GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:3
Birleşim:76
Tarih:11.04.2025

AK PARTİ GRUBU ADINA ABDULLAH GÜLER (Sivas) - Sayın Başkanım, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız... (AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN - Sayın Güler, müsaade eder misiniz?

Arkadaşlar, bu saate kadar görüşmeler gayet nezih bir şekilde geldi.

EYYÜP KADİR İNAN (İzmir) - Saygısızlar çünkü.

BAŞKAN - Karşılıklı olarak laf atmayı anlarım, bunun da bir haddi hukuku vardır ama burada görüşmeleri yapılamaz hâle getirmeye kimsenin hakkı yok. Dolayısıyla...

(AK PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler, ayağa kalkmalar)

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Çok ayıp, çok ayıp, gerçekten çok ayıp!

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya, şu Grup Başkan Vekilinize sahip çıkın. Olay çıkaran Grup Başkan Vekili, gerçekten çok ayıp! Grup Başkan Vekili olay çıkarma şampiyonu.

BAŞKAN - Arkadaşlar, Sayın Grup Başkan Vekilleri...

Abdullah Bey, buyurun.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Sayın Başkanım, değerli Cumhurbaşkanı Yardımcımız, değerli Bakanımız, siyasi partilerimizin Değerli Genel Başkanları, Grup Başkanları, Grup Başkan Vekillerimiz, değerli milletvekillerimiz; AK PARTİ hükûmetlerinin 24'üncü, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 8'inci, Türkiye Yüzyılı'nın ise 3'üncü bütçesi olan 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi hakkında konuşmak üzere AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Gece gündüz demeden, kırk gün boyunca çalışan Plan ve Bütçe Komisyonumuzun Değerli Başkan ve üyelerine, değerli bakanlarımızla, ilgili kamu kurumlarının temsilcilerine emeklileri ve katkıları için çok teşekkür ediyorum. Bütçe görüşmelerinin sağlıklı ve huzurlu bir şekilde tamamlanmasını temenni ediyor, bu vesileyle Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce bugün sabah İstanbul'da, Çekmeköy'de bir operasyon sırasında şehit düşen İstanbul Emniyet Müdürlüğünde görevli Emre Albayrak polisimize, şehit polisimize Allah'tan rahmet diliyorum, mekânı cennet olsun, ailesine ve sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz.

Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; küresel ekonomik dengelerin yeniden şekillendiği, siyasi risklerin derinleştiği bir dönemden geçiyoruz. Enerji arz güvenliğinden gıda tedarikine, finansal piyasalardan jeopolitik dengelere kadar hemen her alanda yeni bir düzen arayışı yaşanmaktadır. Bir yandan "Artık yaşanmaz." denen konvansiyonel savaşlar artarak devam ederken, diğer yandan ticaret savaşları yerleşik bütün kabulleri ters düz etmektedir. Dijital dönüşümün getirdiği belirsizliklerden iklim krizine, göç dalgalarından artan refah eşitsizliklerine, birçok etken sadece ülkeler için değil, küresel ölçekte öngörülemezlik ortamını da maalesef çok kötü bir hâle getirmektedir. Küresel büyüme hızının yüzde 3'ün altına düştüğü, borç yükünün 310 trilyon doları aştığı bir dünyadayız. İşte tam da bu ortamda, Türkiye, ülkemiz, üstelik hem sıcak savaşların hem de konjonktürel belirsizliklerin jeopolitik olarak tam da ortasında olan bir ülke olarak üretimini artıran, sosyal harcamalarını koruyan, bütçe disiplinini bozmadan büyüyen az sayıdaki ülkeden biri olmayı başarmıştır. Bunu başarmak zordur ama ülke olarak bunu başardık. Peki, bunu nasıl yaptık? Daha önce de ifade etmiştim, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yola çıkan AK PARTİ tüm iktidarları boyunca günü kurtarmaya değil, geleceği kurma vizyonuna göre hareket etmiştir. Daha önceki hükûmetler gibi sadece günü kurtarma politikalarıyla günü geçirebilir, hatta kolay olanı seçip ülkemizi bir belirsizlik çukuruna götüren birçok işe imza atabilirdi ama biz yeni bir vizyon belirledik, yeni bir iddia ortaya koyduk, dedik ki: "Büyük ve güçlü Türkiye'yi kuracağız." dedik ki: "Bu yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapacağız." Maliyetinin olacağını bilsek de meydan okuduk. Yarının Türkiye'sini kurmak için atacağımız her adımını bugünün Türkiye'sini de güçlü kılacağını bilerek hareket ettik. 2023 vizyonumuz da, 2053 vizyonumuz da 2071 vizyonumuz da bu iddianın tam karşılığıdır.

AK PARTİ hükûmetleri olarak hazırladığımız bütün bütçeler bir yanıyla uygulayacağımız maliye politikalarının önceliklerini belirleyen metinlerdir ama aynı zamanda bu iddiamızın da sayısal ölçekleridir. Dolayısıyla 2026 yılı bütçemiz Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 8'inci bütçesi olarak istikrar ve güven içinde büyüyen ve Türkiye Yüzyılı hedefine doğru emin adımlarla yürüyen ülkemizin kararlılığının göstergesi olması bakımından da son derece önemlidir. Vatandaş ve hizmet odaklı yaklaşımla hazırlanan 2026 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'mizi istikrar ve refah bütçesi olarak tanımlayabiliriz. Hazırlanan bütçe teklifinde, toplumun hiçbir kesimi dışlanmadan her bir vatandaşımızın büyümenin sağlayacağı imkânlardan adil biçimde yararlanması esas alınmıştır. Kalkınma planı ve orta vadeli programımız ışığında, fiziki altyapının güçlendirilmesi, beşerî sermayenin geliştirilmesi ve üretken kapasitenin artırılması bu yılki bütçe teklifimizin ana eksenini oluşturmaktadır. 2026 yılı bütçesi, emeğin değerini koruyan, sosyal adaleti gözeten ve çalışma hayatının tüm paydaşlarını destekleyen bir yaklaşım temelinde hazırlanmıştır. Kadınların ve gençlerin ekonomik yaşama tam katılımını destekleyen politikalar kapsayıcı büyüme vizyonumuzun ayrılmaz bir parçasını oluşturmaktadır.

