GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ASKERLİK KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:109
Tarih:22.05.2012

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Daha önce, grubumuz adına konuşan Sayın Koray Aydın'ın da ifade ettiği gibi, Meclisimiz, Genel Kurulumuz bugün iktidar ve muhalefet arasında istişareyle oluşturulan uzlaşmanın güzelliğini yaşıyor.

Gerçekten, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin özlük haklarını düzenleyen, uygulamada ortaya çıkan birtakım aksaklıkları, doğrusunu yaparak düzenleyen bir kanun tasarısını birlikte konuşuyoruz. Tabii, konuştukça eksiklikler ortaya çıkıyor. Her ne kadar, Komisyonda iki saat gibi kısa bir sürede uzlaşarak geçtiğini söylemiş olsak da -istişare sünnet- istişare ettikçe konuyla ilgili eksik kalan hususlar ortaya çıkıyor. Bunları da düzeltmek noktasında, grup başkan vekilleri olarak ortak önergelerle meseleyi düzenlemeye çalışıyoruz. Gerek uzman arkadaşlarımızın getirdiği yeni önergeleri kendi aramızda tartışarak gerekse bizlerin doğru gördüğümüz, gerekli gördüğümüz konularda verdiğimiz önergelerle, uzlaşarak, önemli bir kurumumuz için yapılması gereken ortak çabayı ortaya koyuyoruz ve 248 sıra sayılı Askerlik Kanunu'yla ilgili bir düzenlemeyi buradan geçireceğiz.

Dolayısıyla ben, önce Genel Kurulumuz, siyaset kurumu, partilerimiz açısından, Meclisimiz açısından önemli bir sonucu sahiplenerek takdirlerinize sunuyorum. Buna katkı veren, başta Sayın Bakan olmak üzere, Komisyon Başkanına ve Komisyon üyesi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Değerli arkadaşlar, bu konularda eğer niyet uzlaşma olursa, doğruyu birlikte yapmak gibi bir irade olursa siyaset kurumunun hem anlamı ortaya çıkıyor, Türkiye Büyük Millet Meclisinin de millete olan taahhüdünün gereği yerine getiriliyor. Dolayısıyla tekrar ifade etmeyi faydalı görüyorum, iktidar grubuna uzlaşarak kanun yapmak, hukuk kurmanın faydalarını hatırlatmak istiyorum. Her ne kadar Meclis Başkanımız ve Anayasa Komisyonu Başkanımız Anayasa konusundaki uzlaşmayı her defasında önümüze koyuyorsa da, biz de sahipleniyorsak da ama bazı konularda, bazı kanunlarda iktidar grubunun dayatmaları buranın insicamını bozuyor. İşte çok meselemiz var, çok sorunumuz var ama bu uzlaşma ve istişare sonucunun güzelliğine birlikte sahip çıkmaya önem veriyorum.

