GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BURSA İLİNDE İKLİMSEL NEDENLERDEN ORTAYA ÇIKAN ZEYTİNDEKİ ZARAR VE ÜRETİCİSİNİN İÇİNDE BULUNDUĞU SIKINTILARA İLİŞKİN
Yasama Yılı:2
Birleşim:51
Tarih:12.01.2012

İLHAN DEMİRÖZ (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri ve televizyon başında bizleri izleyen vatandaşlarımızı saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Barışın, bereketin, sağlığın ve ölümsüzlüğün simgesi kutsal ağaç zeytin altı  bin yıldır insanlığın hizmetinde. Dünyanın dar bir bölgesinde yetişmektedir. Ülkemiz zeytinin yetişebildiği şanslı ülkelerden birisidir. Zeytincilik Türkiye'de yaklaşık 500 bin ailenin geçim kaynağı, işlenen tarım arazilerinin yüzde 3,5'unu oluşturan bir sektördür. Zeytin üretimi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sağlıklı beslenmede, istihdam sağlanmasında ve diğer sanayi  kollarına pazar yaratımında yüksek katma değeriyle önem arz etmektedir. Doğrudan ve dolaylı olarak 10 milyon kişinin geçimini sağlamada tarımsal ve sosyoekonomik yönden önemlidir.

Değerli milletvekilleri, Bursa'ya gelmek istiyorum. Bursa'mızda 10 milyonun üzerinde zeytin ağacı bulunmaktadır. Türkiye'de dikili 10 zeytin ağacından 1'isi Bursa'dadır. Bursa'da zeytin üretim rekoltesi 2011, 2012 yıllarında 160 bin ton civarında gerçekleşmiştir ancak Bursa'da zeytin üreticisi zor durumdadır. Rekoltenin yüksek olması sevindirici ancak bu yıl zeytin hasadı gecikmiştir. Bursa'da Kasım 2011'de gece ve gündüz ısı farklarından kaynaklanan ısı değişimi ve tepelerdeki kar yağışı zeytinde kalite ve kilo kaybına neden olmuştu. Bu kalite ve kilo kaybı ilçe tarım müdürlüklerince de tespit edilmiştir. Bursa'da yüzde 70 kalite kaybı, yüzde 30 kilo kaybı gerçekleşmiştir.

Değerli arkadaşlar, bu nedenle, Marmarabirlik'in açıklamış olduğu başfiyattan hareketle 1 kilogram sofralık zeytin satış fiyatı 2,10 TL'dir. Orhangazi Ziraat Odamızın çalışmaları ışığı altında 1 kilogram zeytin üretim maliyeti 2,58 TL'dir. Mazotta yapılan artışın yüzde 42, taban gübresinde yüzde 85 zam olduğunu dikkate alırsak, Bursa'mızdaki zeytin üreticilerimizin zor durumda olduğunu anlamış oluruz.

Seslenmek istediğim, dikkatini çekmek istediğim kurum Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığıdır. Sayın Bakan ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve üyeleriyle yaptığımız görüşmeler ışığı altında seslenmek istiyorum: Sayın Bakan, sofralık zeytine prim desteği verecek misiniz? 23'üncü Dönem milletvekillerinin araştırma önergesi neticesinde hazırladığı araştırma komisyonu raporunda önerdiği sofralık zeytine destek verilmesini uygulamamaya kararlı mısınız? Zeytinyağına verilen desteği sofralık zeytinden neden esirgiyorsunuz?

İki: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı "Biz havza bazında destek veriyoruz." diyeceklerse, Bursa'nın da içinde bulunduğu Güney Marmara havzasında zeytin desteklenmeyecekse ne desteklenecek? Bu bölgede buğday ve pamuğun desteklenmesinin anlamının ne olduğunu bilmek istiyoruz.

Üç: Geçici çözüm olarak afet kapsamına alarak, sofralık zeytinini kaybeden ve yağlığa veren zeytin üreticisinin zarar ve ziyanlarını ödemeyi düşünmez misiniz?

2010 yılında çiçek dönemindeki olan zarar karşılığı ödemelerin tümünü bugünkü tarih itibarıyla yapmamanıza rağmen afet kapsamına almanız, inanın, üreticiyi sevindirecektir.

Zeytin üreticilerinin uğradığı mağduriyeti göz önüne alarak Ziraat Bankası, Halk Bankası ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçların ertelenme çalışmalarını başlattığınızı ifade etmenize rağmen hâlâ kesin bir sonuç alınmamıştır. Üreticiler hızla geçen süreçle ilgili kesin neticeyi bekliyorlar.

Hava koşullarına bağlı olarak oluşacak don, kalite ve kilo kaybının tarım sigortaları kapsamına alınması konusunda ne düşünüyorsunuz?

Sayın Bakan, 2006 yılında yasalaşan Tarım Kanunu'na göre 2007-2011 yılları arasında çiftçiye 20 milyar TL borcunuz var, Bursa zeytin üreticisine bu borcunuzdan karşılamanız mümkün değil mi?

Saygılarımla, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Demiröz.