| Konu: | KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 120 |
| Tarih: | 14.06.2012 |
ENVER ERDEM (Elâzığ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 276 sıra sayılı Kamu Denetçiliği Kanunu Tasarısı'nın 13'üncü maddesi için verilen önergeyle ilgili söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Biraz önce yapmış olduğum konuşmada, böyle bir düzenlemeye gerek olup olmadığı noktasında birtakım tereddütlerin olduğundan bahsetmiştim. Anayasa Komisyonu Başkanımız Sayın Kuzu Hoca'mızın ben gerek Alt Komisyon gerekse Komisyon raporlarındaki ifadelerine bakmış olduğum zaman aslında temelde kendilerinin de bu sistemin işleyişiyle alakalı tereddütlerinin olduğuna şahit oldum. Bu da bizim bu husustaki söylediğimiz sözlerin son derece önemli olduğunu göstermektedir.
Değerli milletvekilleri, yine biraz önceki ifadelerimde, soru önergelerine yani milletvekillerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı eliyle bürokrasiye sormuş olduğu, bakanlıklara sormuş olduğu sorulara bürokrasinin vermiş olduğu lakayt cevaplardan bahsetmiştim. Bunların bir diğerinden daha bahsederek başka bir değerlendirmeye geçeceğim. Şimdi, Elâzığ'ın Uluova bölgesinde Eyüpbağları diye bir sulama birliği bulunmakta ve bu Sulama Birliği, Türkiye'de uygulamalarına ender rastlanan, enerji borcu nedeniyle kapatılmak zorunda kaldı. Bu, olayın bir boyutuydu. Ancak 27 tane daimî işçi bu Sulama Birliğinin kapanmasıyla beraber ortada kaldı. Yani onlarca aile, yüzlerce insan şu anda sefil ve perişan durumda. Bununla ilgili İçişleri Bakanımıza, Orman ve Su İşleri Bakanımıza bir soru yöneltmiştik. Bunlara verilen cevaplar da gerçekten bu insanların dertlerini, sorunlarını çözmeyle alakalı herhangi bir anlam ifade etmiyor. Yani hukuk devleti olan bir yerde, sıkıntısı olan, sorunu olan insanların dertlerine cevap olabilecek soruların cevaplandırılması gerekiyor. Yani bu insanlar nereye gitsinler?
Şimdi, biz bu yaptığımız düzenlemeyle? Yani değerli milletvekilleri, geçen hafta ara buluculukla alakalı kanuni düzenlemeyi getirdiniz. Yani "Hukuk uyuşmazlıklarında kişiler arasındaki sorunları alternatif bir yol olarak ara bulucu marifetiyle çözelim." dediniz, onu geçirdiniz. Şimdi ombudsmanlık sistemini yani kamu denetçiliğini getirdiniz, "Kamu hizmetlerinde devlet bu hizmetleri yürütürken eksik kalacak işleri daha iyi bir seviyede hizmetin sunulabilmesi için bu sistemi hayata geçirirsek bu iş olur." diyorsunuz ama verilen cevaplar, milletvekiline veya Türkiye Büyük Millet Meclisine verilen cevaplar ortada iken bu, gerçek anlamda görev yapacak mı Değerli Hocam? Bunu siz bizden çok daha iyi biliyorsunuz.
Yine bir taraftan, "Vatandaşın sorunlarını çözeceğiz." diyorsunuz, "Vatandaşları rahatlatacağız." diyorsunuz, işte bu düzenlemeleri getiriyorsunuz; diğer taraftan, yaklaşık olarak coğrafyamızın yüzde 70'inde, 80'inde bulunan ilçelerimizin, 900 ilçemizin 250-300'ünde adliyeleri kapatıyorsunuz. Yani bir taraftan "Vatandaşın hizmet kalitesini yükseltmek kaydıyla refah seviyesini yükselteceğiz." diyorsunuz, diğer taraftan, vatandaşın adli hizmetlere ulaşımının önünü kapatıyorsunuz.
Sayın Başbakan Yardımcısına sormak istiyorum: Sayın Başbakan Yardımcım, Ağın'a gittiniz mi, Ağın'ı biliyor musunuz?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ (Bursa) - Biliyorum.
ENVER ERDEM (Devamla) - Ağın'ın Elazığ'a ulaşımının ne şekilde olduğunu biliyor musunuz Sayın Başbakan Yardımcım?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BÜLENT ARINÇ (Bursa) - Biliyorum, çocukluğum Elazığ'da geçti.
ENVER ERDEM (Devamla) - Peki, oradaki bir insan, adalet teşkilatı orada kapatıldığı takdirde Elazığ'a yapmış olduğunuz metrolarla mı, yoksa metrobüslerle mi ulaşacaklar? Bunlar hangi parayla gidip gelecekler? Ya, milleti kandırmak kolay.
Şimdi, adalet hizmetlerini, yargıdaki işleri hızlandıracağız diye ara buluculuğu, ombudsmanlığı getiriyorsunuz, mahkemeleri kapatmak suretiyle de vatandaşın adalet hizmetlerine ulaşımının önünü kapatıyorsunuz. Yani bu yaptığınız şeylerle bu insanları kandıramazsınız. Bunların cevabını alacaksınız, sizler gerçekten azdınız, yani bunu bir defa görmek lazım. Azdınız, vallahi azdınız! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Terbiyesizlik yapıyorsun!
BAŞKAN - Sayın Erdem, lütfen?
ENVER ERDEM (Devamla) - Yargı yolunu kapatarak başka yöntemlerle insanlara "Hizmet kalitesini yükseltiyoruz" demenizin başka ne mantığı olabilir? Yani kimi kandırıyorsunuz ya! 250-300 tane ilçenin adalet teşkilatını kapatıyorsunuz ya, bu azgınlık değil midir!
ÖZNUR ÇALIK (Malatya) - Terbiyesizlik yapıyorsun!
ENVER ERDEM (Devamla) - Azgınlık değil midir kardeşim bu! (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYŞE NUR BAHÇEKAPILI (İstanbul) - Sayın Başkan, lütfen sözünü geri alsın konuşmacı.
ENVER ERDEM (Devamla) - Sözlerimde yanlış olacak hiçbir şey yoktur, bu sözler yaptığınız işlerin karşılığıdır. (MHP sıralarından alkışlar)