Değerli Başkanım, saygıdeğer milletvekilleri; 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde, bütçe giderlerinin 18 trilyon 929 milyar lira, bütçe gelirlerinin ise 16 trilyon 216 milyar lira olacağını öngörmekteyiz. 2026 yılı bütçemizde, afet risklerinin azaltılması, depremlerin yol açtığı hasarların süratle giderilmesi, deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaçları ve depreme dayanıklı şehirlerin inşası için bugüne kadar 3.6 trilyon TL harcanmıştır, bu yıl ise toplam 653 milyar lira kaynak ayırıyoruz.

2002 yılından beri eğitimi en öncelikli meselemiz olarak gördük. Merkezi yönetim bütçesinden 2002'de yalnızca 9,4 seviyesinde pay alan eğitime 2026 yılında yüzde 15,3 oranında pay ayırıyoruz. Bu kapsamda, Millî Eğitim Bakanlığının bütçesi, 2026 yılında 1 trilyon 944 milyar liraya yükselecektir, yükseköğretimi de dâhil ettiğimizde eğitim bütçemizi 2026 yılında 2 trilyon 896 milyar liraya yükseltmiş bulunuyoruz.

Vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde yararlanmalarını sağlamak amacıyla merkezi yönetim bütçesinden sağlık hizmetleri için 2026 yılında 1 trilyon 594 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Sağlık Bakanlığı ve yükseköğretim kurumları ile Sosyal Güvenlik Kurumunda yapılacak sağlık harcamaları dikkate alındığında sağlık alanında kamu kaynaklarına ayrılan toplam tutarın 3 trilyon 307 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz.

Sosyal devlet ilkesiyle ülkemizin sahip olduğu refahı toplumun bütün katmanlarına yaymaya kararlıyız. Dünyanın en iyi işleyen, en kuşatıcı sosyal destek sistemine sahip ülkelerden biri olarak sosyal yardım bütçesini 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz. Bu tutar bütçemizin yüzde 4,8'ine denk gelmektedir. 2002 yılında yüzde 0,4 olan sosyal yardım ve desteklerin gayri safi yurt içi hasılaya oranını 2026 yılında yüzde 1,2'ye yükseltmiş bulunuyoruz.

Ülkemizde tarımsal hasıla 2002 yılında toplam 36 milyar 9 milyon lira iken 2024 yılında 2 trilyon 428 milyar liraya çıkmıştır. Dünya Bankası Tarımsal Hasıla Verileri'ne göre ülkemiz Avrupa'da 2002 yılında 24,5 milyar dolar ile İtalya, Fransa ve İspanya'nın arkasında 4'üncü sırada iken 2024 yılında 74 milyar dolar ile 1'inci sıraya yükselmiştir. 2026 yılında bütçemizden tarıma 888 milyar lira kaynak ayırıyoruz.

2026 yılında savunma harcamalarında kullanılmak üzere 1 trilyon 202 milyar lira, iç güvenlik için 953 milyar olmak üzere toplam 2 trilyon 155 milyar lira ödenek öngörülüyor.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye küresel rekabet gücünü artırma yönündeki kararlılığını sürdürmekte olup bunun somut göstergesi olarak millî gelirimiz de artmaya devam ediyor. Ekonomik büyüklüğümüz 2024 yılı itibarıyla 1,3 trilyonun üzerine çıkmıştır.

Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; Türkiye artık Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu vizyon ve Cumhur İttifakı'nın güçlü dayanışması sayesinde hedeflerini birer birer aşmakta ve önemli başarılara imza atmaktadır. 2003'ten önceki otuz yılda sadece 15 milyar dolar yatırım alan Türkiye AK PARTİ döneminde bugüne kadar yaklaşık 282 milyar dolar doğrudan yatırım çekmiştir. 2002 yılında ülkemizde yalnızca 5.600 uluslararası sermayeli şirket faaliyet gösterirken bugün ise 87 binden fazla çok uluslu şirkete ev sahipliği yapıyoruz. Türkiye artık bu şirketlerin üretim faaliyetlerinin araştırma geliştirme merkezleri, tasarım ekipleri, satın alma ofisleri, lojistik üsleri ve bölgesel üretim merkezleriyle desteklendiği bir ekonomik merkeze dönüşmüştür. Hükûmetlerimizin uyguladığı politikalar sayesinde sayıları 369'u aşan organize sanayi bölgeleri ve 52 endüstri bölgesiyle Türkiye artık üretim üssü hâline gelmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın büyük çaplı ekonomik projelerin uygulanmasını bizzat takip etmesi ve yurt dışı gezilerinde de iş insanlarımıza yer açması, onları davet etmesi ve uluslararası ticari bağlantılara destek olması da ihracat performansımızı güçlendirmiştir.

