| Konu: | AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 114 |
| Tarih: | 31.05.2012 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Tasarının 5'inci maddesiyle yapılan düzenlemede dairelerini, binalarını mesken olarak kiraya verenlerin elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratların toplam tutarı bu yılki rakamlar itibarıyla 88 bin lirayı aşanların hâlen 3 bin lira olan kira geliri istisnasından yararlandırılmaması öngörülmektedir. Açıkçası, bu düzenleme eşitlik ve adalet ilkeleriyle bağdaşmamaktadır.
Türkiye'de vergiyle ilgili her yeni düzenleme, genelde kayıtlı sektöre ilave yükler getirmektedir. Bu durum kayıt dışı sektöre geçişi özendirmekte, hatta teşvik etmektedir. Bugüne kadar sağlıklı bir vergi reformu yapılamadığı için, vergi adaleti sağlanamadığı için ve geniş bir kesimden vergi toplanamadığı için yük esnafın, işçinin, memurun, asgari ücretlinin, dar ve sabit gelirlinin sırtında kalmıştır. Bu durumu Hükûmetin bakanları da pişkince itiraf etmektedir. Geçen yıl Sayın Ali Babacan "Benzinde vergi yüksek çünkü iş adamından, doktordan vergi toplayamıyoruz. Oysa sadece sigaradan tıkır tıkır 15 milyar geliyor." demişti. Zaten, para derdiyle alkole ve sigaraya sarılan Maliye Bakanı da bu tasarıyla sigara ve alkollü içeceklerin vergilerine yine önemli oranda zam yapılmasını, vergilerin bundan böyle her altı ayda bir yeniden belirlenmesini öngören düzenlemeyi getirmiştir. Tıkır tıkır geldiği söylenen yüksek vergiler kaçakçılığı teşvik etmekte olup, bu yolla PKK'nın önemli kaynak sağlamasını da AKP Hükûmeti seyretmektedir. Geçtiğimiz günlerde de yine bir iş adamının "Türkiye'de yarısı vergi ödemiyor, öbür yarısı bütün vergileri ödüyor. Bu, haksız rekabet oluşturuyor." eleştirisine karşın, Maliye Bakanı "65 milyon cep telefonu, 20 milyona yakın kişi de sabit telefon kullanıyor. Motorlu araç sahibi olanların sayısı da 16 milyon kişi. Vatandaşımız vergi veriyor. Bizim asıl vergiyi az aldığımız alan iş âlemi, kira ve faiz geliri olanlar ve kayıt dışıdır." diye cevap vermiştir. On yıldır iş başında olan bir iktidarın bakanlarının bu itirafları, aslında fevkalade yüz kızartıcıdır. Söylenenler ne yazık ki doğrudur. AKP patronlardan az vergi alıyor ama nakliyeciden, kamyoncu garibimden binbir çeşit vergi, harç alıyor, küçük esnafın, KOBİ'lerin ümüğüne çöküyor. AKP rantiyeciden az vergi alıyor ama çiftçinin iflahını kesiyor, gübreden mazottan yüksek vergiler alıyor, çiftçiye mazotu lüks aracı olanlarla aynı fiyata satıyor. AKP faizcilerden, tefecilerden az vergi alıyor ama 700 liralık asgari ücretten bile vergi kesiyor, sigortalıyı ve emekliyi "muayene parası", "katılım payı", "reçete parası", "ilaç kutu parası" diye resmen soyuyor, maaşını kuşa çeviriyor. AKP'nin anlayışı bu, garip gurebadan alıp zengine vermek.
AKP Hükûmeti şimdi de kışkırtıcılık yapmaktadır. AKP'nin bakanları bütçenin üçte 1'inin memura gittiği, 3 milyon memura daha fazla maaş ödemek için, 74 milyondan daha fazla vergi almaları gerektiğini söylemektedir. Bu açıklamalar birer sorumsuzluk örneğidir. AKP Hükûmeti kamu çalışanlarına 3 kuruşluk zam yapıyor ama 300 liralık laf ediyor, memur, işçi, emekçi düşmanlığı yapıyor. AKP Hükûmeti işin kolayını bulmuş. Lafa gelince "Ekonomi iyi durumda, büyüdük, zenginleştik, kişi başına millî gelir 10 bin doları geçti." falan diyor, asgari ücrete, kamu çalışanlarına ve emekliye zamma gelince "Bak, Yunanistan'ın durumuna düşeriz." diye gerekçe sunuyor. Sayın Başbakan, yapılan yüksek vergi zamlarını savunurken de, eğer bu zamlar yapılmazsa Yunanistan'ın durumuna düşülebileceğini ifade etmişti. Dikkatinizi çekerim, AKP Hükûmeti, yaptıkları yüksek vergi, düşük maaş zamlarına bahane ararken, ekonominin topyekûn imha sınırında olduğunu ima etmektedir. Şayet Türkiye'nin Yunanistan'a benzer bir ekonomik iflasa düşmesi gündemde ise, sorarım sizlere, AKP Hükûmeti dokuz buçuk yıldır ne yapmıştır ve ne ile uğraşmıştır? Hani her şey yolundaydı? Hani kriz teğet bile geçmeyecekti?
AKP Hükûmeti, memurları 4+4'lük hüsrana uğratmıştır. Açıklamalardan anlaşılan o ki AKP Hükûmetinin parası kalmamış, daha da ötesi, insafı ve vicdanı da kalmamıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUSTAFA KALAYCI (Devamla) - Teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.