| Konu: | TÜRKİYE CUMHURİYETİ EMEKLİ SANDIĞI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 22.12.2011 |
LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının 12'nci maddesi üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
12'nci maddeyle 5510 sayılı Kanun'un geçici 14'üncü maddesinin sonuna şu fıkra eklenmek isteniyor: "2008 yılı Ekim ayı başından önce emekli olup yine bu tarihten önce serbest avukatlık veya noterlik yapanların aylıklarından bu maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hükümlerine göre sosyal güvenlik destek primi kesilir."
Sayın milletvekilleri, bildiğiniz gibi Anayasa'mızın 2'nci maddesinde cumhuriyetin nitelikleri sayılırken sosyal devlet olma özelliğine vurgu yapılmıştır. Yine Anayasa'mızın 60'ncı maddesi "Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar." demektedir.
Değerli milletvekilleri, yoksullukla mücadele ve sosyal dışlanmanın ortadan kaldırılması açısından sosyal hizmetler ve sosyal yardımlarla birlikte sosyal sigorta uygulamaları da dolaysız politika alanları arasında yer almaktadır. Sosyal devletin gereği olarak ülkedeki mevcut eşitsizlikleri asgariye indirmek, bütün yurttaşları sosyal güvenlik kapsamına almak ve herkese güvenceli bir yaşam sağlamak önemli öncelikler olmalıdır. Sosyal güvenlik sisteminin bütün yurttaşları yaşamlarının her döneminde kucaklayarak, onlara insan onur ve saygınlığına yaraşır bir biçimde oluşturulması gerekir. Oysa mevcut sosyal güvenlik sistemimiz sorunun sosyal ve insani boyutunu ihmal ederek yalnızca kamunun finansman ihtiyacı çerçevesinde konuya yaklaşmaktadır. Çağdaş bir devletin sosyal güvenlik sorununa fayda-maliyet boyutuyla değil, "sosyal fayda" ilkesi çerçevesinde yaklaşması esas olmalıdır. Emekli olan insanların emekli olduktan sonra başkaca bir işe ve gelire ihtiyaç duymadan yaşamalarını temin etmek sosyal devlet olmanın gereğidir. Eğer bir kişi emekli olduktan sonra çalışma ihtiyacı duyuyor ise bu sosyal devletin ciddi bir eksikliğidir. Böylesine çalışma ihtiyacı içerisinde olan bir kişiden ayrıca sosyal güvenlik destek primi kesilmesi de ayrı bir çelişkidir, çünkü bu prim karşılığı Sosyal Güvenlik Kurumu onlara bir katkı sunmamaktadır. "Sosyal devlet" ilkesini içtenlikle benimsemiş, sol sosyal demokrat bir parti olarak gerek parti programımızda gerekse seçim bildirgemizde halkımıza, çalışmakta olan emeklilerimizin maaşlarından kesilen destek primini kaldırma sözünü vermiş durumdayız. Bu nedenle, bütün emeklilerden kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılmasını isteyen Cumhuriyet Halk Partisi olarak noterler ve avukatlardan emekli olduktan sonra çalıştıkları için sosyal güvenlik destek priminin alınmasını kabul etmemiz olanaklı değildir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şöyle bir çelişkiyi de iktidar partisi mensuplarına ve Hükûmetimize bildirmek istiyorum. Bir yıllık, Hükûmetimizin, sosyal güvenlik destek priminden sağladığı katkı 1 milyar 858 milyon liradır.
Değerli milletvekilleri, bu para yüz binlerce kişiden sağlanan bir paradır ve Hükûmetimiz, çalışanlardan, mağdur kesimlerden bu parayı almakta ısrar etmektedir. Oysa geçen gün bütçe görüşmelerinde yaptığım bir konuşmada gündeme getirdiğim gibi, Ankara metrosunun Ulaştırma Bakanlığına devri nedeniyle Hükûmetimizin üstlendiği borç yükü 3 milyar liradır. Bakın, yüz binlerce kişiden bir yandan 1 milyar 858 bin lira para toplayabilirken Hükûmetimiz, Ulaştırma Bakanlığına Ankara metrosunun devri nedeniyle tam 3 milyar lira bir borç altına girmiştir.
Değerli milletvekilleri, iktidar partisi milletvekilleri, değerli arkadaşlarım; bence yüz binlerce kişiyi niçin karşınıza alıyorsunuz? Bakın, bir yanda 1 milyar 858 bin lira elde ettiğiniz bir gelir, ama bir yanda da üstlendiğiniz bir proje nedeniyle 3 milyar lira cebinizden çıkacak bir para. Bence yüz binlerce kişiyi karşınıza alacağınıza Ankara Büyükşehir Belediye Başkanını karşınıza alın, onu kapının önüne koyun, 3 milyar lira gibi bir borçtan kurtulun ve Hükûmetimiz bu borç yükünden kurtulsun.
Biz bu yasayı desteklemiyoruz. Bu nedenle, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.