Yürütülen ihracat seferberliğiyle kısa sayılabilecek bir sürede Türkiye önemli ihracat eşiklerini aşmayı başarmıştır. İhracat odaklı üretim yapımız sayesinde 2025 yılında ihracatımız yıllıklandırılmış 270 milyar doları aşarak yeni bir rekora ulaşmıştır. Diğer taraftan, KOBİ'lerimize verdiğimiz destekler sayesinde Anadolu'daki birçok KOBİ ilk defa dünya pazarına ihracat yapan aktör hâline gelmiştir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ olarak yirmi üç yıldır Türkiye'nin her alanda sıçrama yapması için gerekli altyapıyı oluşturmuş durumdayız. Türkiye Yüzyılı'nda yerli ve millî, yenilikçi ve yeşil üretim ekonomisi anlayışıyla, millî teknoloji hamlesinin desteğiyle sanayiden tarıma her alanda dünyadaki rekabet gücümüzü artıracağız.

Peki, bu güç nereden geliyor değerli arkadaşlar? Bakın, Dünya Fikri Mülkiyet Göstergeleri 2025 Raporu'na göre Türkiye, tarihinde ilk kez en büyük 20 patent ofisi arasında yer almıştır. Sıralamada 23'üncü sıradan 18'inciliğe yükselen Türkiye, tarihinde ilk kez dünyanın en büyük 20 patent ofisi arasına girdi; bu gurur verici bir durum. Aynı rapora göre, 2024 yılında yapılan 10.004 yerli patent başvurusuyla dünya sıralamasında 12'den 10'uncu sıraya yükseldik. Yine, aynı yıl 41.875 yerli tasarım başvurusuyla dünya 3'üncüsü olduk. Ayrıca, patent iş birliği anlaşması kapsamında yüzde 26,1'le kadın buluşçu oranında dünyada ilk sırada yer aldık. İleri teknolojiye dayalı, yüksek katma değerli, istihdamı artıran üretim alanlarını destekleyerek Türkiye'yi küresel sanayi ve ticaret merkezlerinden biri hâline getirdik.

Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; size gelişmiş ve gelişmekte olan bazı ülkelerin bütçe büyüklükleri, ayrılan paylar ve karşılaştırılan bazı rakamlardan bahsetmek istiyorum. Öyle ya, 2020 yılından itibaren gerek tedarik zincirinin bozulması gerekse de pandemi sürecini yaşadık. O günden bugüne Almanya, Japonya, Güney Kore, Arjantin ve Türkiye kıyaslamasını sizlere izah etmeye çalışıyorum. Türkiye'de ve diğer ülkelerde 2020 ve 2026 yılları arasında yani Almanya, Japonya, Güney Kore, Arjantin, Güney Afrika arasında ABD doları cinsinden bütçe büyüklüklerinin değişimine bakıldığında, Türkiye'nin bütçe büyüklüğünü 2020 yılından bu yana yüzde 164,6 oranında artırdığını ve bütçe artışı bağlamında bu ülkelerin önünde olduğunu görüyoruz. Yine, seçilmiş ülkelerde 2026 yılı bütçesinde eğitime en fazla kaynak ayıran 2'nci ülke yüzde 15,3 payla Türkiye olmuştur. Yine, seçilmiş ülkeler arasında Türkiye, Almanya'dan sonra 2'nci gelerek toplamda bütçesinin 11,4'ünü savunma sanayisine ayırmıştır. Seçilmiş ülkeler arasında tarıma en fazla kaynak ayıran ülke yüzde 4,7'yle, 888 milyar TL'yle Türkiye olmuştur. Daha pek çok başlıkta benzer bir durum söz konusudur. Görüldüğü üzere, bütçemiz, gerek büyüklüğü gerekse de alanlara ayrılan payla bu yüzyılı da Türkiye Yüzyılı yapmak üzere hazırlanmış bir bütçedir.

Değerli Başkanım, saygıdeğer milletvekillerim; ekonomiyi, bütçeyi, o bütçede neler yapacağımızı anlattık. Belki verdiğim rakamlar sizleri sıkmış olabilir ama sıkılmayın, bu rakamlar ülkemizin yeniden inşası ve geleceğe hazırlanmasında kırdığımız büyük rekorların altında yatan rakamlardır.

Biz bu gerçekliği, AR-GE'yi, patenti, markayı, OSB'yi yani ülkemizin kaynaklarını, ekonomik büyüklüğünü konuşurken ve bu konuşmalarımızı bilimsel veriler ışığında anlatırken biraz önce Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanını dinledik, birinci cümlesine şöyle başlamıştı, demişti ki: "Yürütmenin temsilcisi Cumhurbaşkanı nerede?" İç Tüzük 62'nci Madde: "Bütçe sunuş konuşmasını Yürütme adına Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bir bakan yapar. Bütçe ve kesinhesap kanun tekliflerinin görüşüldüğü Genel Kurul oturumlarına Yürütme adına Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar katılabilir ve görüş bildirebilir." Dolayısıyla İç Tüzük kapsamı içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve ilgili Bakanları görevlendirmişler ve İç Tüzük bağlamında da bu görüşmeleri yapıyoruz. Sayın Özgür Özel'in ne maksatla bunu arzu ettiğini bilmiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız, uluslararası diplomatik ilişkiler bağlamında, Türk Devletleri Teşkilatının üyesi Macaristan'ın Başbakanını İstanbul'da ağırlıyor ve birçok uluslararası sözleşmeye de imza atıyor, bunu hatırlatarak başlıyorum.

