GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:128
Tarih:30.06.2012

ALİ İHSAN KÖKTÜRK (Zonguldak) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan yasa tasarısının 46'ncı maddesi üzerine önergede konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Bu akşam bir kez daha Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, hepimizin bildiği gibi Türkiye Cumhuriyeti, Anayasa'mızın 2'nci maddesine göre bir hukuk devletidir. Yine, hepimizin bildiği gibi hukuk devleti en basit tanımıyla yönetilenler kadar yönetenlerin de hukukla bağlı olduğu, hukuka tabi olduğu bir yönetim anlayışı, bir devlet anlayışıdır.

Bu anlamda, idarenin işlem ve eylemlerinin denetlenmesi, olağanüstü yetkilerle donatılmış yürütme karşısında bireyin, yurttaşın haklarının korunması ve bu olgulardan yola çıkarak devlet yönetiminin, siyasal iktidarın yasal sınırlar içerisinde kalmasının sağlanması, hukuk devletinin temel, olmazsa olmaz koşullarıdır. İdari yargının kuruluş amacı da idarenin işlem ve eylemlerini denetleyerek idarenin hukuki sınırlar içerisinde kalmasını sağlamaya çalışmaktır.

Değerli milletvekilleri, bu anlamda baktığımızda, yani hem hukuk devletinin hem idari yargının amaçları açısından baktığımızda, bir reform paketi olarak Genel Kurul gündemine getirilen yasa tasarısının bu amaçlara hizmet etmesi gerekir. Yani bu akşam görüşmekte olduğumuz yasa tasarısının, idari yargıya ilişkin düzenlemelerinin, aslında idari yargıyı zayıflatan değil, idari yargıyı güçlendiren, idari yargıdaki yargılama niteliğini kaliteli bir noktaya getiren düzenlemeler olması gerekir. Ancak, 45'inci maddeyle bağlantılı olan bu 46'ncı madde, Sayın Alim Işık'ın da az önce ifade ettiği gibi, Danıştay savcılık kurumunun görev alanını daraltmakta, görevlerini sınırlamakta, âdeta Danıştay savcılık kurumunu baypas etmektedir.

Değerli arkadaşlar, bunu da bu tasarı, yargının hızlandırılması ve Danıştayın iş yükünün azaltılması gerekçesinin arkasına saklanarak yapmaktadır. Danıştaya baktığımızda, Danıştay savcılığında dosyalar bir ay beklemektedir ancak Danıştay savcılığında bir ay bekleyen dosyalar, gönderildikleri dairede üç yıl incelemeyi beklemektedir. Yani dolayısıyla, Danıştay savcılarının dosya incelemesi sadece bir aylık bir süre almakta ancak Danıştay savcılığından çıkan dosyalar dairelerde üç yılı aşkın bir süre incelemeyi beklemek ve o sürede incelenmeyi beklemek zorunda kalmaktalar.

Şimdi, değerli arkadaşlar, o zaman bu, yargının hızlandırılması amacının veya Danıştaydaki iş yükünün azaltılması amacının, gerçeği yansıtan bir amaç olmadığı ortaya çıkıyor.

Buradan şöyle bir sonuca varmak mümkün: Eğer siz  Danıştay savcılarının görev alanını sadece birinci derece mahkeme sıfatıyla Danıştayın baktığı davalara münhasır kılarsanız, eğer Danıştayın temyiz mercisi olarak baktığı davalarda Danıştay savcılarının görüşünü almaktan imtina ederseniz, o zaman idarenin işlem ve eylemlerinin denetlenmesini yani gereği gibi denetlenmesini, Danıştayın görevini gereği gibi yapmasını istemiyorsunuz demektir. Yani idarenin haksız işlem ve eylemlerinin yargısal denetiminde gerekli niteliğin sağlanmasını ve hatta Danıştay savcılarının içtihat birliğini oluşturma görevleri nedeniyle Danıştaydaki içtihat birliğinin sağlanmasını istemiyorsunuz demektir.

Değerli arkadaşlar, bu nedenle, tasarının 46'ncı ve 45'inci maddelerinin tasarının gerekçesinde belirtilen amaçlarını gerçekleştirmekten uzak, bu amaçlarla örtüşmeyen, yargının hızlandırılması amacını taşımayan, tam tersine, hukuk devletinin temel koşulları olan idarenin işlem ve eylemlerinin gereği gibi denetlenmesinden uzak bir anlayışın, uzak bir yargı anlayışının hukuk sisteminde yer alması amacını taşıdığı görülmektedir.

Biz, bu nedenle, 46'ncı maddeye yönelik değişiklik önergemizi Genel Kurul gündemine sunuyoruz ve önergemizin kabulünü diliyoruz. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Köktürk.