| Konu: | AK PARTİ GRUBU ÖNERİSİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 27.03.2012 |
AHMET AYDIN (Adıyaman) - Teşekkür ediyorum Başkan.
Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ grup önerimizin lehinde söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, öncelikle şunu ifade etmeliyim ki tabii, getirdiğimiz grup önerisi İç Tüzük 37'ye göre getirilen bir grup önerisi değil, bu yöndeki tartışmalar da, iddialar da yersiz ve asılsızdır.
Bizim grup önerimiz tamamen Anayasa ve İç Tüzük'e uygun olarak toplanan komisyonun, gündemine hâkim komisyonun rapora bağlamak suretiyle, bu raporun da kırmızı bültende yer alması ve kırmızı bültende yer alan bu rapor neticesinde de bunu huzurlarınıza getirmekti.
Kaldı ki İç Tüzük'ümüzün özellikle 43'üncü maddesi, en çok iddia edilen konu, komisyonlarda yeniden görüşmeyi zaten zapturapt altında almış, çok açık bir hüküm var. Bir konunun komisyon gündemine yeniden nasıl geleceği, nasıl görüşüleceği çok açık ve nettir, buradaki bu durum da net iken, bunun tekrardan komisyonda görüşülmesi de söz konusu olamaz.
Değerli arkadaşlar, tabii ki, Meclis yoğun bir mesai yapacak, çok yoğun bir çalışma süreci içerisinde olacağız bu iki hafta içerisinde.
Biz, milletimizden güç aldık, milletimizden destek aldık ve millet de bizleri kendi sorunlarını çözmek adına Parlamentoya gönderdi. Az önce grup önerimizden de okunduğu gibi, milletimizin tamamını ilgilendiren birçok yasayı görüşeceğiz.
Burada özellikle 4+4+4 -ki, 27 maddeden oluşuyor- aslında burada 3 tane 4 var ama biz milletimizle de sürekli kucaklaşıyoruz, sürekli dolaşıyoruz, bunun da üç 4'den değil de aslında dört dörtlük bir kanun olduğunu milletimiz bize söylüyor.
Kaldı ki, yine milletimizin büyük bir kısmını ilgilendiren 2/B Yasası, geçtiğimiz hafta son 2 maddesinde kalan vergi muafiyetini gerektiren yap-işlet-devretle ilgili bir kanun tasarısı ki bu da yatırımları hızlandırmak adına, milletimiz için gerekli olan bir kanun.
Aynı şekilde, Kamu Görevlileri Sendikası Kanunu 35 maddeden oluşuyor ve burada özellikle ücretlilerimiz maaş farkı için bu kanunun çıkmasını bekliyor, bütün ücretlilerimizi, bütün kamu görevlilerimizi ilgilendiren bir konu.
Değerli arkadaşlar, yine aynı şekilde toplu iş sözleşmeleri, iş ilişkileriyle ilgili ve bunu düzenleyen bir kanun tasarısı, bunların tamamına yakını ve aynı zamanda, 2 sayın bakanımızla ilgili verilmiş olan gensorunun görüşülmesi; bütün bunlar gündemimizde. Bunlar milletimizin bizden beklediği, gensoru da yasal olarak getirmek zorunda olduğumuz bir husus ve biz, bütün bunları çıkarmak için inşallah hep birlikte burada yoğun bir mesai harcayacağız.
Tabii, bununla birlikte çalışma sürelerini de uzatmış oluyoruz.
Ben şunu umut ediyorum: Tabii, çok önemli konular, görüşülmeye değer konular ve milletimizin tamamını ilgilendiren konular ve bu konular görüşülürken tartışmalar muhakkak ki olacak, muhakkak ki, konuşmalar olarak, İç Tüzük'ün vermiş olduğu bütün yetkileri, İç Tüzük dâhilinde kalmak şartıyla bütün gruplar kullanmak hakkına sahiptir.
KAMER GENÇ (Tunceli) - İç Tüzük'ü yok saydınız.
AHMET AYDIN (Devamla) - Biz de iktidar olarak buna hoşgörülü, saygılı olarak davranıyoruz, davranmaya da devam edeceğiz.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Bu kanun temel kanun olur mu?
