GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BİLGİ TOPLUMU OLMA YOLUNDA BİLİŞİM SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞ-MELER İLE İNTERNET KULLANIMININ BAŞTA ÇOCUKLAR, GENÇLER VE AİLE YAPISI ÜZERİNDE OLMAK ÜZERE SOSYAL ETKİLERİNİN ARAŞTIRILMASI AMACIYLA BİR MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILMASINA İLİŞKİN ÖNERGELERİN ÖN GÖRÜŞMELERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:68
Tarih:21.02.2012

MHP GRUBU ADINA REŞAT DOĞRU (Tokat) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; İnternet bağımlılığıyla ilgili verilen araştırma önergeleri üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, İnternet bağımlılığı ve bilişim sektörleri, bilişim sektörünün birçok sorunu vardır mutlaka; çözülmesi de gereken çok önemli konuları beraberinde taşıyabilir. Ancak şu anda ülkemizin en önemli konusunun başında ben bağımlılık olduğunu düşünüyorum.

Bağımlılık dediğimiz zaman, bunun içerisine madde bağımlılığı, İnternet bağımlılığı gibi, cep telefonu bağımlılığı gibi çeşitli şeyleri sayabiliriz. Ancak tabii, madde bağımlılığına şöyle bakmış olduğumuz zaman, ülkemizde son zamanlarda çok ciddi oranda, hatta ülkemizin dışında da, dünyanın her tarafında çok ciddi oranda bir madde kullanımının almış başını gitmekte olduğunu görüyoruz. Bunun içerisinde sigara, alkol, uyuşturucular sayılabilir. Ancak şurası da bir gerçektir ki bunların yanında en önemli bağımlılık olarak da karşımıza çıkan İnternet bağımlılığıdır. İnternet bağımlılığı, diğer bağımlılıklar gibi hastalıktır. Bu hastalık öyle bir hastalıktır ki sadece kendisini ilgilendiren yani çocuğu veyahut aileyi ilgilendiren bir hastalık değildir; ailelerin içerisindeki anne babayı ilgilendirir, kardeşleri ilgilendirir, hatta akrabaları da ilgilendirir. Çocuk şayet öğrenciyse okulda başarısız bir konuma gelmiştir, başarısıyla ilgili çok ciddi sorunlar vardır. Çocuk okulundan evine geldiği zaman, bir sürü sorunların yanında, yani hemen bir anda kalkıp İnternet'in başına oturur ve saatlerce bunun içerisinde kalır ve -çocukların en fazla oynamış oldukları çocuk oyunları vardır- çocuk oyunlarına takılır, derslerini bir kenara bırakır, iletişimini bir kenara bırakır ve beraberinde de bir sürü sorunla karşı karşıya kalır.

Meclisimizin böyle önemli bir konuyu, İnternet bağımlılığıyla ilgili konuyu gündeme getirmiş olmasını çok önemsiyorum. Tabii, aynı konuyu, madde bağımlılığı üzerinde de yapması gerekirdi. 23'üncü Dönemde madde bağımlılığıyla ilgili olarak çok önemli bir komisyon kuruldu ve komisyon ciddi manada, çok önemli çalışmalar yaptı ve akabinde de, o çalışmasıyla beraber de, çok ciddi manada da, aşağı yukarı iki bin sayfayı bulan, hatta daha da büyük sayfaları bulan çok önemli raporlar hazırlandı ve raporlar bir kenara kondu. Bu raporlarla ilgili olarak ben de o komisyonun bir üyesi olarak zaman zaman konuyu gündeme getirdim ve raporların çıkan sonuçlarını en azından Türkiye Büyük Millet Meclisine taşıyarak burada kanunların çıkmasını ve o komisyonun aylarca ve günlerce çalışmalarının eserinin bir ortaya konulması noktasında mücadele verdim. Hem 23'üncü Dönemde hem de 24'üncü Dönemde zaman zaman kanun tekliflerini buraya da getirdim, hatta 37'nci maddeyle ilgili olarak da konuşmalar yaptım ve kanun tekliflerinin Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemine gelmesi noktasında da çalışmalarda bulunduk. Ancak, ne oldu? Türkiye Büyük Millet Meclisi, aylarca uğraştırarak hazırlatmış olduğu araştırma komisyonu raporlarının hiçbirisini gündeme almadı.

