| Konu: | 24 ŞUBAT 2012 TARİHİNDE ADANA KOZAN'DA BARAJ KAPAĞI PATLAMASI OLAYINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 72 |
| Tarih: | 29.02.2012 |
ALİ HALAMAN (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Milliyetçi Hareket Partisi ve şahsım adına hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Adana ili Kozan ilçesi Ergenuşağı köyü Gökdere Barajı'nda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı dilerim.
Adana iline bağlı Kozan ilçesinin Ergenuşağı köyünde yapımı devam eden Enerjisa'ya bağlı Gökdere Barajı'nda toplam 11 kişi hayatını kaybetmiştir. Geçtiğimiz aylarda habersiz bırakılan baraj suyu yüzünden 2 kardeşimiz hayatını kaybetmişti. Baraj yüzünden insanlar hayatını kaybediyor, doğa katlediliyor.
Çukurova bölgesinde yapımı devam eden HES'ler gerek proje gerekse çevreye etkileri konusunda yeterli çalışma yapılmadan birbiri ardına yapılmakta; küresel sermaye, taşeronlar, dozerlerle, kepçelerle, teknoloji ile takip etmekte, kısa zamanda para kazanmanın keyfini çıkarmakta.
Adana ili ve ilçelerinde enerji projeleri toplam 52 adet; bunların 12 tanesi işletme aşamasında, 8 tanesi inşaat aşamasında, 32 tanesi ise fizibilite aşamasında. HES'lerin yapımlarında insan ve çevre faktörünün göz ardı edildiği, yapım aşamasında bir dizi ihmal ve denetimsizlik ve suistimallerin olduğu ortada. Barajda çalışan işçilerden bazıları baraj kapağının altında çatlak olduğunu bildikleri hâlde, dikkate alınmadan yeterli hassasiyet gösterilmemesi sonucu 11 hemşehrimiz sular altında kaldı, Allah'ın rahmetine kavuştu.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Adana, afet riski taşıyan bölge. Baraj kapağının patlaması sonucu önemli bir erozyon tehlikesi ve toprak kaymasına zemin hazırlanmış olması bu sorumsuzluğun ve denetimsizliğin bir boyutu olmuş, bu olayın ne kadar vahim olduğunu göstermektedir. Gerek ihale aşamasında ve gerekse Gökdere Barajı'nın yapım aşamasında çevre ve insan faktörünü göz önüne almayan, geliyorum diyen felakete, hassasiyet göstermeyen firmaların insanlarımızın sağlığını tehlikeye atan sorumluları hakkında en kısa zamanda gereken yapılmalı.
Enerji ihtiyacı iyi bir iş. Sermayenin, siyasetçinin, dolayısıyla bürokrasinin ilgisini çekmekte, çünkü enerjinin alıcısı devlet. Hükûmetin HES politikaları sırf siyasi irade, bürokrasi ve iş adamlarına göre yapılırken, yanında bilim adamlarının bilgi ve belgelerinden faydalanılması daha uygun olur. HES projelerinin getireceği yarardan daha çok çevreye ve doğal yaşam alanlarına zarar verdiğini, projelerin yatırımdan çok yıkıma dönüştüğünü ve bu nedenle HES'lerin incelenmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bölgemizde HES yapımına ilk başlandığında vatandaşlar bunu devletin yatırımı olarak görüyorlardı. Halkımız, HES'lerin doğaya ve kendilerine verdiği zararı şimdi yaşayarak görüyorlar. Vatandaşlarımız ne zaman ki kilometrelerce tünellerin açıldığını, ağaçların kesilmeye başlandığını, ne zaman ki tarihî ve kültürel yerlerimizin yok olduğunu, ne zaman ki köylerin zarar gördüğünü, içme sularının kaybolmaya başladığını, derelerin etrafının kuşatılmaya başlandığını, derelerdeki suyun kilometrelerce tünellerle alınacağını gördü ve durumun ciddiyetini anladı. Bazı bölgelerde tepkiden dolayı -Karadeniz ve Ege'nin bazı yerlerinde- HES'ler kurulmadı. Öncelikle, su kaynakları genellikle ormanlık alanda bulunduğu için santral çevresinde düzenlemeye gidileceği için ormanlar yok oluyor, ekosistem bozuluyor. Gelişen dünyada artan enerji ihtiyacı, temiz enerji kaynağı HES'lerin önemini bir hayli artırmışken "enerji kazanalım" derken elimizdeki güzelliklerden ve insanlarımızdan oluyoruz. Türkiye'de hidroelektrik santrali?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Halaman.
ALİ HALAMAN (Devamla) - Ben teşekkür ediyorum.
Saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)