AHMET AYDIN (Devamla) - Ancak değerli arkadaşlar, özellikle şunu vurgulamak istiyorum ki, biz bunu yaparken de hiç kimseden talimat almadık. Biz şunu söyledik ta baştan beri: "İşimiz hizmet, gücümüz millet." Bir tek milletten talimat alırız ve milletin taleplerini?
Burada biz AK PARTİ vekilleri olarak gece gündüz demeden çalışacağız ve bu açıdan da çalışma sürelerimizi de artırıyoruz.
Tabii, değerli arkadaşlar, konularla ilgili çok tartışmalar oldu. Özellikle muhalefet "Sesimiz kesiliyor, konuşturulmuyoruz" gibi birtakım haksız iddiaların içerisinde.
Bakın değerli arkadaşlar, şöyle rahat rahat konuşalım. Şöyle geçmişe doğru gidin. Bütün komisyon tutanaklarını bir inceleyin, Genel Kurul tutanaklarını inceleyin. Bu dönemdeki kadar hiçbir dönemde muhalefetin daha rahat konuştuğu, daha çok süreyle konuştuğu başka bir dönem olmuş mudur?
KAMER GENÇ (Tunceli) - Ya nerede konuşturuyorsunuz be?
AHMET AYDIN (Devamla) - Başka komisyonlarda bu kadar konuşma olmuş mudur?
Bakın, sadece ilk 6 maddesi üzerine doksan bir saat kırk bir dakika konuşulmuştur. Konuşulsun tabii, konuşulmaya devam edilsin. On iki saate varan konuşmalar yapıldı ve bu konuşmalara zaten biz de saygı duyuyoruz. Ancak sizlerin de şuna saygı göstermesi lazım: Bizden bir milletvekili öneri getirdiği zaman, bizden bir milletvekili talep getirdiği zaman doğal olarak İç Tüzük'ün verdiği yetkiye dayanarak, sizlerin kalkıp Komisyonu işgal etmeniz, Komisyonu çalışamaz hâle getirmeniz de pek tabii ki, doğal olarak karşılanamaz.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Biz Komisyonu çalıştırmak istiyoruz, siz çalıştırmıyorsunuz.
AHMET AYDIN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bütün engellemeler hukuk içerisinde kalmak kaydıyla, İç Tüzük ve Anayasa içerisinde kalmak kaydıyla bizce de meşrudur. Sizin bütün talepleriniz, bütün konuşma süreleriniz? İşte, Genel Kurul burada, İç Tüzük düzenlenmiş. Sonuna kadar konuşun, sonuna kadar eleştirin, İç Tüzük'ün verdiği sınırlar içerisinde sonuna kadar burada iddialarda bulunun ama hakaret olmasın, ama burada birtakım fiili durumlar oluşmasın.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Siz yapıyorsunuz!
AHMET AYDIN (Devamla) - Bizim arzuladığımız, sadece bizim değil, bütün bir milletin bizden beklediği de bu. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi, millî iradenin temsil yeri ve millî iradeye uygun bir şekilde vaziyet etmek de buradaki bütün milletvekillerinin iktidarıyla muhalefetiyle görevidir.
Dolayısıyla, değerli arkadaşlar, burayı çalışır hâlde tutmak; burada seviyeyi düşürmeyecek birtakım düzenlemeler, birtakım konuşmalar yapmak çok daha doğru olur diye düşünüyorum.
Yine bu Komisyon tartışmaları esnasında 171 kişi, değerli arkadaşlar, konuşmuş. Bunun, bu 171 kişinin 124 kişisi, konuşan 124 kişisi Cumhuriyet Halk Partisi mensubu arkadaşlarımız; geri kalan da diğer bütün grupların toplamı.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Sizin söyleyecek sözünüz yoksa, bizim var.
AHMET AYDIN (Devamla) - Şimdi, 171 kişi konuşmuş. Bu kadar saat konuşmuş ve altı maddede.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Diğer maddeler ne oldu?
AHMET AYDIN (Devamla) - Tabii ki daha da konuşulsun biz de arzu ediyorduk.
OKTAY VURAL (İzmir) - 6'ncı maddeden sonra ne oldu?
