GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KAMU GÖREVLİLERİ SENDİKALARI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:90
Tarih:04.04.2012

S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

4 Ocakta, yine bu kürsüden, sivil memurların sorunları konusunda bir gündem dışı konuşma yapmış, emniyet teşkilatına ve Silahlı Kuvvetlere mensup sivil memurların sorunlarının çözülmesi hususunda Genel Kurulda bir gündem oluşturmaya çalışmıştım. Maalesef şu ana kadar herhangi bir ilerleme kaydedilmediğini belirtmek durumundayım. Üstelik bekletilen sorunların yeni açmazlara sebep olduğunu da üzülerek görüyorum. Bunlardan birisi de Sayın Bakanın "Atamalar yapılacaktır." dediği uzmanların atamasının bugüne kadar yapılmamış olması. 23 Martta bir yönetmelik değişikliği yapılmıştır değerli milletvekilleri. Buna göre sınavı kazananların atanması gereken iki yıl da bu haziranda doluyor. Yeni hak kayıpları yolda, haberiniz olsun.

Sayın Hükûmet, sınav açıyorsunuz, insanlar çalışıyor çabalıyor ve kazanıyor ancak atamalarını bekletiyor ve haklarını göz göre göre yitirmelerine seyirci kalıyorsunuz. Bunun adalet ve hakkaniyet neresinde? Gecikmede bu insanların kabahati nedir, doğrusu anlayamıyorum. Sivil memurların askerî ya da sivil statüde olup olmadıkları belirsizliğinden tutun, özlük hakları ve ücretlerinin iyileştirilmesi, lojman tahsisi ve servis otobüsünde yaşadığı adaletsizlikler, hak ettikleri emeklilik kadrolarını bir türlü alamayışları gibi bütün problemler çözüm bekliyor.

On yıldır ülkeyi yöneten AKP, bu sorunları görmezlikten geliyor, halının altına süpürüp hiçbir şey yokmuş gibi davranıyor. En önemli eksikliklerden biri de örgütlenme özgürlüğünün olmayışı. Demokrasi bayraktarlığına soyunup kitleleri "İleri demokrasi getiriyoruz." yalanıyla istismar eden AKP, örgütlenme alanında çıkardığı zorluklar, ortaya koyduğu engellerle sivil memurlar alanında suçüstü yakalanmıştır. Çoğulcu demokrasinin işlevsel olabilmesinin yolu, toplumumuzun örgütlü olmasıdır; dernekler, sendikalar, vakıflar gibi sivil toplum kuruluşları şeklinde örgütlenmiş olmasıdır.

Değerli milletvekilleri, sivil memurlar sendikalaşma hakkı talep etmektedir. Sayıları silahlı kuvvetlerde ve emniyet teşkilatında on binlere ulaşan sivil memurlar, birçok sorunun örgütlenerek hâlledilebileceğini, aksi takdirde dikkate alınmadıklarını ifade etmektedirler. Anayasa'mızın 51'inci maddesinin birinci fıkrasında sendika kurma ve bu sendikalara üye olma hakkı vurgulanır iken ikinci fıkrasında millî güvenlik gerekçesiyle de bu hakların sınırlandırılabileceği ifade edilmektedir. Günümüzde millî güvenlik algılamasında değişiklikler yaşanmaktadır. Memurlardan hangilerinin yaptığı hizmet millî güvenlik kapsamı içinde değerlendirilecektir? Silahlı Kuvvetler ve emniyette çalışan sıvacı, boyacı, mühendis gibi sivil memurların yaptıkları millî güvenliği yakından ilgilendiriyor ise kamunun diğer sektörlerinde aynı hizmetleri veren memurların yaptığı nedir? Herhâlde devletin çarkının işlemesi millî güvenlik açısından hayati önem taşımaktadır. Diğer bakanlıklarda bu sıfatlarla çalışanlar millî güvenlik açısından daha az önemsiz değildir. Onlara tanınan sendika hakkının sivil memurlardan esirgenmesinin geçerli bir tarafı yoktur, aksine  işine dört elle sarılan, motivasyonu yüksek memurların devletimize, kamu hizmetine ve  millî güvenliğe katkısı daha fazla olacaktır. Örgütlenme hakkı açısından başta Anayasa olmak üzere diğer yasalar daha özgürlükçü yorumlanmalıdır. Kaldı ki Anayasa'mızda sivil memurlar için de böyle bir yasak bulunduğunu düşünmüyorum. Türkiye Cumhuriyeti'nin taraf olduğu uluslararası birçok antlaşmalar da yasadaki sınırların dar yorumlanmaması gerektiğine işaret etmektedir.

12 Eylül 2010'da Anayasa referandumunda halktan kabul oyu isterken AKP "Çalışma hayatına özgürlük getiriyoruz, toplu sözleşme ve sendikal hakları genişletiyoruz." demişti. Başbakanlığın 14 Aralık 2010 tarihli genelgesinde de "Örgütlenme özgürlüğünün sağlanması demokratik yönetimin teminatıdır ve sendika kurma, üye olma ve sendikal faaliyetlerde bulunabilmeleri güvence altına alınmıştır." deniliyordu.

Değerli milletvekilleri, Halep orada ise arşın burada. AKP bu söz ve eylemlerinde ne kadar samimidir ne kadar değildir göreceğiz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak çalışma hayatındaki engelleri kaldırma ve örgütlenme özgürlüğünü genişletme hususunda getirilecek düzenlemeye destek olacağımızı defalarca beyan ettik. Tam zülfün alna dökülme zamanı diyoruz ve yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Korkmaz.