İki: Dedi ki Sayın Özgür Özel: "Bütçeler kurumların aynalarıdır." Sadece bakanlıkların mı, Cumhurbaşkanlığının mı, mesela belediyelerin aynaları mıdır Sayın Özel? Bütçeler belediyelerin aynaları mıdır? Peki, bakalım, biraz sonra anlatacağız.

Şimdi, aynı zamanda bütçe görüşmeleri de bizim aynamızdır değil mi Sayın Özel? Mesela, 2021 bütçesini görüşüyoruz, 2020 yılında. Tam bugünlerde, 2020 yılında bütçe görüşmelerinde 2021 bütçesini görüşüyoruz. Sayın Genel Başkanınız o zaman farklı bir arkadaşınızdı, aynen şu cümleyi kurdu, bakın, tutanaklardan okuyorum: "Unuttunuz mu? Bakın, hatırlatıyorum, Sakarya Tank Palet Fabrikası bedavaya verildi, peşkeş çekildi. Bari bir oyuncak tank alsalardı, nerede bu tank ya?" demişti ve konuşmasının tam on dakikasını buna ayırmıştı. Ne oldu şimdi, beş yıl geçti, değil mi? O sözleri unuttular. Sakarya Arifiye'deki Tank Birinci Ana Bakım Fabrikasında... Yıllarca konuşuldu bu, devamında devam etti.

MURAT EMİR (Ankara) - Kaç yıl sonra yaptınız? Kaç yıl sonra yaptınız?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - "Peşkeş çektiniz, onu sattınız, bunu sattınız."

MEHMET BAYKAN (Konya) - Hayırlı olsun diyen olmadı.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bir gurur duyun ya! (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Özgür Özel Bey TUSAŞ'a gitti, değil mi? Orada KAAN'ı gördünüz, gurur duydunuz. Özgür Özel Bey diğer arkadaşlara göre daha mantıklı cevaplar veriyor, tebrik ediyorum, demişti ki: ASELSAN'da -mesela gurur duyuyoruz da- otuz yıl sonra bir şeyler ürettik değil mi arkadaşlar? Mesela, ASELSAN şu anda Çelik Kubbe'yi üretiyor, Türkiye'nin çok katmanlı hava savunma sistemini üretiyor. Peki, ASELSAN ne zaman kurulmuştu Sayın Özel? 1974-1975 değil mi? Allah Allah "Ya, kırk beş yıldır niye üretilmedi acaba bunlar?" diye soralım mı? (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Arkadaşlar, gurur duyun. Bakın, burada biz sadece tank üretmiyoruz.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - ASELSAN'ın birikmiş emeğine saygısızlık yapıyorsunuz.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Evet, çok yazık.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Birikmiş... Ha, o zaman Sayın Murat Emir, evet...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Türkiye'de ilk 100'de 4 tane firma var, bunlardan yalnızca 1'i sizin zamanınızda kuruldu. Yazık! Yazık!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Tabii, o zaman ASELSAN'da çalışan bir arkadaşı, mühendisleri çağırın, o birikmiş emeklerin nasıl şimdi değerlendirildiğini görün.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - ASELSAN zamanında çok şey yaptı.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, arkadaşlar, çok net söylüyorum: Bizim bu ülkenin kazanılmış her türlü değerine saygımız var, hiçbir ayrım yapmıyoruz ama sizin saygınız yok, olmadı.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Senin saygın yok, senin! Biz saygı duyuyoruz da sen kendi...

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Tabii(!)

Saygınız olsaydı bu fabrikayı gören bir Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının "Arkadaşlar, sizden özür diliyorum. Biz beş yıl önce böyle laflar ettik, biraz haddimizi aştık ama ülkemiz böyle bir değer kazandı, Arifiye'nin 5 kat büyüklüğünde dev bir askerî sanayi tesisi kazandı." demesini beklerdik. Nerede! (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MEHMET BAYKAN (Konya) - Bırakın onu, paylaşan olmadı Sayın Başkan.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Nerede! Bu kafa değişik bir kafa! Nerede!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, değerli arkadaşlar, şimdi, dedik ya bu bütçeyle neler yapıyoruz? Aynamız. Bakın, arkadaşlar, ben TOKİ'de dört yıl görev yaptım. Allah gani gani rahmet eylesin, 1983 yılında rahmetli Özal'ın teşviki ve emriyle kurulmuş TOKİ, Toplu Konut İdaresi Başkanlığımız.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Daha önce Batıkent vardı ya.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - 2003 yılına geldik, toplam yirmi yıl, AK PARTİ iktidarı devralıyor. Ben de görev aldığımda böyle şeylere meraklıyım. Acaba 1983'ten 2003 yılına kadar, yirmi yılda bu TOKİ ne üretmiş acaba, ortaya ne koymuş dedim. Öyle değil mi? Yani şu anda değerden bahsediyoruz çünkü Sayın Özgür Özel de "Eğer iktidara gelirsek -herhâlde rüyasında gördü- yarın ilk emrimi vereceğim, TOKİ'ye yurtlar yaptıracağım." dedi. Bakın, TOKİ'nin muazzam gücü.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sandıkta gördük sandıkta. 31 Martta gördük, sen merak etme. 31 Mart sandıklarına bak, oradan bir şeyler...

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, arkadaşlar...

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Sandık kâbusunuz oldu.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Toplu Konut İdaresi, 1983'ten

2003 yılına kadar toplam 41 bin bağımsız bölüm konut üretmiş; 1983, tarih 2003, yirmi yıl, 41 bin toplam yani yılda 2 bin konut üretmiş.

