| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 30 |
| Tarih: | 12.12.2025 |
MHP GRUBU ADINA SAFFET SANCAKLI (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, Çok Değerli Bakanlarım ve Bakanlığın değerli bürokratları ve televizyonları başında bizleri izleyen büyük Türk milleti; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Spor insan hayatı için çok önemlidir. Kim olursak olalım, hangi mevkide olursak olalım iki şeye ihtiyacımız var: Birincisi, ruh sağlığı; ikincisi, beden sağlığı. Toplumun bütün kademelerine spor yaptırmalıyız ki hem bu ruh sağlığını hem beden sağlığını sağlayalım.
Spor yapmanın faydaları: İlk önce kalp sağlığına iyi gelir, yaşam kalitesini arttırır, cildi güzelleştirir. Düzenli spor stres seviyesini düşürebilir ve sakinleştirir. Kişinin kendine güvenini artırır, ruh hâlini iyileştirir. Düzenli spor vücudun kalori yakmasına neden olur, metabolizma hızını artırarak bireyi formda tutar, enerji seviyesini artırır, uyku kalitesini artırır. Türkiye'de spor kültürü gelişimi için öncelikle en önemli unsur, toplumun en küçük yapı taşı olan çocuklarımızdan başlamalıyız.
(Uğultular)
HÜSEYİN YAYMAN (Hatay) - Anlaşılmıyor Başkan.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Sancaklı.
SAFFET SANCAKLI (Devamla) - Tüm bireyler spor konusunda bilinçlendirilmeli, bunun için sürekli olarak etkinlikler düzenlenmeli, sportif aktiviteler teşvik edilmelidir. Okul eğitiminde spora, spor ahlakına önemli bir yer açılmalıdır. İnsanın ilk eğitim aldığı yer olarak anne ve babadan aldığı eğitime önem verip bu konuda ebeveynleri bilinçlendirerek etkinlikler düzenlenmeli. Çocuklarımızı okulun ilk evresinden tutun, okulun son evresine kadar sürekli olarak sporla buluşturmalı ve spora teşvik etmelidir. Sportif eğitmen açığının iyi eğitimli elemanlarla kapatılması gerekmektedir. Bu konuyu da BESYO mezunu olup iş bekleyen gençlerimizle giderebiliriz.
Ayrıca, yerel yönetimlerin de spor kültürü adına çalışmalar yürütmesi ve aktif olarak rol alması gerekmektedir, hatta tüm basın, yayın ve kuruluşların spora dâhil olması ve spora teşvik edici yayın ve programlar yapması daha doğru olacaktır yani kısacası, sağlıklı yaşam için mutlaka spor yapmalıyız.
Değerli milletvekilleri, çağımızın, 21'inci yüzyılın bir hastalığı var, bunu birkaç defa daha dile getirdim ama kısaca da olsa bir kez daha gündeme getirmek istiyorum. 21'inci yüzyılın en büyük problemlerinden bir tanesi de şüphesiz hareketsiz yaşam ve obezitedir.
(Uğultular)
SAFFET SANCAKLI (Devamla) - Arkadaşlar, bir müsaade eder misiniz ya, konsantremiz bozuluyor. Lütfen, rica ediyorum ya. Burada konuşan adam konsantre olamıyor, yanlış şeyler söylerim, ayıp olur sonra.
21'inci yüzyılın en büyük problemlerinden bir tanesi de şüphesiz hareketsiz yaşam ve obezitedir. Obezite, genel olarak vücuda besinlerle alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olmasından kaynaklanan ve vücut yağ kitlesinin yağsız vücut kitlesine oranla artmasıyla açıklanan kronik bir hastalıktır. Günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda harcanamayan enerji vücuda yağ olarak depolanmakta ve obezite oluşumuna neden olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü obeziteyi en riskli 10 hastalıktan 1'i kabul ederken yine aynı örgüt tarafından yürütülen araştırmalarda obezitenin kanserle yakın ilgisi olduğu belirtilmiştir. Geçen günlerde Sağlık Bakanımız Sayın Memişoğlu bu konuda açıklamalarda bulundu, takip ettiniz mi bilmiyorum, durum çok vahim arkadaşlar. Kendisi şöyle söylüyor: "Toplumun sadece yüzde 30'u ideal kiloda, yüzde 70'i ya aşırı kilolu ya da obez." Bu durumun sebepleri, en önemli sebepleri kötü beslenme alışkanlığı ve hareketsiz yaşam. Pandemiden belki bir ay önce burada bununla ilgili yaptığım bir konuşmada, arkadaşlar, bu yüzde 70'lik oran yüzde 65'ti yani her sene yüzde 1 puan artıyor, beş senede 5 puan artmış, yüzde 70'e gelmiş. Böyle devam ederse, eğer buna önlem almazsak, beslenmemizi düzenlemezsek, spora başlamazsak, spor yapmazsak on sene sonra yüzde 80, yirmi sene sonra yüzde 90'a ulaşacak; bu da Türk toplumu için facia bir durum.
