| Konu: | 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 38 |
| Tarih: | 15.12.2011 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
İller Bankası çalışanlarının ücretleriyle ilgili Yüksek Planlama Kurulu kararı henüz çıkmadığından, ayrıca, 15 Ekim 2011 ile 25 Ocak 2012 tarihlerinde yapılacak olan kariyer uzmanlık sınavı ertelendiğinden mağdur duruma düşmüşlerdir. Sayın Bakan, yapacağınız açıklamayı dört gözle bekleyen İller Bankası çalışanlarına bu müjdeyi bugün verecek misiniz?
AKP Hükûmetince çıkarılan 646, 659 ve 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile Maliye Bakanlığı personeli ve kamu görevlilerinin mali haklarına ilişkin muhtelif düzenlemeler yapılmıştır. Ancak, Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresinde İstanbul, Ankara, İzmir'de görev yapan yardımcı hizmetli, memur ve şeflerin ek ödemeleri artırılmamıştır. Muhakemat memurlarının yıl sonunda aldıkları pay kaldırılmıştır. Şube müdürleri, müdürler, müdür yardımcıları mağdur edilmiştir. Defterdarlık uzmanları ve gelir uzmanlarına merkez ve taşra ayrımı yapılarak yeni bir ayrımcılığa gidilmiştir.
Dikkatinizi çekiyorum değerli arkadaşlarım, Türkiye genelindeki vergi dairesi müdür ve müdür yardımcıları cumhuriyet tarihinde ilk kez Maliye Bakanlığı önünde eylem yapmıştır. Yine muhasebat kontrolörleri, millî emlak kontrolörleri, muhasebe denetmenleri, millî emlak denetmenleri, muhasebe uzmanları ve gelir uzmanlarının hepsi hakkaniyetin sağlanması için eylem yapıyor.
Sayın Bakan, Maliyenin kariyer meslek personeli arasında neden ayrımcılık yapılmıştır? Bu nasıl eşit işe eşit ücrettir? Bu düzenlemeler ile maalesef Maliye çalışanlarını da birbirine düşürdünüz. Amacınız huzursuzluk çıkarmak mı, iş barışını bozmak mı? Sayın Bakan, lütfen Maliye çalışanlarının feryatlarına kulak veriniz.
Değerli milletvekilleri, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname memurlar arasında âdeta alttakiler ve üsttekiler olmak üzere ikili bir sınıfsal ayrım getiren, zaten bölük pörçük olan sistemi daha da karmaşıklaştıran, bazı memurların maaşlarındaki iyileştirmeler dışında ücret rejimine anlamlı bir katkı yapmayan, aksine personel rejimine yeni bir yama daha ekleyen âdeta gecekondu niteliğinde bir düzenlemedir. Yapılan düzenleme ile kamudaki 405 bin civarında çalışanın maaşında oranları farklı olmakla birlikte artış sağlanmıştır. Ancak çoğu memur için kararnameden beklenen umutlar hüsrana dönüşmüştür.
Öğretmen yok sayılmıştır, akademik personel yok sayılmıştır. Sayın Bakan, hocalarımızın, öğretmenlerimizin nasıl geçindiğinden haberdar mısınız? Öğretmenler, hocalar gerçekten hayal kırıklığına uğramıştır. Bir de, "Öğretmenlerin maaşları enflasyon oranında artacak." diye açıklama yapıyorsunuz. Yoksa, ona da mı göz dikmiştiniz?
Polisler neden görmezden gelinmiştir? Madem ek ödemelerini artırmadınız, bari derece sorunlarını çözseydiniz. Ön lisans ve lisans mezunu, hatta yüksek lisans ve doktora yapan polis memurları emeklilik müktesebi olarak 1'inci dereceyi alamıyorlar ama diğer memurlar alabiliyor. Sayfa sayfa kararnameler yayınlandı. Neden böylesi bir eşitsizliği giderecek düzenleme yapmadınız? Polise bu haksızlığı neden reva görüyorsunuz?
Yapılan düzenleme ile Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarının ek ödeme oranları büyük ölçüde düşmüş, ikramiyeleri kaldırılmıştır. Türkiye İş Kurumu, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı gibi daha birçok bakanlık ve kurumun çalışanları için de haksızlık ve eşitsizlik söz konusu ama anlatmak için zamanım yok.
Bu kanun hükmünde kararnameyi kapalı kapılar ardında dizayn edenler acaba hangi adaleti sağlamışlardır?
Sayın Bakan, şu anda Plan ve Bütçe Komisyonunda TOKİ'nin bu kararname kapsamından çıkarılması görüşülüyor. Peki, diğer kurumlarımızın suçu ne? Diğer kurumlarımızın önemi yok mu? Lütfen, müdahale ediniz. 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyi derhâl Plan ve Bütçe Komisyonuna sevk edip gerekli düzeltmelerin yapılmasını sağlayınız diyorum.
Ben, bütçelerimizin hayırlı olmasını diliyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Kalaycı.