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Yirmi yılda sattıklarınızı da söyleyin.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, AK PARTİ'den sonra 2025'e kadar Toplu Konut İdaresi Başkanlığı 1 milyon 740 bin 769 konut üretmiş, 65 bin 858 sosyal donatı rakamına ulaşmış, 1.494 okul üretmiş, 26 üniversite binası yapmış, 270 hastane, 104 sağlık ocağı, 220 öğrenci yurdu binası yapmış, 2.831 ticari iş yeri, 1.337 cami yapmış, 399 kamu hizmet binası, 22 stadyum yapmış.

TAHSİN OCAKLI (Rize) - 2015'te "Yerli ve milli uçak göklerde." dediğiniz afiş vardı, o nerede?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Al, bak nerede.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Göster, göster.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen, 11 ilimizi etkileyen yüzyılın felaketiyle beraber arkadaşlar TOKİ gerçekten gurur duyacağımız, herkesin gurur duyacağı, bizlerin, hepimizin hiç fark etmeksizin, büyük işlere imza attı. Bakın, arkadaşlar, 350 bininci konutu teslim ettik, oradaki aziz hemşehrilerimize, vatandaşlarımıza. Kahramanmaraş'ta...

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Üç yılda yüzde 25'ini teslim ettiniz.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Geleceğim, geleceğim, o yüzde 25'i not al, geleceğim, İzmir'e geleceğim şimdi, 2020'den sonra geleceğim, not al onu.

Hatay ilimizde 96 bin 176 konut, 2.899 iş yeri, Kahramanmaraş'ta, 24 bin791 konutumuz. Hülasa arkadaşlar, bu dev şantiyelerimizde, Allah'ın izniyle, hiç merak etmeyin, birkaç yıl içerisinde AFAD'dan hak sahibi bulunan 458 bin vatandaşımız ve aynı zamanda orada da yine rezerv konutlardaki toplam 120 bin konutumuzu teslim edeceğiz, hiç merak etmeyin arkadaşlar. Biraz böyle göstereyim ki Hatay nereden nereye gelmiş bakın arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Adıyaman İndere, bakın. Özgür Bey, Hatay Antakya'ya iyi bakın. 2017 yılındaydı, TOKİ'de Baş hukuk müşaviriyim, oraya gittim. Emek ve Aksaray Mahallesi... Hataylı vekilimiz var mı?

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Var.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Siz Hataylı değilsiniz, Trabzonlusunuz. Ne biliyorsunuz orayı?

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - "Var mı?" dediniz.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Arkanda, arkanda.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Hatay'ı da biliriz yani sizin gibi oturmuyoruz ki yumuşak koltuklarımızda.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Emek Mahallesi ve Aksaray Mahalleleri... Bizzat toplantıya katıldım, bakın, kentsel dönüşüm için bizzat katıldım. O günkü Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımızın itirazları, engellemeleri ve olayları neticesinde oradaki kentsel dönüşüm iptal edildi. Sonra, 6 Şubat depremleri oldu.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - İmar affından kaç tane bina yıkıldı?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Biraz önce değerli hatiplerimizden bazıları dedi ki: "Efendim, devlet kurumları zorla yıkmalıydı." Değil mi? Tabii, engel oldunuz. Emek Mahallesi ve Aksaray'daki kentsel dönüşüme engel oldunuz 2017 yılında. (CHP sıralarından gürültüler)

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - İmar affından kaç insan öldü orada?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Ama arkadaşlar, Allah'ın izniyle biz Hatay'ı da Adıyaman'ı da Malatya'yı da toplam Bulgaristan büyüklüğündeki tüm deprem bölgesini de -üç beş aya, merak etmeyin- ayağa kaldırdık ve kaldıracağız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Aziz milletimiz bu konuda müsterih olsun.

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Betonu bırakın, betonu! Askerleri neden çıkartmadınız kurtarmak için üç gün boyunca?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, şimdi, arkadaşlar, ben, Özgür Bey'in bazı olaylara yani İBB merkezli... Biraz önce çok üzüldüm, bir hukukçu kimlikli Murat Emir Bey dedi ki: "İftira atarak masumiyet ispatlamaya çalıştın." Çok üzüldüm, keşke iftira atmasaydınız. Masumiyet karinesini şöyle de ispatlayabilirsiniz, bakın, gerek yoktu: Biz, Efkan Bey'in her şeyine kefiliz, samimiyetine, adamlığına.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - İftira atmamak önemli bir konu, önemli bir konu iftira atmamak, siz atmayın, iftira atmamak önemli.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bak, devlet adamlığına, bu FETÖ'yle mücadeledeki yürekli kişiliğine, sadakatine, her şeyine kefiliz! (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MURAT EMİR (Ankara) - Biz de Ekrem İmamoğlu'na kefiliz!

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ekrem Bey'e kefiliz!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Hukukçu kimliğinle şöyle diyebilirsin: "Anayasa amir hüküm kardeşim, 38'inci madde."

