GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (SS452) POSTA HİZMETLERİ KANUNU TASARISI'
Yasama Yılı:3
Birleşim:100
Tarih:07.05.2013

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Katılamaz, Komisyonun katılması gerekir biliyorsunuz.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Katıldı Komisyon da.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Komisyon katılamaz, Komisyon takdire bırakır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Biraz önce burada konuşan milletvekili arkadaşımız ya akşamın bu saatinde ne söylediğinin farkında değil? Çünkü, söylediği sözü umuyorum, diliyorum geri alacaktır. "Küresel sermayenin cariyesi" ne demek?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Siyaseten cariyesi.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla)  - Siyaseten de cariyesi olmaz, başka şekilde de olmaz.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Olur, yaptığınız o.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bu, terbiye sınırlarını aşan bir deyimdir, terbiye sınırlarını aşan bir deyimdir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

TURGAY DEVELİ (Adana) - Terbiyesizlik değil. Sizin yaptığınız siyaseten cariyelik. Söylenen her şeyi yapıyorsunuz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Hiç kimsenin orada, burada bu haksızlığı, terbiyesizliği yapma hakkı yoktur.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Bırakın bu işleri!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Sen kimin cariyesisin?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Ben Türk milletinin... Sen emperyalizmin cariyeliğini yapıyorsun, siyaseten cariye? Bu kurumları niye satıyorsunuz?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla)  - Ben Türk milletinin hizmetkârıyım, ben Türk milletinin hadimiyim diye ortaya çıktım, hiç kimsenin cariyesi?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Bırakın bu işleri! Bırak bu işleri!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla)  Otur yerine? Otur yerine?

Bakın değerli milletvekilleri, her türlü eleştiriyi sindiririz, hazmederiz ama hiç kimse, burada, birilerini farklı bir şekilde itham etme hakkına sahip değildir. Cariye ne demek?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Her denileni yapan demek.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla)  - "Erkeğe hizmet eden kadın" demektir. Ayıptır, utan!

TURGAY DEVELİ (Adana) - Siyaseten cariyelik "Her denileni yapan" demek.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bu yaptığınız iş yanlış demektir. Cariye "Alıp satılan emtia" demektir.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Aklınıza kadından başka bir şey gelmiyor ki.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Otur yerine, otur!

Cariye "Alıp satılan emtia" demektir.

BAŞKAN - Lütfen arkadaşlar? Lütfen?

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - On yıldır, on bir yıldır bu millete hizmet ediyoruz, bu millete hizmet etmek için gayret gösteriyoruz. Yaptığımız iş ortada, icraatlarımız da ortada. Sanki milletin aklı yok, küresel sermayeye satılmış bir AK PARTİ iktidarı ama kendisi hiçbir şey yapmamış, bu memleketin dertleriyle, milletin problemleriyle ilgilenmeyen bir Cumhuriyet Halk Partisi sandığın karşısına çıkıyor, her seferinde de neticeyi alıyor.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Görüşeceğiz, görüşeceğiz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Bu memleketin sizi altmış yıldır iktidara getirmemesinin sebebi bu. Anca söylüyorsunuz, hakaret ediyorsunuz, iftira ediyorsunuz ama millet geliyor, sandıkta size her seferinde dersini veriyor.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Sorduğum sorulara cevap ver.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - O soruya yazılı olarak cevap verilir ama sorduğun soruyu edepli ve adaplı sorduğun sürece; eğer İç Tüzük kendisine yetki veriyorsa, Başkan da izin veriyorsa bakan o konuyla ilgili cevap verir.

"Söyleyin bakalım sayın milletvekilleri, hangi kanunun ne olduğunu bilmiyorsunuz. Vicdanınız varsa, yüreğiniz varsa?" Senin yürek ölçün ne? Burada konuşarak, gelip de "Şöyle şöyle yüreğin var mı?" diye... Haydi, biri de çıkıp karşına "Gel bakalım, yürekleri tartalım." derse ne diyeceksin? (AK PARTİ sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)

Değerli milletvekilleri, gecenin bu saatinde konuşmalarımıza dikkat edelim, ölçülü olalım. Eleştiriye açık olduğumuzu ifade ediyoruz, her türlü eleştiriye açık olduğumuzu ifade ediyoruz, "Hakaret olmadığı sürece, iftira olmadığı sürece, içinde küfür olmadığı sürece bu eleştirileri herkes yapabilir." diyoruz ama burada kalkıp da tahrik etmenin, milletvekili arkadaşlarımızın sakin bir şekilde dinlemesini kullanıp da kürsünün şehvetine, sözün şehvetine kapılıp lafın nereye gideceğini herkes bilmeli. Onun için bu yasayla ilgili?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Başkan, on beş dakika mı verdiniz söz hakkını?

BAŞKAN - Anlamadım efendim.

TURGAY DEVELİ (Adana) - On beş dakika mı verdiniz söz hakkını?

BAŞKAN - Önergesi var, beş dakika konuşabilir Sayın Develi.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - Evet, şimdi anlaşıldı, beş dakikayı on beş dakika da görüyor. Ne diyelim artık? Başka bir şey diyemiyorum.

Bakınız, değerli milletvekilleri, yaptığımız yasaları anlatırsınız, ifade edersiniz, "Şurada yanlış yaptınız, burada yanlış yaptınız." dersiniz. Vatandaş izliyor, tutanakları okuyor, yarın basın toplantısı yaparsınız, bunu değerlendirirsiniz, millete bizi şikâyet edersiniz. Millete yaptığınız şikâyetlerde, eğer milletin dilinden anlıyorsanız, onların gönlüne girebiliyorsanız millet bir sene sonraki yapılacak seçimlerde sizi destekler, mahallî idareler seçimlerinde AK PARTİ iktidarına dersini verir. 2015 yılındaki yapılacak milletvekilliği seçimlerinde de gelir, yine dersini verir ama siz, iftiradan başka bir şey bilmediğinizden dolayı?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Ne iftirası arkadaş ya, ne iftirası!

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - ?yalan meseleleri ifade ettiğinizden dolayı ve burada milletvekillerine de hakaret ettiğinizden dolayı, kusura bakmayın, bu millet altmış yıldır iktidarı vermediği gibi?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Demagojiyi bırak.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) - ?2023'te de, 2053'te de, 2071'de de AK PARTİ'yi ve AK PARTİ zihniyetini iktidara getirecektir, bunu kimse engelleyemeyecektir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından `Bravo' sesleri, alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Başkan?

BAŞKAN - Buyurun Sayın Hamzaçebi.

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Sayın Elitaş Sayın Develi'nin açıklamasına cevap verirken Cumhuriyet Halk Partisi Grubuna sataşmada bulunmuştur, söz istiyorum efendim.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Cevap vermedim, önerge adına konuştum.