AHMET AYDIN (Devamla) - Ancak kifayeti müzakere önergesi verdiğimiz takdirde eğer Komisyon, kürsü sıraları işgal edilirse bunu da tabii ki doğal karşılamayız.
OKTAY VURAL (İzmir) - Doğruları söylemiyor ki! 6'ncı maddeden sonra konuşma hakkı vermediniz.
AHMET AYDIN (Devamla) - Sayın Vural, bakın, siz şunu söylüyorsunuz?
OKTAY VURAL (İzmir) - Doğruları söylemiyorsun. İşte milletvekili!
AHMET AYDIN (Devamla) - Siz Kur'an-ı Kerim'le ilgili açıklamalar yaptınız. Pek tabii saygıyla karşılıyoruz, Allah razı olsun, doğrudur, olması gerekir. Bakın, şunu söylüyorum: Ya siz bu kanun teklifini hiç konuşmamışsınız, hiç okumamışsınız?
OKTAY VURAL (İzmir) - Engellediniz, engellediniz!
AHMET AYDIN (Devamla) - ?ya bu kanun teklifini hiç bilmiyorsunuz?
OKTAY VURAL (İzmir) - Papaz okulu açmak için çırpınıyorsunuz!
AHMET AYDIN (Devamla) - ?ya da burada siyaset yapıp ön almaya çalışıyorsunuz.
OKTAY VURAL (İzmir) - Seul'de söz verdiniz!
AHMET AYDIN (Devamla) - Bunu da bütün halkımız biliyor, kusura bakmayın. Burada, getirmiş olduğumuz bu teklifte, teklifin 9'uncu maddesinde, zaten okursanız, zaten samimiyetle destek verirseniz dediğinize, bu bunun içeriğinde var.
OKTAY VURAL (İzmir) - Nerede içeriğinde var?
AHMET AYDIN (Devamla) - Bu bunun içeriğinde var.
OKTAY VURAL (İzmir) - Nerede var ya?
AHMET AYDIN (Devamla) - 9'uncu maddeyi okuyorum...
OKTAY VURAL (İzmir) - Nerede var?
AHMET AYDIN (Devamla) - "İlköğretim kurumları; dört yıl?"
OKTAY VURAL (İzmir) - İçinde, Heybeliada papaz okulu var onun içinde!
AHMET AYDIN (Devamla) - Dinle, bir dakika dinle! Okumamışsan ben okuyayım da dinle burada.
OKTAY VURAL (İzmir) - Dinle! Dinle! Bilmiyorsun.
AHMET AYDIN (Devamla) - "İlköğretim kurumları; dört yıl süreli ve zorunlu ilkokullar ile dört yıl süreli, zorunlu ve farklı programlar arasında tercihe imkân veren ortaokullardan oluşur. Ortaokullarda lise eğitimini destekleyecek şekilde öğrencilerin yetenek, gelişim ve tercihlerine göre seçimlik dersler oluşturulur."
OKTAY VURAL (İzmir) - Evet!
AHMET AYDIN (Devamla) - "Ortaokullarda oluşturulacak program seçenekleri Bakanlıkça belirlenir." Bakanlığa zaten bütün bu yetki verilmiş.
OKTAY VURAL (İzmir) - Yok ki içinde, yok ki.
AHMET AYDIN (Devamla) - Hangi seçmeli derslerin olacağı, nasıl olacağı, bunlar Bakanlığa, bu yetki?
OKTAY VURAL (İzmir) - Yok ki içinde işte.
AHMET AYDIN (Devamla) - Ya samimi değilsiniz ya da bunu konuşmamışsınız.
OKTAY VURAL (İzmir) - Sayın Başkan, yok ki işte! Göstersin!
AHMET AYDIN (Devamla) - Sayın Vural ya samimi değilsiniz ya da siz bunu okumamışsınız.
OKTAY VURAL (İzmir) - "Var." diyor içinde, nerede var?
AHMET AYDIN (Devamla) - Burada zaten bunu karşılıyoruz. Ha, gerekirse de böyle bir öneri?
OKTAY VURAL (İzmir) - Yok içinde?