Değerli arkadaşlar, biz sorularla da meseleye katkı vermeye çalışacağız. Bir düzenleme yaparken amacımız adaleti temin etmek ise yaptığımız hukuk düzenlemesiyle muhatapları arasındaki adaletsizlikleri düzeltmek gibi bir amacımızı da ortaya koymamız lazım. Mesela, işte bu kanunda eksik olan iki husus var. Niye eksik? Çünkü Maliye "Taşıyamayız." diyor, itiraz ediyor. Hâlbuki astsubayların, yeni düzenlemeden önce emekli olan ve 2'nci dereceye kadar yükselmiş olan astsubayların, emekli astsubayların intibaklarını bu kanunla yapmamız lazım. Çünkü buraya getirdiğiniz düzenleme, 1'inci derecenin 3'üncü kademesine gelmiş ve emekli olmuş astsubayların özlük haklarını düzenliyor. Hâlbuki emekli astsubayların en az 200 bini 2'nci dereceden emekli olmuş ve özlük haklarında bir hak kaybı yaşamaktalar. Bu sebeple, bu kanunun sahibi olan Hükûmet ve Komisyon? Maliye Bakanlığının itirazını ben "reddedin" demiyorum ama eğer bir hukuk kuruyorsak -hukukta "muhataplar arasında eşit işe eşit ücret" diye bir iddianız var Sayın Bakan- şimdi, aynı riski taşıyan, aynı işi yapan, aynı hizmeti gören insanlar arasında yaptığınız, kurduğunuz hukukla adaleti kurmuyorsanız -siz de bir hukukçusunuz Sayın Bakan- eksik yapıyorsunuz, yanlış yapıyorsunuz demektir. Şimdi astsubaylar canhıraş çığlıklarla arıyorlar. Yaptığınız düzenleme 1'inci derecenin 3'üncü kademesinden emekli olanlara bir intibak, hak getiriyor. Hâlbuki astsubayların büyük kısmı, yaklaşık 200 bin astsubay, 2'nci dereceden emekli oldu. E, bunların da özlük haklarını iyileştirmek gibi bir sorumluluğunuz var. Tabii "bütçe dengesini korumak" diye bahaneniz var, "maliyenin itirazı" diye bir bahaneniz var ama bir de adalet var. Adaletin olmadığı yerde zulmün olduğunu herkesten çok Sayın Bakan hukukçu kimliğiyle bilirler. Dolayısıyla, gelin, önerge verelim; geçici 33'üncü maddede, 34'üncü maddede bunu düzenlemek mümkün. Sayın Müsteşarım, Sayın Komisyon Başkanı burada. Bizim de itirazımız yok, ben inanıyorum ki AKP Grubunun da itirazı yok. Emekli olmuş, 2'nci dereceden emekli olmuş, otuz yılın üzerinde hizmet etmiş, her türlü riski yüklenmiş bu astsubaylardan bunu esirgememek lazım. Bu bir lütuf değil, bu bir hak; hakkın gaspına burayı alet etmemek lazım. Değerli hukukçu kimliği olan arkadaşlarıma da söylüyorum: Bunu düzenlemek elimizde. Gerekiyorsa madde ihdası konusunda hepimiz de katkı veririz veya geçici 34'te yapılacak bir düzenlemeyle bu mümkün olabilir.

Bunun dışında, yine, Gülhane Askerî Tıp Akademisinde tıpta uzmanlık öğrenimi nedeniyle bir hak kaybı yaşayan Türk Silahlı Kuvvetleri personeli var, Onların bir talebi var. Bu talebin de dikkate alınmasını yine Sayın Komisyonun ve Sayın Hükûmetin dikkatine sunuyorum.

Yine bir başka husus, 4678 sayılı Kanun'un 12'nci maddesinin değişik 4'üncü fıkrasının ilk cümlesinde geçen "düşürülemez" hükmünün "düşürülür" şeklinde değiştirilmesinin gerektiği bir talep olarak önümüze geliyor. Yine dikkatinize sunuyorum.

Yine, 4678 sayılı Kanun'un 24'üncü maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere "Sözleşmeli subaylar 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetler Personel Kanunu'nun 31'inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin birinci cümlesinden faydalanır." hükmünün de buraya getirilmesi lazım.

Bunu şunun için söylüyorum: Yani bu personel yasası birçok müdahalelerle -yani halk tabiriyle söyleyelim- kuşa döndü. Dolayısıyla, kamu çalışanları arasında aynı işi yapan, aynı sürelerde emek veren insanlar arasında farklı mevzuatlardan kaynaklanan çok ciddi hak kayıpları var. Burada kanun çıkartırken bunları düzenleyecek, bu hak kayıplarının tamamını düzeltecek bir gayretin içerisinde olmamız gerekiyor.

Bir başka şey, Sayın Bakanım, Hükûmetinize, ülkemize, Meclisimize, Türkiye'mize yakışır bir sonuç olarak bu sözleşmeli uzman erbaşları kadroya niye almıyorsunuz? Yani ülke savunması için, bunlar kadrolu olanlardan farklı bir muameleye veya farklı bir güvenceye mi sahipler? Bu sebeple tekrar ediyorum: "Eşit işe eşit ücret" iddiasındaki Hükûmetin -henüz buraya getirmediğiniz kararname duruyor orada ama- bunu, Türk Silahlı Kuvvetleri personeliyle yani ülke güvenliğiyle ilgili neden uygulamadığını, gerçekten, bu vatandaşlarım adına, bu personel adına buradan soruyorum.

Her şeye rağmen, bu kanunun ülkemize, Türk Silahlı Kuvvetlerine, milletimize, Meclisimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu kanuna biz Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak, düzeltilebilirse eksikliklerini düzelterek ama düzeltilmezse de bu yapılanlarla olumlu oy vereceğimizi ifade ediyor, heyetinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.