GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:54
Tarih:19.01.2012

S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Geldik -affedersiniz- dananın kuyruğunun kopması anına. İki senedir üzerine kafa yorulan; Meclisin, milletvekillerinin zamanlarını ipotek altına alan; Sayın Cumhurbaşkanı yedi yıl mı görev yapacak, beş yıl mı ya da bir kez daha aday olabilecek mi, olmayacak mı sorularını cevaplandıran geçici bir madde düzenlemesine geldik ve dayandık.

Tüm bu tasarı metni bu maddenin yüzü suyu hürmetine yazıldı çizildi, önümüze getirildi. AKP kararını vermiştir: Cumhurbaşkanının görev süresi yedi yıldır ve bir daha da aday olmayacaktır. Milletimiz ve basının aylardır olacak olmayacak diye baktığı papatya falı da artık bir neticeye ulaşmıştır. AKP'nin tabiri ile 11 no.lu Cumhurbaşkanı iki yıl daha Cumhurbaşkanlığına devam edecek ve Sayın Erdoğan'ın önüne bir daha aday olarak çıkamayacaktır. Siyasette mıntıka temizliği dedikleri bu olsa gerek değerli milletvekilleri.

Hiç kimse lafı eğip bükmesin, bu tasarının adı, Sayın Abdullah Gül'ü bir daha Cumhurbaşkanı yapmama tasarısıdır. Şahsını hedef alan özel bir düzenlemedir, tıpkı Telgrafçı Hamdi Bey'e aylık bağlanması hakkındaki kanun gibidir. Diğer tüm maddeler bir kalabalık yaratmak üzere metne ilave edilmiştir ve âdeta siyaset pazarının yemek sofrasındaki ana yemek yanında bir garnitürden farksızdır.

Allah aşkına, bu düzenlemenin neresinde hukuk fakültelerinin henüz birinci sınıfında öğretilen kanunların genelliği ve objektifliği ilkesi vardır? Komisyonda da açıkça beyan ettik, bakın, bizi hiç uğraştırmayın, getirin "Abdullah Gül bir daha Cumhurbaşkanı olamaz." diye bir tasarı, olsun bitsin bu iş.

Biliyorum, sizin de kafanız karışık, aranızda konuşuyorsunuz "Tamam, Sayın Gül'ün görev süresi yedi yıl olsun ama hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına reva görmediğimiz bir sınırlandırmayı neden Gül'e getiriyoruz?" diye bazı AKP'li arkadaşlar söylüyor. Doğru, Anayasa'da 73 milyon vatandaşımıza bir sınır yok. Bu getirdiğiniz önergede numarası ile belirtiliyor, sanki "Aman bir yanlışlık olmasın, Sayın Gül'ü kastediyoruz ha." tarzından "11'inci Cumhurbaşkanı hakkında bu kanunun 3'üncü maddesinin birinci fıkrası hükümleri uygulanamaz." diyorsunuz, maksadınız çok açık, ikinci kez aday olmaması.

Son anda alt komisyona getirdiğiniz bu önergeye esas komisyonda itiraz ettik, "Nedir bu husumet, bu düşmanlık?" diye. Sayın Gül her gönderdiğiniz yasayı bugüne kadar onaylamadı mı? Bundan dolayı "Çankaya noteri" suçlamasına maruz kalmadı mı? Şike yasası ve milletvekili emekli maaşlarının artması kanununu geri gönderdiği için mi bunu yapıyorsunuz, bu mudur kabahati?

Sıkça eleştirdiğiniz Sayın Evren, Sayın Demirel ve Sayın Sezer bu düzenlemeyle yeniden aday olabiliyor ama Sayın Gül asla. Bu itirazımızın tabanınızda tepki toplayacağını bildiğiniz için, çıkış yolunu, 3 eski Cumhurbaşkanını yasaklamakta buldunuz esas komisyonda yeni bir önerge vererek. Yasağı kaldırmak yerine, 3 Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını daha yasak kapsamına aldınız. 73 milyona serbest, 4 kişiye yasak. Bu yaptığınızın, değerli AKP milletvekilleri, Sayın Erbakan'a siyaset yasağı getiren 28 Şubat zihniyetinden ne farkı var? Ne olurdu Anayasa'daki seçilme hakkı ve yine Anayasa'daki eşitlik ilkesine saygılı olma tavrı sergileyebilseydiniz.

Bir söz var ya "Beni bir siz anladınız, siz de yanlış anladınız." diye. Sayın AKP Grubu, biz Sayın Gül'e yasak getirildiğinde itiraz ederken muradımız, şahsa ait bir düzenleme yapmayın demekti, yasakları genişletip Türk demokrasisinde yeni bir yasaklı sayfa açın demek değildi. Yanlış anladınız ve yanlış yapıyorsunuz.

Açık bir Anayasa'ya aykırılık var, bunu anlamak için hukukçu olmak gerekmiyor. Bu tasarı, Anayasa'nın 10'uncu maddesindeki eşitlik ilkesine, 67'nci maddede zikredilen seçilme hakkına, hukukun temel prensiplerinden kanunların genelliği ve objektifliği ilkesine aykırıdır. Siyasi ahlaka ve vicdana aykırılık ise bugün itibarıyla Meclis tutanaklarına çoktan geçmiştir bile diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.