| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 12.04.2012 |
MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, bu kanunun 1'inci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önergeyle ilgili söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, kanunun 1'inci maddesinin (2)'nci bendinde "Bu Kanun, 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler ile Hazineye ait tarım arazileri hakkında uygulanır." hükmü yer almaktadır. Ancak bu kanunun bir hükmü de 2/A arazileriyle ilgilidir dolayısıyla Hükûmet tarafından getirilen tasarıya göre 2/A uygulaması kapsamındaki arazilerin orman dışına çıkarılması devam edeceğinden "orman sınırları dışına çıkarılan" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve çıkarılacak" ibaresinin eklenmesinin uygun olacağını düşündük ve bu teklifi buraya getirdik.
Şimdi, kanunla ilgili olarak birkaç hususun üzerinde durmak istiyorum:
Birincisi, 2/B ile ilgili kadastro çalışmalarının aşağı yukarı yüzde 40'ı tamamlanmamış durumda. Tabii ki, bu kadar fazla kadastro çalışmasının ne kadar zamanda tamamlanabileceği öngörülememektedir. Dolayısıyla kadastro çalışmaları tamamlanmadan ne kadar alanın 2/B dışına çıkartılacağı, bunun sonucunda orman alanlarının ne kadar daraltılacağı belli değildir. Dolayısıyla Anayasa'nın 169 ve 170'inci maddesinde değişiklik yapılmadan önce ne kadar alanın orman dışına çıkarılacağının da belirlenmesi gerekmektedir. Tabii ki zaten Anayasa'da da böyle bir değişiklik bu kanunla öngörülmediğinden bu kanunun bir gün Anayasa Mahkemesinden dönmesi de mukadderdir. 2/A uygulaması ise zaten bu kanunun en garip, en garabet içeren maddesidir. Bundan sonra TOKİ'nin keyfine göre ne kadar alanın 2/A uygulamasına tabi tutularak orman alanlarından çıkarılacağı belli değildir.
Hükûmetin bu tasarının başından bu yana rayiç bedelle ilgili çok yoğun bir kampanyası vardır ama rayiç bedelin ne olduğuyla ilgili bugüne kadar muhataplara herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Ayrıca, bedele itiraz hakkının da olmaması, rayiç bedel konusunda bir keyfîlik oluşturmaktadır. Bu keyfîliğin ortadan kaldırılması için süratle rayiç bedelin ilan edilerek muhatapların bilgilendirilmesi gerekmektedir.
Muğla ilimiz Türkiye'de denize en çok kıyısı olan ildir. 2/B ve hazine arazileri konusunda da Türkiye'de 3'üncü sıradadır varlık itibarıyla, dolayısıyla hazine arazilerinin satışıyla ilgili Muğla ilinde denize
Yine, rayiç bedelin belirlenmesi sırasında maalesef bir konu göz ardı edilmektedir. Bölgemizdeki arazilerin çok önemli bir kısmı meyve bahçesi konumundadır; narenciye bahçesi, zeytin bahçesi, nar bahçesi. Bu köylülerimiz yıllardır bu bahçelerde emek çekmiş, bu bahçeleri yetiştirmişler ama şimdi rayiç bedel belirlenirken maalesef, buralar, bu köylünün çektiği emekler de sanki orman tarafından, hazine tarafından çekilmiş gibi, nitelikli bahçe olarak belirlenmekte ve dolayısıyla köylüye kendi emeği toprakla birlikte tekrar satılmaktadır. Bu kabul edilebilir bir uygulama değildir.
Yine, bu kanundan elde edilen gelirlerin TOKİ'ye aktarılması çok önemli bir sıkıntıdır. Dolayısıyla Orman Genel Müdürlüğüne buradan daha büyük pay ayrılarak orman alanlarının ıslahı sağlanmalı çünkü orman buradan gelir elde edemeyince orman alanlarında yoğun kesimler yapılmakta, bu çam ormanlarının kesilmesi de -bildiğiniz gibi dünyadaki çam balının yüzde 90'ı Türkiye'de üretilmektedir, Türkiye'deki çam balının yüzde 90'ı da Muğla ilinde üretilmektedir- Muğla ilindeki arıcılığı tehdit etmektedir.
Yine bu yıl yaşadığımız sel felaketlerinde de ormanların çok fazla kesilmesinden ciddi zararlar oluşmuştur. Vakit geçmeden bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılarak buradan elde edilecek gelirlerin orman arazilerimizin, ormanlarımızın, orman köylümüzün kalkındırılmasına ve ormanlarımızın geliştirilmesine, ıslahına harcanmasının sağlanması gerekmektedir.
Bu vesileyle yüce heyetinizi tekrar saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Erdoğan.