Tabii, aynı şekilde, Alpay da burada, beraber bir teklif yapmıştık. Ben bunu anlatırken Meclisteki arkadaşlar "Kaptan, o zaman bize spor yaptır, Mecliste başlayalım spora da örnek olalım." dedi ve -bir ay önce falandı pandemiden- ben de espri yaptım, dedim ki: "Millî oyuncular size hocalık yapacak, hatta para da almayız. Buyurun başlayalım." Bu teklifi bir daha yeniliyorum -şimdi bütçede olmaz; erken başlıyor, geç bitiyor- yılbaşından sonra, istiyorsanız haftada 1 gün sabah 08.00'de toplanalım burada, yürüyüş yapalım, kültür fizik yapalım, bisiklet getirelim, bisiklete binelim ve hem spor yapalım hem de istiyorsanız Türkiye'ye örnek olalım. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)
Bunun için, Alpay, hazırız, değil mi?
FEHMİ ALPAY ÖZALAN (İzmir) - Beraberiz.
SAFFET SANCAKLI (Devamla) - Teklifi yapmıştık, bir daha yenilemiş olalım biz teklifi arkadaşlar.
Şimdi, değerli milletvekili arkadaşlarım, müsaadenizle, biraz da şu anda güncel olan ve gündemi meşgul eden şike ve bahis operasyonlarıyla ilgili konuşmak istiyorum. Şike ve bahis operasyonu başladı ama tam olarak da herhâlde bu konuda net olarak toplum olarak da bilgimiz yok. Bunu ikiye ayırmamız gerekiyor. Bir tanesi, legal bahis dediğimiz, Türkiye Cumhuriyeti devletinin izin verdiği ve Türkiye'de herkesin oynayabileceği bir legal bahis var. Burada sadece kimler oynayamaz: Türk Futbol Federasyonuna bağlı futbolcular, teknik direktörler, kulüp başkanları, yöneticiler, menajerler ve hakemler oynayamaz. Oynarsa talimatnamede diyor ki: "Üç ay ile bir sene arasında ceza alırsınız." Zaten hakemlerimiz de üç ay ceza aldığı zaman da hakemlik hayatı bitiyor.
Şimdi, bu bahis operasyonu başladı, çok vahim durum arkadaşlar.
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Hangi dönemde büyüdü Sayın Vekilim bunlar?
SAFFET SANCAKLI (Devamla) - 3.700 tane profesyonel futbolcu var Türkiye'de. Bu, Süper Lig, 1. Lig, 2. Lig ve 3. Lig; 3.700. Bunun 1.024'ü bahisten Disiplin Kuruluna giderek ceza aldı -bir de geçen gün, 22 kişi daha var- 1.000'in üstünde futbolcu bahis oynuyor arkadaşlar. Hakemlerimiz var, 571 hakemimiz var profesyonel, bunların 149'u ceza aldı yani yöneten hakemler, maçta hakemlik yapanlar bahis oynuyor arkadaşlar yani neredeyse üçte 1. Bu çok kötü bir durum, çok vahim bir durum ve bunun Futbol Federasyonuyla alakası var, idari ceza aldı bunlar; hakemler bir daha hakemlik yapamayacak, futbolcular da işte, aldıkları ceza süresi bittiği zaman dönecekler.