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sabahtan beri niye uymuyorsun?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Lekelememe hakkı, başım üstüne; adil yargılanma hakkı, başım üstüne ama iftira atmayacaksın, hukuku konuşturacaksın, yalan asla söylemeyeceksin! (CHP sıralarından gürültüler)

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - İftirayı sen atıyorsun, hâlâ da atıyorsun!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, ben şimdi Özgür Bey'in yaptığının aynısını yapacağım. Şimdi, Özgür Bey -ben o günden sonra basın toplantısında ifade ettim- Silivri'de haftalık malum görüşmesini yaptı, oradan çıktı, bir heyecanla dedi ki: "Arkadaşlar, bekleyin -Fatih için- türf, turp..." bir şeyler dedi orada, "Ne diyor ya?" dedik, Fatih için "Turpun büyüğünü açıklıyorum." dedi. Allah Allah, Fatih, turp falan; herkes karıştırdı tabii, bir şey olmadı.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Taklit mi yaptınız biraz evvel, anlaşılmadı ya, çok iyi bir taklit değildi, zorlama, olmuyor.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Evet, siz biraz sonra tutanaklardan bakar anlarsınız, tutanakları isteyin.

Sonra da grup toplantısına geldi arkadaşlar, bakın, sizin beraber olduğunuz grup toplantısına, hep beraber dinlediniz. Özgür Özel aynen şöyle dedi arkadaşlar grup toplantısına geldiğinde: "Arkadaşlar, Fatih Belediyesindeki çok büyük yolsuzluğu açıklıyorum, büyük turpu açıklıyorum." Neymiş o biliyor musunuz? Fatih Belediyesi tarafından bir spor kulübüne taşınmaz tahsisi yapılmış ama yapılamazmış, yandaşlar da orayı işletiyormuş, tesislerden para kazanıyorlarmış. Diğeri neymiş? Yurt yapmak için bir yer varmış, bu yurt binası yapılmış ama yurt olarak kullanılmıyormuş otel olarak kullanılıyormuş. Arkadaşlar, Özgür Bey'in Fatih'te 1948'den beri faaliyet yürüten toplam büyüklüğü 83 metrekare olan, şu çocuklarımızın, İslam Çupilerin, Ziya Doğanların yetiştiği, yirmi beş yıllık...

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Orayı söylemedi orayı. Orası Spor Toto bayisi görmüyor musun, orayı mı söyledi! Sayın Başkan, orayı mı söyledi?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - O zaman teyit edin, Özgür Bey teyit edin çünkü ben açıklama yaptım. Aynen böyle, dediniz ki: Sayıştay da...

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sayın Başkan, Genel Kurula hitap etse olmaz mı!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Niye biliyor musunuz? Özgür Bey, size verilen notları inceleme imkânınız yok, bunları söylediniz ama ayıplamadınız.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Genel Kurula hitap etse olmaz mı! Uyarın, Genel Kurula hitap etsin, niye sürekli bize hitap ediyor?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - 2026 bütçesinde hiçbir şey yok, bunları tartışıyorsun değil mi!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, arkadaşlar, Özgür Bey dedi ki...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bir şey söyleyemiyorsun, 2026 bütçesinde emekliye bir şey yok, asgari ücretliye bir şey yok, hiçbir şey yok; faiz var... Yazık ya, yazık!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Ama maalesef, bilmiyorsunuz ki, hem AK PARTİ'li hem CHP'li hem MHP'li hem sizin arkadaşların imzasıyla bu yer verilmiş 87 metrekare, burayı itham ettiniz, burayı suçladınız, çok ayıp!

Peki, devam ediyoruz. Ordu'ya gitti her zamanki gibi Sayın Özgür Özel.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sürekli Ordu'ya mı gidiyor?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Çatalpınar ilçemizde akla hayale gelmez bir yolsuzluk yapmışlar, vay hainler, Allah Allah! Biz de dedik ki: Özgür Bey herhâlde bir şey biliyor. Ne ya bu dedik.

(AK PARTİ sıralarından "Ne biliyormuş?" sesleri)

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Çatalpınar Belediyemizi aradım, ben takipçiyim, masumiyet karinesi ya Murat Bey, hukukçuyum ben, öyle hemen bir şeyin üzerine atlamam, iftira da atmam, araştırıyorum. Dedi ki: "Başkanım, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütün belediyelere Çevre Ajansı üzerinden hibe veriyor, bana da 4 milyon TL hibe verdi. Sonra dediler ki vatandaşlar: 'Ya, bazı yolların engebeli olması nedeniyle oranın asfalt olması iyi olur, taş döşemeyin.' Biz de orayı asfalt yaptık, taş döşeyemedik ama asfaltımız yoktu. Biz mevcut -bakın, buraya da taş döşenmiş- Ordu Büyükşehir Belediyesine becayiş yaptık, el değiştirdik." "Çatalpınar'da akla hayale gelmez bir yolsuzluk." Vay, vay, vay(!) (AK PARTİ sıralarından gülüşmeler, alkışlar)

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya, dostum, bir, ayıp oluyor; iki, beceremiyorsun.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, arkadaşlar, bir dakika...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Bak, bir, ayıp oluyor; iki, beceremiyorsun. Zorlama ya, zorlama!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bak, şimdi...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sakin ol, sakin konuş, yakışmıyor yani anlatabiliyor muyum?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Niye heyecanlanayım ya!

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Zorlama yani.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, basit bir soru, Özgür Bey'in bu standart yaklaşımıyla, çok basit, çok basit...

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ya, Sayın Başkan, Genel Kurula hitap etsin. Bakın, sürekli bu gruba soru soracaksa cevaplayalım. Olmaz ki!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, iddianamenin -arkadaşlar söz söylüyor, arkadaşlar da biliyor- tamamını ben hukukçu olarak tam yedi buçuk günde okudum arkadaşlar.

MURAT EMİR (Ankara) - Başka işin yok zaten.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Tabii, sizin gibi sallamak, iftira atmak istemediğim için, yoksa yarım saatte, bir saatte birisinin sözüyle iftira atabilirdim.

