kaçakçılığı; bu biraz pahalı, 4.500 euro yani kol, bacak kırmaya göre daha pahalı. Yani âdeta hani böyle kahve zinciri şubesi açar gibi çeteler büyük kentlerde, mahallelerde açılmaya başlamış. Organize Suç Endeksi'nde Türkiye 10'uncu sırada. Şimdi, bu rakamları da söyleyince tabii, hemen işte, dışarıdaki dış güçler, onun bunun rakamı diyorsunuz, birazdan size bu ülkenin kurumlarının verdiği rakamları da paylaşacağım. Türkiye'nin geldiği hâl bu. Ya, bunları buradan bahsetmek bile bana zül geliyor ama gerçekler bunlar ve maalesef iktidar bunlarla mücadele edemiyor artık.

Bakın, sonra ne oluyor? Sonra, vatandaş bakıyor, affedilen çete ve mafya liderlerini görüyor ve yeni nesillerin pervasızlığını görüyor. Çözümü arıyor bulamıyor, ondan sonra bir bakıyorsunuz çözümü vatandaş gidip mafya gruplarından aramaya başlıyor; meşrulaştırılıyor bunlar, kahramanlaştırılıyor bunlar. Herkes bir müddet sonra artık kendi hukukunu yaratma yoluna gidecek bir hâle bürünüyor, bu işin sonu bir kaostur. Tüm ekonomik sıkıntıların üstüne çaresiz kalan gençlerin ya, böyle bir iki saniyede verebileceği bir karardır bu; geleceği yok, umudu yok. Her 3 gençten 1'i ne bir işyerine kayıtlı ne bir eğitim kurumuna kayıtlı 15-29 yaş arası; oran korkunç, yüzde 40'lar civarında, OECD'nin falan çok çok üstünde ve maalesef bu da inanılmaz bir ortam yaratıyor.

Kayıt dışı ekonomi... "Beraberinizde yurt dışından getirdiğiniz paraların hesabını sormayacağız." denildi hatırlayın, bundan dolayı Türkiye gri listelere girmişti; milyonlarca, milyarlarca dolar kara para gelmişti bu ülkeye ve beraberinde o kara paranın sahibi kara adamlar da geldi. İşte, bunlar bütün bu çeteleşmenin maalesef başı oldu; eseriniz Türkiye Yüzyılı'na nasıl geldiğimizin bir göstergesi.

Çürümüşlük her alanda devam ediyor; evlatlarımızı, ailelerimizi kaybediyoruz. Ya, çok üzücü, çok trajik, Böcek ailesi... Hepimiz gözyaşı döktük. Daha onun acısını yaşarken Şanlıurfa'da 15 yaşındaki bir çocuk işçi Muhammed'in maalesef bugün ölüm haberini aldık. Adli kontrolle serbest bırakılıyor bu cinayeti işleyenler, daha sonra da kamuoyu tepkisi üzerine tekrar gözaltına alındıklarını gördük.

İstanbul Pendik'te bir trafik kazası oluyor -bakın, bunların hepsini son iki günde yaşadık- trafik kazasında 14 yaşındaki Işıl Öykü vefat ediyor. Sonra ne oluyor? Bu mahkemeye bakan, soruşturmanın ilk günlerindeki 3 savcı değiştiriliyor, MOBESE görüntüleri bir anda kapatılıyor, kayboluyor ve daha da vahimi, sanığın iktidara yakın olduğu iddia edilen bir avukatla anlaşmasından sonra yalnızca üç gün içinde iddianamenin düzenlenmesiyle sanık tahliye ediliyor.

Hatırlıyor musunuz, dün ne konuşuyorduk? Dün, HSK adayı gösterilen kişinin aday olamadığı zaman nasıl Gaziosmanpaşa ilçesine İlçe Başkanı yapıldığını, bunun ne kadar tehlikeli olduğunu, yargının siyasallaşmasının nasıl sıkıntılara... İşte bakın, burada; basit, hayattan bir örnek ya, Işıl Öykü, Pendik'te...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Bakın, bunlar hep konuşuldu; avukat, arkasındaki kişiler, hangi vakıf, kim? Gencecik hayat sönmüş ve failleriyle ilgili hiçbir şey olmuyor. Beraberinde, Rabia Naz Vatan; yaklaşık sekiz yıl oldu ölümünün üzerinden ve hâlâ aydınlatılamadı. Rojin Kabaiş; bir baba feryat ediyor ve çırpınan bir babayı görüyorsunuz, evlat acısı ve bu acı yetmediği gibi şüpheli ölümün peşinde de âdeta tek başına koşturuyor, bir de üstüne üstlük tehdit ediliyor Rojin'in Kabaiş'in babası; aynı Mattia Ahmet Minguzzi'nin annesi Yasemin Minguzzi gibi. Baştan sona âdeta bir çürümüşlükle karşı karşıyayız.

Tabii ki evrensel hukuk ilkeleri, evet, suça sürüklenen çocuk... Bugün anladığım kadarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisinde bütün gruplar bu konuyla ilgili söz alacak, konuşacağız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Üzerinde bir mutabakatla durulması gereken çok ciddi bir tehlike, çok ciddi bir sıkıntı ama bununla beraber, yasalar ve normlar öyle görünüyor ki toplum vicdanının kanamasını durduramıyor, vicdanlar sızlıyor. Millet size bu devleti idare etmek ve bu ülkeye nizam vermekte görev verdi ancak bunu başaramadığınız açıkça ortada.

İcra, iflas; ekonomi... Sadece çürüyen alan burası mı, ekonomide de ciddi bir çürümüşlük var. İcra, iflas dosya sayısı 25 milyon olmuş durumda; yıl başından bu yana olan artış 2 milyon 666 bini aşmış durumda. Kredi borcunu ödeyemediği için yasal takibe düşen kişi sayısı geçen yıla göre yüzde 16,3 artmış yani 1 milyon 800 bin kişiden bahsediyoruz. Aynı dönemde bireysel kredi kartı borcunu ödemediği için takibe düşen kişi sayısı da yüzde 22 yani 1 milyon 200 bine çıkmış.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Bitiriyorum.

Bakın, bu verilerin hepsi Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliğinden edinilen veriler. Hani itiraz ediyorsunuz ya, bu ülkenin kurumlarının vermiş olduğu verilerden bahsediyorum. Adalet mekanizması da ekonomi mekanizması da dağılmış durumda; borç veren de borç alan da hepsi bozulmuş durumda, tüketim alışkanlıkları bozulmuş durumda. İşveren ayrı sıkıntıda, işçi ayrı sıkıntıda, memur ayrı sıkıntıda; bir tükenişle karşı karşıyayız. Onun için 2026 bütçesinin de biz bütün bu dertlere deva olmayacağını, olmadığını, tükenmekte olan bir iktidarın tükeniş bütçesi olduğunu da ısrarla vurguluyoruz diyorum.

Teşekkür ediyorum Başkanım, sağ olun.