Ama bundan daha kötü bir durum var: Yasa dışı bahis. Yasa dışı bahis direkt şike ve kara parayla alakalı. Nisan ayında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı başlattı bu operasyonu, bu soruşturmayı, daha sonra da İstanbul'a kaydırdılar ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bu konuda operasyona başladı ve bazı şeyler açıklandı ve şu anda bildiğiniz gibi, futbolcular, kulüp başkanları ve çeşitli, bu konuda futbolu içinde olan bazı arkadaşlarımız da cezaevinde. Bu operasyonlar da yeni başladı, önümüzdeki günlerde göreceksiniz, bu operasyonlar devam edecek ama çok vahim bir durum var, şöyle: Bu yasa dışı bahis işinde öyle bir organizasyon yapmışlar ki yani bir örümcek ağı gibi, ahtapot gibi her taraftan sarmışlar. Bunların merkezleri yurt dışında -bu siteler- fakat bunların Türkiye içinde taşeronları var, bunların vasıtasıyla işlemler yaptırıyorlar; bunlar oynatanlar. Peki, bunu oynadıktan sonra bu parayı ne yapacaklar? Çünkü parayı biraz sonra açıklayacağım, herhâlde çok şaşıracaksınız, ben de bu düzeyde olduğunu bilmiyordum. Sonra bu paraları nasıl aklıyorlar? Televizyonlarda görmüşsünüzdür, hesabını kullandıran özellikle genç kesim var, kendi banka hesaplarını kullandırıyorlar, bunlar o bankalara yatırıyorlar o paraları, ta ki MASAK operasyon yapıp o arkadaşları tutuklayana kadar veya gözaltına alınana kadar bu aylarca sürebiliyor, yıllarca sürebiliyor ve buraya yatırıyorlar paraları, o hesap sahiplerine de bir aylık bir para ödüyorlar; bir tanesi bu. İkincisi, çeşitli şirketler üzerinden aklıyorlar bu paraları; finans şirketleri, işte televizyonlarda da gördük, güzellik merkezleri, inşaat şirketleri gibi birçok şirketten bunu aklıyorlar. Daha sonra, bu toplanan paraları yurt dışına götürmek lazım, bunları da alıyorlar, ağırlıklı kriptoyla ve biraz da altınla yurt dışına kaçırıyorlar. Peki, bu rakamlar kaç para acaba, biz neyden bahsediyoruz? Türkiye'deki yasal bahis 16 milyar dolar yani herkesin oynayabileceği, devletin de izin verdiği yasal bahis 16 milyar dolar fakat yasa dışı bahsin rakamı arkadaşlar 85 milyar ile 100 milyar dolar arasında; 100 milyar dolar. Bütçe görüşüyoruz şimdi, bu bütçe görüşmelerinde 100 milyar doların ne manaya geldiğini herhâlde hepimiz tahmin edebiliyoruz ve bu her sene... Bu 50 milyardı 60'a çıktı, 70'e çıktı, en son aldığım rakamlar 85 milyar ile 100 milyar dolar arasında. Burada vahim bir durum var, buna bizim müdahale etmemiz lazım ki başladı müdahale ve sonuna kadar da gideceğini düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız ve liderimiz Sayın Devlet Bahçeli bu konuda çok ciddi açıklamalar yaptı, destek verdi ve sonuna kadar gideceğini söyledi. Benim de kısa bir süre önce Sayın Bakanımızla yaptığım bir görüşmede de aynı şeyi kendisi de dile getirdi. Bu işte sonuna kadar gidilecek arkadaşlar. Bu iş öyle vahim bir hâle gelmiş ki oyuncular var, antrenörler var, masörler, malzemeciler var arkadaşlar. Peki, bu kadar şeyin olduğu yerde kulüp başkanları, kulüp yöneticileri var mı? Maalesef var. Bu yasa dışı bahsi oynatmak için, bu paraları çevirmek için, rant sağlamak için kulüp satın alıp bu işi organize eden beyefendiler var. Bu operasyon başladığında 20'ye yakın kulüp başkanı, 20'ye yakın kulüp başkanı istifa etti hemen, onlarca yönetici istifa etti ama bunlar kurtulacağını zannediyorsa yanılıyorlar çünkü bu soruşturma "Son beş yıl içerisinde kim ne yaptıysa cezasını çekecek." soruşturması yani geçmişe, beş sene geriye doğru gidiliyor. Bu arkadaşlar istifa ederek kurtulacaklarını zannediyorlar, kurtulamazlar; bunlar Allah'ın izniyle cezasını çekecekler çünkü bu futbol tertemiz olması gereken bir şey, bunu kim kirletiyorsa cezasını çekecek.