Değerli milletvekilleri, tahmin ediyorum ki İnternet bağımlılığıyla ilgili de şimdi komisyon kuruyoruz. Bu kurmuş olduğumuz komisyon da çok önemli çalışmalar yapacak ama o çalışmaların akabinde yine çok önemli sonuçlar ortaya çıkarılacak ve o sonuçlardan ortaya konan neticeleri de buraya getireceğiz ve burada Adalet ve Kalkınma Partisinin oylarıyla reddedilecek. Çünkü, madde bağımlılığıyla ilgili konular buraya getirilmiş ve çok önemli konular olmasına rağmen, hatta zaman zaman da işte "Muhalefet öneri getirmiyor." denmiş olmasına rağmen, öneriler getirdik ve önerilerimizin hepsi, burada savunulmasına rağmen, maalesef sizlerin de oylarıyla yani iktidarın oylarıyla reddedilmiştir. Korkarım ki aynı konu İnternet bağımlılığıyla ilgili komisyonun oluşmasıyla beraber oluşacak olan veya oluşmuş olan, ortaya çıkmış olan neticelerle ilgili de olacaktır.

Sayın milletvekilleri, İnternet bağımlılığı çok önemlidir, hele de önümüzdeki yüzyılda ben çok önemli olacağını düşünüyorum. Çocukların başarısızlığı yanında, hatta ailelerin boşanma sebeplerinin başında da İnternet bağımlılığı gelmektedir. Şöyle etrafımıza bir bakmış olduğumuz zaman, İnternet bağımlılığıyla ilgili öğrencileri birçok ailenin içerisinde görebiliriz. İnternet bağımlılığından dolayı ilişkilerin koptuğunu, aile içerisinde ilişkilerin koptuğunu, hatta aile insanlarının dışarıya bile açılmamış olduğunu görürsünüz. Yani soru ve konu çok önemli bir şekilde almış başını gidiyor. İşte bu manada bu komisyonun ve bu konunun burada güdeme gelmiş olmasının çok önemli olduğunu ifade etmek istiyorum. Gerçi geç de kalınmış bir konudur. Bakınız, daha önceki zamanlarda İnternet bağımlılığıyla ilgili olarak çeşitli defalar, müteaddit defalar birçok milletvekili arkadaşımız bu konunun ciddiyetiyle ilgili konuşmalar yapmışlardır, ancak konuşmaların hiçbirisinden çok fazla ses alınmış olduğunu bilemiyorum.

Bakınız, işte 2012 yılı bütçesi görüşülürken, bizler de, aileyle ilgili, sorumlu olan bakanlığın bütçesi görüşülürken -oraya gittik- arkadaşlarımızla beraber gittiğimiz zaman orada da bunları gündeme getirmeye çalıştık, dedik ki: "Aile olarak, ailenin korunmasının en önemli özelliklerinden bir tanesi çocukların korunmasıdır, ailenin bütünlüğünün korunmasıdır. Gelin, bununla ilgili çalışmalar yapılsın, bununla ilgili komisyonlar oluşturulsun." şeklinde önerilerimizi yapmıştık ama şu ana kadar önerilerimize cevap alamadık. Ama bugün gördüğüm kadarıyla, sevincim de o yönlüdür ki, Türkiye'mizin ve dünyanın en önemli konusu olan İnternet bağımlılığıyla ilgili konu buraya gelmiştir.

Tabii, burada üzerimize çok önemli konular da düşüyor. Bakınız "güvenli İnternet" diyoruz, biraz önce Sayın Bakan da bununla ilgili çalışmaların yapıldığını ifade etmeye çalıştılar. Ama, tabii, güvenli İnternet'in oluşması noktasında da önce aileye çok önemli görevler düşüyor. Ailenin görevleri yanında okula çok önemli görevler düşüyor. Bakınız, madde bağımlılığıyla ilgili olarak "ESPAD projesi" diye bir proje vardır. Yani Avrupa Birliği ülkelerinde madde bağımlılığının araştırılması ve madde bağımlılığının araştırılmasıyla beraber ortaya çıkacak olan sonuçların belirli bir şekilde sıralanması, onların üzerinde çalışmaların yapılmasıdır. Aylardan beri, hatta 23'üncü Dönemi de saymak istiyorum, 23'üncü Dönemde de bunların hepsini söylüyorduk. 23'üncü Dönemde de ESPAD projesiyle ilgili olarak Millî Eğitim Bakanlığına müteaddit defalar soru önergeleri verdik. Yine müteaddit defalar burada gündem dışı sözler alarak bu konunun önemli olduğunu ve Avrupa'nın birçok ülkesinde, dünyanın her tarafında öğrencilerin araştırıldığını, yani madde kullanımının okullardaki durumunun ne olduğunun ortaya çıkartıldığını ve bunlara göre de önlemler alındığını ifade etmeye çalışmıştık ama enteresandır, onunla ilgili başarılı olamadık sayın milletvekilleri. Yani ESPAD projesiyle ilgili, o projenin Türkiye'de uygulanması yaklaşık olarak yedi sekiz seneden beri yapılmamaktadır. Bakın, 24'üncü Dönemdeyiz, buradan yine sesleniyorum Millî Eğitim Bakanlığı yetkililerine ve Sayın Bakana: Gelin, ESPAD projesiyle ilgili o çalışmayı ülkemizde uygulayalım, içerisine İnternet'i de koyalım. Acaba şu anda İnternet kullanımının ülkemizdeki oranları nedir? Almanya'daki oranlar yüzde 1 civarında İnternet bağımlısı gençlerin olduğunu göstermektedir. Önümüzdeki dönemde bu bağımlılık artarak, artarak daha fazla olacaktır. Ondan dolayı da çok acil olarak önlem alınması gerekir. Ondan dolayı da "ESPAD projesi" diyoruz, ESPAD projesi artı İnternet kullanımı? Bunlarla ilgili araştırmalar yapılsın, okullarımızda yapılsın. Acaba çocuklar kaç saat İnternet'in başında kalıyorlar? Veyahut da evlerine geldikleri zaman derslerini bir kenara koyup sadece oyunlarla ilgileniyorlar. Bununla ilgili araştırmalar yapıldıktan sonra ancak işte güvenli İnternet bölümüne geçebiliriz.

