GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:40
Tarih:17.12.2011

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Konuşmamı istemiyorsan açık söyle.

BAŞKAN - Sayın Harun Karaca kendi kişisel sözünü devretmiştir, burada şeyi var.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Sayın Başkan, hem grubu adına hem şahsı adına konuşamaz.

BAŞKAN - Lütfen oturun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Konuşmamı istemiyorsanız açık söyleyin, itiraz ediyorsanız eğer.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Ne demek yani böyle yapıyorsunuz. Hem grup adına hem şahsı adına aynı madde üzerinde konuşamaz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Aç İç Tüzük'ü bir oku. (AK PARTİ sıralarından "Otur yerine" sesleri) İç Tüzük'ü oku. Elini böyle yapma. Biraz burada terbiyeli ol!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Daha sana geleceğim, sana geleceğim, dur. Daha seninle ilgili var? Geleceğim sana, otur sen hele.

BAŞKAN - Lütfen oturun, lütfen oturun.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Başkanım, baştan başlatır mısınız?

BAŞKAN - Lütfen yerinize oturun Sayın Genç.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Ne demek böyle yapıyorsun sen.

BAŞKAN - Bir saniye efendim, beni dinler misiniz?

KAMER GENÇ (Tunceli) - Yani aç İç Tüzük'ü oku. Bir milletvekili hem grup adına hem şahsı adına değişik saatlerde konuşamaz. İç Tüzük'ü öğren biraz. İç Tüzük'e aykırı.

BAŞKAN - Bir saniye? İç Tüzük'e göre, söz hakkını isterse devredebilir. Devrettiğine dair dilekçesi de burada. Lütfen yerinize oturun ve dinleyin.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Hayır efendim, İç Tüzük'e aykırı. Aynı madde üzerinde hem grup adına hem kişisel konuşmayı ayrı ayrı yapamaz. Aç İç Tüzük'ü oku.

BAŞKAN - Buyurun Sayın Elitaş.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Bir: Biraz önce konuyla gelen bir arkadaşımız bizim, yamyamlarla ilgili ve Antalya Belediyesindeki ortaya çıkan yamyamların kendi belediyesi çalışanları tarafından ihbar edildiği konuyla ilgili bir arkadaşımız düzeltme yaptı. Ama değerli milletvekili arkadaşımız eğer, şu aletlere girilmiş olsaydı çok rahat bir şekilde görürdü. Bakın, 15 Ekim 2011 "Yamyam iddianamesi kabul edildi." Başlık bu. "Yamyam iddianamesi kabul edildi." diye bir başlık var. Yani yamyamlıkla ilgili ve Çankaya Belediyesindeki birilerinin girift bir şekilde yaptıkları ilişkiler, yaptıkları?

İZZET ÇETİN (Ankara) - Hangi gazetede? Hangi gazetede? Yandaş gazetede mi, yoksa hangisinde?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hangisine girersen, hepsinde var. Sayın Çetin, hangisine girersen, hepsinde bulursun.

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Google'da var, Google'da?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Çetin, Google'a girerseniz, "yamyam iddianamesi" dediğinizde en az herhâlde 2-3 bin tane çıkıyor. Ona bakarsanız bulursunuz.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Bizim okuduğumuz gazeteler öyle başlık atmaz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İki: Şimdi, biraz önce Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına konuşan arkadaşımız, duyumlar üzerine, bir bakan yardımcısıyla ilgili konuyu gündeme getirdi. Biz Maliye Bakanına gittik.

İZZET ÇETİN (Ankara) - İşine geldiğinde gazetelere itibar et, işine gelmediğinde?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Bakan komisyon sırasında otururken not gönderdi, dedi ki: "Sayın milletvekilim, eğer böyle bir şey varsa, doğruysa, derhâl Hükûmet olarak gerekeni yapalım. Bize isim verin." dedi. Sayın Enerji Bakanı bir saattir burada duruyor. Soruları da geçeli bir saat olmuş?

OKTAY VURAL (İzmir) - Sayın Başkanım, kişisel söz talebi usulüne uygun değildir. Size iletmiştim. Kürsü gaspı vardır.

AHMET YENİ (Samsun) - Niye rahatsız oluyorsunuz?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Niye rahatsız oluyorsunuz? Niye rahatsız oluyorsunuz?

OKTAY VURAL (İzmir) - Dolayısıyla söz talebi olmayan bir kimse, bir grup başkan vekili ne zaman söz alması gerektiğini bilmelidir. Kendisinin söz talebi olmadığı müddetçe bunun devri mümkün değildir. Salim Uslu Bey, lütfen görevinizi yapınız, hatibi indiriniz.

