GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:106
Tarih:15.05.2012

ALİ HALAMAN (Adana) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Değerli milletvekilleri, 180 sıra sayılı Tasarı görüşülürken bunun hayırlı, uğurlu olmasını Cenabıhakk'tan niyaz ettik, komisyonlarda bu kanunla ilgili müspet-menfi konuşmalarımızı yaptık. Dolayısıyla, bu kanunun bundan sonraki süresi içerisinde, inşallah, söylememiz gerekenleri söylemeye devam edeceğiz.

Ben esas şunu da söylemek istiyorum afetle ilgili olması dolayısıyla: Şimdi, bizim Adana'nın Saimbeyli ilçesi var. Saimbeyli ilçesinin de Pağnık denen bir köyü var. Bu Pağnık köyü derli toplu bir köy, kenarından Seyhan Irmağı geçiyor. En az 15 bin dönüm sulu tarım yapılan, dolayısıyla domatesi, salatalığı, yaylalık bir alan olması dolayısıyla meyvesi de çok meşhur olan bir köy. Bu köyün heyelan bölgesinde olması dolayısıyla bütün üniversitelerin -başta Çukurova Üniversitesi olmak üzere- bir rapor vermesine rağmen, bu Hükûmet bu Seyhan Irmağı'na, Pağnık köyünün yerleşim merkezine iki tane HES kurulması için lisans verdi. Bu lisanstan dolayı köylü bunu mahkemeye verdi. Mahkemenin neticesinde dört tanesini kazandı. Kazanmasına rağmen, köylünün talepleri, istekleri sürekli olarak kamuoyuna lanse edilmesine rağmen lisans hakkına sahip olan şirketler, firmalar "Biz bu HES'i yapacağız" diyor. Dolayısıyla kamulaştırma bedellerini köylünün isimleri adına bloke ediyorlar, mahkeme sonucunu bekliyorlar.

Bu mahkemeler beklenmesine rağmen? Ben yetkili bakanlara, Hükûmetin yetkililerine soruyorum: Yani Pağnık gibi böyle derli toplu bir köyde, yerleşim alanında HES yapacağınıza bunu 5 kilometre ötesine veya 5 kilometre altına yapsanız olmaz mı? Bir tanesi bu.

İkincisi, yine, bizim Adana'nın Kozan ilçesi var. Bu Kozan ilçesine, on beş gün olmadı, müthiş bir yağmur yağdı. 57'nci Hükûmet döneminde de bizim bir gölet projemiz vardı, bu gölet projemiz on senedir yapılmadığı için sürekli olarak bir sel felaketiyle karşılaştı. Sel felaketinin neticesinde -önünde dört tane balık çiftliği vardı- dört balık çiftliği en az 150 ton balıkla beraber sel altında kaldı, binlerce dönüm bahçe, narenciye, mısır, buğday sel altında kaldı.

Ben geçen hafta gittiğimde o köylüler bilirkişi bekliyordu. Köylüler kamunun kendilerine yardım etmesini dolayısıyla, varsa borçları, borçlarının ertelenmesini istiyor.

Ben bu sorunları gündeme getirirken, yine, Adana'da on beş gün sonra, belki ayın 25'inde buğday hasadı başlayacak. Bu buğday hasadıyla ilgili olarak Adana bölgesinin içerisinde bir taban fiyatının açıklanmasını, Toprak Mahsulleri Ofisinin hazır hâle gelmesini dolayısıyla alım ve satım noktasında kamu adına Toprak Mahsulleri Ofisinin ciddi bir tavır koymasını bekliyor, hepinize saygı, sevgiler sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Halaman.