MURAT EMİR (Ankara) - Terbiyeli konuş ya! Bari terbiyeli konuş, sallamak ne ya! Yakışıyor mu?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Hayır, öyleydi; yarım saatte cevap veren sallar.

MURAT EMİR (Ankara) - Grup Başkan Vekilisiniz, Grup Başkanısınız; kelimeleri doğru seç, sallamak ne? Yakışıyor mu? Şuradaki milletvekillerinden utan ya! Şu milletvekillerinden utan!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Murat Bey, bir iddianameye yarım saatte cevap veren sallıyordur, okumadan sallıyordur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

MURAT EMİR (Ankara) - Siz bunu hak etmiyorsunuz. Bakar mısınız, Başkanınıza bakın.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, arkadaşlar, şimdi Özgür Bey bizim Fatih Belediyemize "turp" dedi, Çatalpınar Belediyesine öyle dedi.

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Emeklinin, asgari ücretlinin gazabına uğrayacaksınız.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bak şimdi, bir şey göstereceğim.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Anlat, anlat.

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Recep Bey emekliye ne verecek, bir onu anlat.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Arkadaşlar, iddianamede diyor ki Ali Nuhoğlu: "Güllüce Tarıma ait Emirgan'daki her biri 50 milyon dolarlık 3 villayı İmamoğlu İnşaata sadece 15 milyon TL'ye devrettim." Önündeki İBB'ye ait arazi de bu devirden sonra -Emirgan'da 3 tane villa- arkadaşlar, 156 milyon TL'ye kamulaştırıldı. Bakın, ben kimseyi iddia etmiyorum. Şimdi, demin şu yolun 4 milyonluk taşına "organize bir sürü yolsuzluk" diyen Sayın Özgür Özel, her biri 50 milyon dolar değerinde olan bu villaların...

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - 50 milyon dolar kaç para?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - ...şirket sahibi olarak 15 milyon liraya devrini, önündeki şu arsanın 156 milyon TL'ye kamulaştırılmasına ne diyeceğiz? Bakın, ben hiçbir şey demiyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Sallıyorsun, sallıyorsun Başkan.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, arkadaşlar, benim okuduğum iddianamede... Ben kimseye haksızlık yapmak istemem. Gerçekten lekelenmeme hakkı ve masumiyet karinesi çok önemlidir, hiç kimseyi iddia etmiyorum.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Anlatırım sonra böyle, sonra böyle anlatırım; çok, çok, çok nadir bir durum gerçekten.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - İddianamede çok dikkatimi çekti. Sayın Özgür Özel bugün bir kişiden bahsetti, dedi ki... Bir işçi kardeşimizin resmi, "Aylık 73 bin lira alıyor." dedi. Evet, İBB'de çalışan Harita Mühendisi Yakup Öner ayda 73 bin lira alıyor, ikramiyelerinin de 4'ü azalmış, bir yılda kazanacağı para toplam 850 bin lira olmuş ama ne hikmetse bu arkadaşımız bu maaşla bir yılda Sarıyer'de 30 milyon TL'lik dubleks daire... (AK PARTİ sıralarından "Aa!" sesleri, gürültüler)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TAHSİN OCAKLI (Rize) - Araştıralım, nereden buldun yasasını getirin, hadi. Nereden buldun yasasını getirelim...

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bak, tapusu var, tapu var.

BAŞKAN - Sayın Güler...

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Siyasi ahlak yasasını getirelim, yirmi üç yıldır vekillerinizin malvarlıklarını araştıralım.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Arkadaşlar, iddianamede tapu var.

BAŞKAN - Sayın Güler, sözlerinizi tamamlayın.

Buyurun.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, 30 milyon lira daire, kendisine de 15 milyon TL Porsche -bunların kayıtları var- eşinin de 12 milyon liraya Audi Q7; hem MASAK raporunda hem tapu kayıtlarında yer alıyor. Ayrıca, banka hesaplarında 85 milyon lira var. Ben hiçbir şey demiyorum, bakın "Ayda 73 bin lira alan bu harita mühendisi ne yapmış da bunları almış?" Soru bu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Bütün hesaplar incelensin, hadi buyurun.

TAHSİN OCAKLI (Rize) - TRT'de yayınlansın.

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Hodri meydan!

TAHSİN OCAKLI (Rize) - Yayınlansın TRT'de, bunlar cevabını bulsun işte.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın arkadaşlar, şimdi gelelim...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Abdullah Bey, senin ve benim, ikimizin beraber bütün hesapları incelensin, var mısın?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, gelelim...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Senin ve benim bütün hesaplarımız incelensin, var mısın?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Hepsini inceleyelim, varım, varım, varım! (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Hadi, getirin imza atın!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Varım, varım!

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Getirin imza atın! Hadi imza atalım, hadi imza atalım.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Varım, varım!

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Kanun teklifini verdim, imzalamıyorsunuz.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Hepsine varım!

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya, kanun teklifini verdim, imzalamıyorsunuz.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bak, şimdi...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Sadece sen ve ben, ikimiz örnek olalım.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Şimdi, Özgür Bey...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Hadi, hadi!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, arkadaşlar...

BAŞKAN - Sayın Güler...

Arkadaşlar...

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - ...Özgür Bey dedi ki: "Bütçeler, belediyelerin aynaları..."

BAŞKAN - Sayın Güler, bir saniye...

Sayın Güler, lütfen Genel Kurula hitap edin.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Burada olmayan insanlara laf atacağına gelsin biz ikimiz yapalım bu işi.