"Güvenli İnternet" dendiği zaman şu da bizim aklımıza geliyor: Bakınız, Milliyetçi Hareket Partisi olarak, İnternet'ten partimizin ağır saldırılara maruz kaldığı dönemi de geçmiş dönemlerde yaşadık. Milliyetçi Hareket Partisine karşı İnternet vasıtasıyla hainane ve zalimane saldırılar yapılmıştır. Bu saldırıları şiddetle kınıyoruz. Ama o saldırıları, bakın ki hâlâ şu an olmasına rağmen, yapanlar ortaya çıkartılamamıştır. Kimler bunları yapmıştır, hangi amaçla yapmıştır? Bugünkü bu ortaya çıkartılmama durumu yarın başkalarının da başına gelebilir sayın milletvekilleri. Dolayısıyla da bu konuyla ilgili olarak çok ciddi çalışmalar yapılması gerekiyordu. Buradan savcılara sesleniyoruz: Kimler bunları yapmıştır; kimler bu kişisel, özel hukuku çiğnemiştir? Bu kişisel hukukun, özel hukukun çiğnenmemesi konusunda veyahut da bunların ortaya çıkartılması konusunda Meclisimizin de üzerinde durmasını ve savcıların da görev yapmasını bekliyoruz.

Ayrıca, tabii bununla ilgili olarak şunu da söylemek isterim ki: Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin gittikçe hızlandığı ve teknolojinin aynı hızla günlük yaşamımıza girdiği düşünüldüğünde cep  telefonları, bilgisayarlar ve İnternet  teknolojileri yaşamımızda vazgeçilmez hâle gelmiştir ancak günümüz gelişmiş teknolojilerinden olan bilgisayar ve İnternet  kullanımının yaşamımızda istenilen bilgiye anında ulaşabilme, bilgi paylaşımını sağlayabilme gibi getirdiği kolaylıklar yanında çok sık kullanımdan kaynaklanan birçok problemleri de beraberinde gelmektedir. İnternet, bir bilgi ve iletişim kaynağı olmasının ötesinde bazı kişiler için bağımlılığa dönüşmüş durumdadır. Birçok kişi gerçek dünyada karşılığını bulamadığı tutkular ve tutsaklığı maalesef sanal âlemde bulmaktadır.

Teknolojinin getirdiği çok yeni bağımlılıklar içerisinde bazılarını da sayabiliriz, mesela telefonlarla konuşmak. Bugün çocukların ellerinde, her elinde neredeyse yani iki elinde birer tane telefonlarla karşı karşıya bulunuyoruz ve çocuklarımız saatlerce telefonla konuşuyorlar. İnternet bağımlılığının bir özelliğini de orada görüyoruz. Tabii bunun da ayrıca farklı bir yönü vardır ki çok fazla titreşimler yapmak veyahut da telefonlar kullanmak veyahut İnternet kullanmanın ilerideki dönemlerde tıbbi olarak da çok büyük sorunları da karşımıza getireceği unutulmamalıdır.

Bakınız, şu anda yine bağımlılık içerisinde SMS göndermek, bilgisayarı devamlı olarak kullanmak, playstation kullanmak, ipod gibi birtakım teknolojik özellikleri olan aletleri kullanmak, bunların hepsi önümüzdeki zaman sürecinde birçok sorunları da beraberinde getirecektir.