AHMET AYDIN (Devamla) - ?gerekirse de böyle bir öneri getirirsiniz, Genel Kurulda görüşürüz, zaten bizim de arzuladığımız bir şeydir, bunu bizler de yaparız ama samimi olmak lazım.
OKTAY VURAL (İzmir) - Samimi olacaksın, samimi!
AHMET AYDIN (Devamla) - Teklife karşı mısınız, tekliften yana mısınız bunu ortaya koymak durumundasınız.
OKTAY VURAL (İzmir) - Papaz okulu açmak için yapmayacaksın bu işleri!
AHMET AYDIN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bakın, zorunlu eğitim, 1997 yılında, 28 Şubat sürecinin dikte ettiği, tek tip adam yetiştirmeye sebebiyet veren ve insanları pedagojiden ziyade ideolojik bir şekilde formatlayan bir sistemdir.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Yalan, yalan?
AHMET AYDIN (Devamla) - Bu sistemden bu halk zarar gördü. Bu sistemde çeşitli kesimler mağdur oldu.
OKTAY VURAL (İzmir) - Din ideolojik değildir kardeşim! Din ideolojik değildir!
AHMET AYDIN (Devamla) - Bakın, ben sağlık meslek lisesi mezunuyum. Benim gibi birçok meslek lisesi, Allah'a şükür benim dönemimde katsayı yoktu, adaletsizlik yoktu ama?
OKTAY VURAL (İzmir) - Sayın Başkan, din ideolojik değildir ya?
AHMET AYDIN (Devamla) - ?97'den sonra meslek liselilerin tamamı sırf "İmam-hatiplerin önü kapatılsın." diye engellendi mi, engellenmedi mi? Onlar hakkında adaletsiz bir şekilde katsayı uygulamaları yapıldı mı, yapılmadı mı? Başörtülü bacılarımız üniversite kapılarında rencide oldu mu, olmadı mı; geri çevrildi mi, çevrilmedi mi? İkna odalarında onlar ikna edilmeye çalışıldı mı, çalışılmadı mı? El insaf! Biz ne yapmaya çalışıyoruz? Dünyanın yapmak istediğini yapıyoruz.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Onun bununla ilgisi var mı?
AHMET AYDIN (Devamla) - Bakın, dünyada 197 ülke var, bunlardan sadece 1 ülkede, İrlanda'da, sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitim var, bir de Türkiye'de. Şimdi, Türkiye'yi de, inşallah, halledeceğiz burada el birliğiyle.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Doğru konuşmuyorsun. Size fotokopiyi verdim. Yalan söylüyorsun.
AHMET AYDIN (Devamla) - Bir tek İrlanda'da sekiz yıllık, kesintisiz ve zorunlu eğitim var.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Fotokopi doktora tezini verdim size şimdi. Doktora tezini okumadığın belli. Yalan söylüyorsun burada.
AHMET AYDIN (Devamla) - Dünya aya gidiyor, biz yaya mı kalalım? Biz de dünyanın çağdaş normlarından yararlanmak durumundayız değerli arkadaşlar.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Doktora tezini verdim, doktora tezini okumadın.
Yalan söylüyor resmen.
AHMET AYDIN (Devamla) - Yine, "Bilim çağında yaşıyoruz, bilime göre yaşayalım. Bilimsel özerklik?" diyoruz, "Farklılıkları hesaba alalım ve buradaki herkes, bu ülkede yaşayan herkes kendini ifade edebilsin." diyoruz. İsteyen seçimlik dersi alabilsin istiyoruz, isteyen imam-hatip lisesi ya da başka bir meslek lisesinde okuyabilsin istiyoruz. Bizim yaptığımız bu ve o 8 yılı da az buluyoruz, bakın, 12 yıla çıkarıyoruz, 12 yıllık zorunlu eğitim geliyor değerli arkadaşlar. Dünyada 137 ülkede 9 ile 14 yıl arasında zorunlu eğitim var, biz de bu zorunlu eğitimi 12 yıla çıkarıyoruz. İnsanlarımız bu rekabetçi şartlarda daha iyi yetişsin, daha iyi eğitim alsın, dünyayla rekabet etsin, 8 yetmez 12 olsun ama 12 olurken? (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Aydın, teşekkür ediyorum.