Tabii, bu operasyonların ana fikri Türk sporunu temizlemek ve önümüzdeki yıllarda Türk sporunu daha saygın bir konuma getirmek. Uluslararası alanda, fair play ölçülerinde daha büyük başarılara imza atılmasını sağlamak için yapılıyor bu operasyonlar çünkü bu İtalya'da yapılmıştı bir yirmi sene önce bu "Temiz Eller" operasyonu, şimdi de Türkiye'de yapılıyor ve göreceksiniz, bu Türkiye örnek olacak ve Avrupa ülkelerine de sıçrayacak, çok yakında hep beraber basında bunu göreceğiz.
Şimdi, tabii, bu operasyon yapılıyor, ciddi destek var Ankara'dan, Cumhur İttifakı'ndan, siyasetten ama bu işin lokomotifliğini İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yapıyor, bu soruşturmayı başlattı ve devam ediyor. Aynı zamanda, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve Yönetim Kurulu da soruşturmaya büyük katkı veriyor ve büyük bir cesaret örneği gösteriyor arkadaşlar, bugüne kadar kimse buna cesaret edemedi. Onun için, ben bu arkadaşları hem Cumhuriyet Başsavcılığını hem de Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve yönetimini de tebrik ediyorum. Yani işin neticesinde bu rakamlar -tabii, çok vaktimiz yok, daha fazla da uzatamayacağım ama- o kadar ciddi rakamlar ki bunun mutlaka çözülmesi lazım. Sadece sinekleri, sivrisinekleri öldürmek, kaçırmak değil de bataklığı kurutmak zorundayız. Bu işin baronları var, bu işin uluslararası alanda çok büyük rant çeviren insanları var, bunlar güçlü insanlar, doğru, bunların gücü var, uluslararası gücü var, paraları var ama bunların her birinin gücü ne kadar olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti karşısında bir sivrisinekten farkı yoktur arkadaşlar. Onun için Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir ve bunu mutlaka ve mutlaka çözmemiz gerekiyor.
Burada biliyorum ki hiçbir siyaset gözetmeksizin, hiçbir parti gözetmeksizin bu işe herkes destek veriyor ama burada kamuoyundan bir ufak ricam daha var. Bu operasyon başladı, işte, çeşitli takımlardan, "büyük takımlarımız" diye tabir ettiğimiz takımlardan da bazı soruşturmalar var oyuncularla ilgili, tutuklanan arkadaşlar da var. Özellikle sosyal medyada ve taraftar boyutunda işi şuna getirmeye çalışıyorlar: "İşte, benim takımın oyuncusunun çok suçu yok, bak, karşıdakinin daha fazla suçu var." bu taraf da diyor ki: "İşte, senin suçun daha fazla..." Arkadaşlar, böyle bir şey yok, daha fazla, daha az suç diye bir şey yok. Eğer Türk futbolunda birileri şike yapıyorsa, doğal olarak bu şikeden dolayı rant elde ediyorsa o zaman bizim ne günahımız var? Maç oluyor burada, dışarıda bir derbi maçı oluyor, burası boşalıyor, komple dışarı herkes maç seyretmeye gidiyor, kendi taraftarını destekliyor, bütün hafta bunun yorumu yapılıyor, uykusuz geceler geçiriliyor, millet maça gidiyor, tezahürat yapıyor, kalp krizi geçirecek neredeyse millet; sahada 2, 3, 5 oyuncu bahis oynamış, şikeye karışmış ve biz de maç seyrediyoruz arkadaşlar, bu mutlaka temizlenmeli.
Ben, beni dinlediğiniz için teşekkür ediyorum. Bütçemiz hayırlı uğurlu olsun.
Hepinize saygılar sunuyorum, sağ olun. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)