Tabii, şöyle bir saymış olduğumuz zaman bu yapılanların yani İnternet ve bilgisayar bağımlılığının çok farklı tiplerine günlük hayatımızda rastlıyoruz. Bunları biz beş ana gruba ayırabiliyoruz. Sanal cinsellikle ilgili meraklıların kullanmış olduğu, yapmış oldukları İnternet çalışmaları; "Arkadaş arayanlar." dediğimiz siber ilişkilerin olmuş olduğu "chat" gibi birtakım şeylerin ortaya konulduğu yerler fakat bir diğer konu da on-line kumarbazlıktır. Şu anda sanal kumarhanelerin ve alışveriş sitelerinin müşterileri de gün geçtikçe artmaktadır ve neredeyse sanal kumarla ilgili olarak da çok ciddi manada problemlerle karşı karşıya olduğumuzu görebiliyoruz. Bunların yanında "Bilgi bağımlılıkları" dediğimiz yeni bilgilere ulaşmak için saatlerce sörf yaparak İnternet'in başında, bilgisayarın başında kalınıyor, dolayısıyla bu da karşımıza bir problem olarak çıkmaktadır. Ayrıca "bilgisayar kurtları" dediğimiz bu grupta ise bilgisayara ve bilgisayar teknolojisine kafa takmış,  -genelde oto yarışı gibi veya çeşitli konularda- gençlerin, meraklı gençlerin ve yetişkin erkeklerin karşımıza çıkmış olduğunu da görüyoruz.

Sayın milletvekilleri, tabii, söylenebilecek çok söz var ama bir iki konuyu da bahsederek sözlerime son vermek istiyorum. Bakınız, Bakırköy Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesinden Doktor Ömer Şenormancı'nın vermiş olduğu bilgiler içerisinde "Artık neredeyse, psikiyatri hastanelerinde veya ruh hastanelerinde İnternet bağımlılığıyla ilgili poliklinikler kurulmaya başlanmıştır. Bu polikliniklere gençler başvuruyorlar. Kliniğimize başvuranların yüzde 20'sini gençler oluşturuyor, diğer kısımları da erişkin insanlar oluşturuyor." diyor. "Önemli kısmının, sadece İnternet yüzünden okulunu bırakmış olduğunu görüyoruz." diyorlar. "Gençler daha çok, binlerce kişinin aynı anda oynadığı devasa, çok oyunculu, çevrim içi rol yapma oyunlarına yöneliyor." deniyor. Hatta bazıları gelmişler diyorlar ki: "Biz bilgisayarın karşısında yetmiş iki saat durabiliyoruz."

Sayın milletvekilleri, "yetmiş iki saat" diyerek bir yerde rekor kırdıklarını iddia etmeye çalışıyorlar. Uzak Doğu'da da bununla ilgili çok ciddi söylemler var yani saatlerce İnternet'in başında kaldığını ifade eden gençlerle karşılaşıyoruz. Tabii, yetmiş iki saat bir İnternet'in başında kalmak, aynı zamanda o insanlarda çok çeşitli noktalarda da problemleri veyahut da bazı hastalık risklerini de ortaya koyabilir. Bunların en başında, emboli rahatsızlığıyla karşı karşıya kalabilirler. Yani bu gençlerimiz ve insanlarımız saatlerce İnternet'in başında kaldığı zaman, -o yetmiş iki saattir veya yirmi dört saattir- orada "emboli" dediğimiz damar tıkanması durumuyla, beyin hasarıyla oluşabilecek olan çeşitli problemlere kadar, çeşitli sıkıntılarla, hastalıklarla karşılaşabilirler.

Tabii, söylenecek çok söz var diyorum ama şurası bir gerçektir ki çok önemli bir konuyu şu anda Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşüyoruz. Tabii, bu konuda araştırma komisyonu da beraberinde oluşturulacak. Araştırma komisyonu, tahmin ediyorum ki çok önemli bilgilere beraberinde ulaşacak. İşte, o bilgilerin mutlaka, madde bağımlılığı araştırma komisyonlarındaki sonuca ulaşılmasındaki ve de çok fazla bir şeye yaramamasındaki gibi olmaması gerekmektedir.

Çeşitli kurum ve kuruluşları dinleyelim, Millî Eğitim Bakanlığını dinleyelim, Sağlık Bakanlığının çok değerli yetkililerini dinleyelim, hep beraber, önlemlerin alınması konusunda, güvenli İnternet kullanımı noktasında çalışmalar yapalım, ancak ortaya çıkan o raporu da çok iyi bir şekilde değerlendirelim ve bu raporu buraya getirdiğimiz zaman sadece bu rapor burada görüşülmesin, onun "Öneriler" bölümünü de çok ciddi manada değerlendirelim ve o önerilerle ilgili olarak kanunları da mutlaka çıkartalım sayın milletvekilleri ancak o zaman, kurmuş olduğumuz bu komisyonun faydasını hep beraber görürüz diyorum ve yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Doğru.