BAŞKAN - Sayın Vural, sözleriniz zabıtlara geçti.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Oktay Vural, maddeler üzerinde konuşuyoruz. Sayın Oktay Vural?

OKTAY VURAL (İzmir) - Sayın Başkanım?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Oktay Vural, siz geçmiş bilgilerinizi bir tazeleyin. O, sadece bütçenin bütünündeki görüşmelerle ilgilidir.

OKTAY VURAL (İzmir) - Hayır Sayın Başkanım, mümkün değil.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Yok, yok, öyle değil.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, Sayın Oktay Vural?

OKTAY VURAL (İzmir) - Kişisel söz talepleri yazdırıldığı sıraya göre verilir?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - ?sizin duayeniniz orada, arkada oturuyor, ona sor. "Çok bilmiş" diye biri var ya?

OKTAY VURAL (İzmir) - ?sırada olmayana söz talebi verilmez Sayın Başkanım. Lütfen fuzuli işgali sona erdiriniz.

BAŞKAN - Sayın Vural?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Şimdi, bakın, Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben Elâzığ Belediyesinde?

BAŞKAN - Sayın Vural, sözlü olarak Kâtip Üyeden talep yetiyor.

OKTAY VURAL (İzmir) - Sözlü yok efendim, sözlü yok. Öyle bir şey yok. Yazdırma vardır.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Oktay Vural, siz bilgilerinizi tazelerseniz görürsünüz; bütünü üzerinde konuşmuyoruz, maddeler üzerine konuşuyoruz.

OKTAY VURAL (İzmir) - Ne zaman söz alacağını bilmeyen birisi?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sayın Oktay Vural? Sayın Oktay Vural?

OKTAY VURAL (İzmir) - Yani doğrusu bilemiyorsun?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Milliyetçi Hareket Partisi seni beş senedir grup başkan vekili yapmış. Daha İç Tüzük'ün en önemli meselesini bilmiyorsun.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Bak, bak, bak! Çok ayıp yahu!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Biz maddeler üzerinde konuşuyoruz, bütünü üzerinde konuşmuyoruz. Bütünü üzerinde olursa, doğru. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Biz sizinle anlaştık. Niye? Oraya kimse sıraya girmesin, aleyhte olanlar muhalefete, lehte olanlar iktidara dedik ama maddeler üzerinde böyle değil. Sizin milletvekilinize biz, sayın milletvekilinize bizim arkadaşımızın birisinin söz hakkını devrettik.

Sayın Oktay Vural, o anda siz burada nöbetteydiniz.

İki: Değerli arkadaşlar, Elâzığ Belediyesini savunmak adına burada değilim.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Meclisi memurlar mı yönetiyor, siz mi yönetiyorsunuz Sayın Başkan?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Her kim ki şahsiyetsizlik yaptıysa, yolsuzluk yaptıysa, hırsızlık yaptıysa, kansızlık yaptıysa onun bedelini ödeyecektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bu, yetkili savcılar tarafından, ilgililer tarafından iddianameye konulmuş ama yapılan bir şeyi, yanlış bilgilerle, sadece maliyet cetvelini ihaleymiş gibi? Ve bir de öyle yapıyor ki yüzde 10 indirim yapıyor kafasından. Ama gelen rakamı söylüyorum.

Bakın, değerli milletvekilleri, bana gelen bilgi, söylenen rakamlarda, diyorlar ki: 7 milyon 70 bin 919 liraya ihale edildi. Yüzde 10 indirim yapıyor, yüzde 18 KDV ilave ediyor.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Sizinki de?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Ama gelen bilgi: 1 adet pikabın saati 16 lira. Pikap günde on dört saat çalışıyor. Günlük 224 lira. Bu pikabın 1 tanesinin 6.720 lira. 6.720'yi 6'yla çarpıp bunu da elli altı ayla çarptığımız zaman 2 milyon 257 bin 920 lira ediyor. 7 milyon 70 bin nerede 2 milyon 257 bin nerede?

OSMAN ÇAKIR (Düzce) - İstifa et!

NEBİ BOZKURT (Mersin) - İstifa et, istifa!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - İki: Bunun içinde şoför parası dâhil.

ENVER ERDEM (Elâzığ) - Yanlış, yanlış.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bakın, Sayın Milletvekili, şoför parası dâhil, mazot parası dâhil, aracın bütün bakım onarım giderleri dâhil olmak üzere bu bedel verilmiştir. Bana gelen bilgi bu.

Yine, tekrar ediyorum, Elâzığ milletvekili arkadaşlarımız da işaret ettiler, onlar da aynı şekilde ifade ediyorlar. Kim ki yolsuzluk yaptıysa, Elâzığ Belediye Başkanı da dâhil olmak üzere, bedelini ödeyecektir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.