BAŞKAN - Lütfen Genel Kurula hitap edin.

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Hadi, sen ve ben, bütün malvarlıklarımız araştırılsın, hadi, hadi!

BAŞKAN - Lütfen sözlerinizi tamamlayın, buyurun.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - 5393 sayılı Belediye Kanunu gereğince belediyeler ne yapacak? Kendilerine verdiğimiz bir bütçe var, değil mi? Ne yapacak bunlar?

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Söz verdin Abdullah Güler, senin ve benim malvarlığımızın araştırılmasına beraber imza atacağız, var mısın, var mısın?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın arkadaşlar, iki tane husus; ulaşım...

OSMAN GÖKÇEK (Ankara) - Ya sen belediye arabasına biniyorsun... Eğleniyor muyuz ya? Kornasına basayım mı arabanın, kornasına?

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Hadi sen de gel, sen de atsana! Sen de at da senin de babanın da o söylediklerinin hepsini ağzına tıkacağım senin!

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın, arkadaşlar, iki başlık, ulaşım ve çevre. Bir, ulaşım. Bütçe ya, ayna ya, 2018 yılı sonunda İstanbul'da bilet fiyatları 2,60 TL, otobüs filosunun yaş ortalaması 5-6, İETT'nin toplam borcu 725 milyon TL, ortalama araç sayısı 3.800, halk otobüsler hariç.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Halka diyecek bir şey bulamayınca hikâye anlat.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Peki, 2025'e geldik, hadi bütçe ya...

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Ya, kendi bütçenizden bahsedin.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Otobüs filosunun yaş ortalaması 12-14'e çıkmış, toplam İETT borcu 34 milyar TL'ye çıkmış, tahminî borç 50 milyar TL'ye çıkmış, bilet fiyatı 35 TL'ye çıkmış; nasıl olmuş bu?

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ya, bu asgari ücretlinin durumu ne oldu hiç anlatmayacak mısın? Memurun, emeklinin, işsizin durumu ne oldu ya, hiç anlatmayacak mısın? Ne anlatacaksın ya? Yazık, yazık!

TAHSİN OCAKLI (Rize) - 2026 bütçesinden bahset.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bakın arkadaşlar, evet, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSFALT ve BELTUR'un iflas kararı.

REŞAT KARAGÖZ (Amasya) - Recep Bey asgari ücretliye, emekliye kaç para zam verecek onu söyle?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - 3 milyar 500 milyon TL sermaye artırım kararı talep ediyor. Niye? Yazmışlar ki: "Diğer öngörülemeyen nedenlerle..."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Verin, verin o kadar iftira kolay değil daha süre verin ki bu iftiralara zamanı olsun, verin.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Daha bütçeden bahsedecek, daha emekliden bahsedecek. asgari ücretliden bahsedecek, memurdan bahsedecek, çiftçiden bahsedecek süre verin.

BAŞKAN - Sayın Güler, lütfen sözlerinizi tamamlayın.

Buyurun.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Sayın Özgür Özel TOKİ'ye görev vermişti ya, arkadaşlar...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Süre verin çünkü emekliden bahsetmesi lazım, asgari ücretliden bahsetmesi lazım.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Sayın Özgür Özel, Sındırgı'ya gitmiştiniz ya, TOKİ'ye görev vermiştiniz "Deprem konutlarını izleyeceksiniz." diye. Biz de size...

GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Vatandaş asgari ücrete ilişkin, emeklilere ilişkin bir laf duymak istiyor.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Ya, bir sus be kardeşim ya!

(AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, bir dakika.

Böyle böyle bir müzakere usulü yok, sabaha kadar...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Evet, söyleyin Genel Kurula hitap etsin, böyle bir şey var mı! Bir saattir uyarmıyorsunuz!

BAŞKAN - Lütfen susar mısınız. Siz, bir sakin olun.

Değerli arkadaşlar, AK PARTİ Grubundan ve CHP Grubundan sakin olmalarını istirham ediyorum. Sayın konuşmacıdan Genel Kurula hitap etmesini rica ediyorum ve son bir dakikasını başlatıyorum.

Buyurun lütfen.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Ben iddianameye karışmıyorum. İzmir'de yargılananlar, suçlular cezasını alacaktır ama 4 bin kişi var orada mağdur. Bakın, İzmir Bayraklı'da, Çiğli'de de ve aynı zamanda Uzundere'de kilit vurdunuz.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Yapılıyor, yapılıyor.

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Bu konutlar sizlerin mağdur ettiği insanlar; 4 bin insan. Eğer bu insanlara kulak veriyorsanız, TOKİ'yi izleyeceğiniz yere burayı izleyin, belediyelerinizi izleyin. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar; CHP sıralarından gürültüler)

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Emekli maaşları kaç para olacak?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - İnsanlara söz vermişler "Toplu konut yapacağız." diye, kapılarında kilit var. Bakın, Bayraklı depremi sonrası ben Deprem Araştırma Komisyonundaydım. Bakın, İzmir'de teslim edilen konutlarımız. Lütfen, 4 bine yakın insanların mağduriyetlerini giderin.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Asgari ücret kaç para olacak asgari ücret?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Nerede arsalar? Paralarını aldınız, nerede arsalar? Devlet bunu yapar mı?

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Anlatacağımız daha çok şey var ama bununla yetiniyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ABDULLAH GÜLER (Devamla) - Yüce Genel Kurulu saygıyla selamlarken 2026 bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum ve aynı zamanda emeği geçen arkadaşlarımıza teşekkürlerimi arz ediyorum.

Saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar)